|
Karadeniz’de Çin savaş gemileri…
“Pak-China: Dosti Zindabad!..”

“Yaşasın Pakistan-Çin dostluğu!”

Bu kısa ama kuvvetli temenni cümlesi, Çin Halk Cumhuriyeti Başkanı Xi Jinping'in kaleminden yazıldı ve hayli kalabalık, en üst düzey Çin heyeti İslamabad'a ayak basmadan önce Pakistan gazetelerinde yayınlandı. (Daily Times, 19/04.)

Kuşkusuz, Çin lideri Jinping'in Pakistan ziyareti ve ağırlanışı bölgede son dönemde yaşanan zincirleme gelişmelerin en önemlilerinden biridir. On milyarlarca dolarlık ve onlarca anlaşmalık bu jeo-politik ziyaretin 'enerji ve ulaşım yolları' ayağı; fark edilmeyen ve Türkiye'yi de hayli ilgilendiren boyutları bulunan stratejik silah gücündedir…

Pakistan-Çin yakınlaşmasını, “Hindistan karşımızda? Çin yanımızda?” (08/04) yazımızı akılda tut arak ve dönmek üzere geçiyorum…

Çünkü dünyayı örtebilecek başka gelişmeler de var…

MAVİ KÖŞE-KIZIL KÖŞE…

Çin-ABD ilişkileri hep küresel rekabet üzerinden okundu ve eninde sonunda Washington ve Pekin'in birbirine gireceğine yönelik zımni bir kabul oluşturuldu. İki ülkenin karşılıklı ve gözden çıkarılamaz yüksek çıkarları bulunmasına rağmen bu algı hep önde tutuldu.

Başkan Obama'nın politik ve ekonomik kırmızı çizgileri nedeniyle tam uygulanamamış olsa da, ABD'nin Çin'i cepheye koyan Pasifik Planı.. Ukrayna krizinin Rusya'ya getirdiği ve Batı'dan ittiği ekonomik yaptırımlar.. Doğu Akdeniz'den başlayarak, Suriye-Irak-İran-Afganistan-Pakistan-Çin çizgisindeki hattın ürettiği stres.. Artı, İran'ın oyuna dönüşüne Arap dünyasının verdiği reaksiyon ile Yemen krizi, “Rusya ile Çin arasında hızla büyüyen bir yakınlaşma”nın beslenmesine neden oldu.

Görünen o ki, adı geçen rekabetin “yeni bir formu” ile karşı karşıyayız…

PUTİN: 'TARİHTEKİ EN İYİ DÖNEM'

Çin-Rusya arasında yakın tarihli temaslar içinde dikkat çekici olanlar; Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi Direktörü Li Zansu ve Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi'nin Moskova ziyaretleridir. Kremlin'de ağır protokolle karşılandılar ve Rusya lideri Vladimir Putin'in ağzından: “Çin-Rus ilişkileri tarihteki en iyi dönemini yaşıyor” sözlerini işittiler.

Rusya ve Çin, dünyanın diğer köşesinden yanlış anlaşılmamak için “küresel kurallara uygun” bir ilişki yürüttüler ancak bugün “odadaki herkesin görmezden geldiği bir fil duruyor”; Moskova ve Pekin ilişkilerini stratejik ortaklık seviyesine çıkaracak mı, çıkarmayacak mı?

“ABD'NİN YENİ BAŞKANI”NA SORUN!

Okuyalım; “Putin'in 2014 sonundaki federasyon söylevinde belirttiği gibi Rusya, süper güç konumunu tekrar elde etme çabalarının bir parçası olarak üç ana strateji belirledi: 1. Potansiyel rakiplere karşı savunmasını güçlendirirken komşu ülkelerle ittifak kurmak, 2. Avrupalı ulusları sahiplenmek ve Amerikan etkisine karşı gelmek ve 3. Asya-Pasifik bölgesine dönmek.”

Devam, “Moskova'nın doğuya yönelme ve Pekin'in de açık kapı politikası şimdilerde stratejik bir yakınlaşmanın belirtilerini gösterdi ki, bu ortak bir gelişme yolu izlemede her iki ülke için tarihi bir fırsat yaratıyor. Pekin, stratejik planlamalarının hem Rusya'nın Uzak Doğu bölgesini geliştirmesine katkıda bulunacağı hem de iki ülke arasında kapsamlı bir stratejik ortaklığa zemin hazırlayacağına gerçekten inanıyor.” ('World order redrawn as new rivalry forms among China, Russia, US', 15/04, China Times.)

Türkçesi, “Amerika tarafından yönlendirilen tek kutuplu dünya düzenine meydan okumadır!”

RUS ORDUSU + ÇİN ORDUSU…

İki ülkenin askeri bir ittifak içinde olup olmayacaklarına ilişkin politik analizler, iki süper gücün kendi kararlarından çok, ABD/Batı'nın bu ülkelere bakışına, baskısına yaslanıyor. Yani Batı iki ülkenin üzerine ne kadar çok giderse, “süper ittifak”ın doğuşuna yardım edecek. Yine de kolay bir tercih değil bu. Çünkü Çin ve ABD ilişkilerini gözden çıkarmaya cesaret edebilecek durumda görünmüyorlar. Yani Pekin Amerika'yı itip sadece Moskova ile yoluna devam etme kararını kolay alamaz.

Yine de başka bir halin olduğunu görmek zorundayız çünkü pratik sonuçları hissediliyor. 2015 yılında Rus ve Çinli liderlerin çok sayıda resmi görüşmesi şimdiden planlanmış durumda ve bunların içinde direkt ziyaretler de var. Uluslararası organizasyonlarda yapacakları açıklamalar-ki Mayıs ayında, Avrupa Zafer Günün 70'inci yıldönümü, bunlardan biri gelebilir-dikkatle izlenecektir.

Askeri olarak ise…

16 Nisan'da Moskova'da gerçekleştirilen Uluslararası Güvenlik Konferansı'nda Rus ve Çin Savunma Bakanlarının bir araya gelişi ilgili her ülkenin dikkatini çekmeliydi. İki ülkenin ortak askeri girişimleri zaten sık tekrarlanıyor ve bu yıl da birden çok planlanmış tatbikatları var. (Kısa bir liste için: 'China, Russia to upgrade joint military exercises', 18/04, China Times.)

Fakat.. Bunların içinde bir tanesi var ki.. Eğer gerçekleşirse, yani Rusya ve Çin donanmalarına ait savaş gemileri Karadeniz'de ortak bir tatbikat yaparlarsa.. Bu ABD'ye karşı açık bir askeri harekât, ortak bir tutum olarak okunacaktır. Bu olası tatbikatı duyuran haber de zaten şu cümleyle sona eriyor; “Bu; Çin, Rusya ve Birleşik Devletler'in üçlü rekabete gireceği yeni bir Soğuk Savaşın başlangıcı anlamına gelebilir”…

twitter.com/nedretersanel
#rus ordusu
#çin ordusu
#karadeniz
9 yıl önce
Karadeniz’de Çin savaş gemileri…
Türkiye’yi taşıyacak düşünce kapasitesi nasıl gelişir?
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir