|
Provokasyona şerbetlendik
Provokasyondan medet umanlar artık hayal kırıklığına uğruyor.

İster Recep Tayyip Erdoğan'ın şahsında hükümeti düşürmek için denenmek istenen çeşitli tertipler, gerek hırsızlık yolsuzluk dedikodularının çıkmasını sağlamak ve onun ardından hükümeti itibarsızlaştırma denemeleri, toplu katliamlar gerçekleştirerek çözüm sürecini baltalama girişimleri; istenen sonucu vermedi. Tümü, tertipçinin elinde patlayan gülleye dönüştü. Millet, dalavereye, kışkırtmaya pirim vermeyecek hale gelesiye 1960'tan bu yana çok badirelerden geçti.

Aslında daha da öncesine gitmemiz gerekiyor. 31 Marta (1909) kadar uzanmalıyız. Onun tertipçileri “Şeriat isterük!” diye ortalığa dökülmüştü. Kime karşı istiyorlardı şeriatı? Hilafet kurumunu bir daha Müslümanların evrensel kurumu haline getirmiş olan Sultan II. Abdülhamit'e karşı... Esef ki, İttihatçılar muratlarına erdi ve Abdülhamit Hanı devirmeyi başardılar. Ardından da Yahudilerin himayesini Osmanlının elinden İngilizlere kaptırdılar. Cumhuriyetin ilk yıllarındaki Menemen tertibi... Hâlâ bu tertibin “mürteciler”in marifeti olduğunu düşünen saftiriklere rastlamak mümkün... 27 Mayıs arifesindeki kışkırtmalar, 12 Mart öncesi, 12 Eylül öncesi kışkırtmalar... Ardından PKK'nın zuhuru, onunla baş etme mücadelesi ve bu mücadelenin başarı kazanmasına ramak kala işlenen toplu veya münferit cinayetler... Ve böylece barış ortamının akim bırakılması...

Eseflenilmesi gereken husus şu: tüm bu tertipler, tertipleyenlerin kursağında kalmadı. Her biri ya bir darbe ile meşru hükümetlerin devrilmesini sonuçladı veya barış ortamının geriletilmesine müncer oldu.

Fitne ve fesat ocağı 2013 Haziranından (Gezi olayları) itibaren Tayyip Erdoğan'ı alaşağı etmenin derdinde... Ne ki, Tayyip Erdoğan çetin ceviz çıktı! Menderes gibi safiyane teslim olmadı; Demirel gibi şapkasını alıp gitmedi; Erbakan gibi ketenpereye gelmedi...

Tam tersine, tertipçilerin burnundan getirdi. Tertipçilerin zannının aksine her defasında, her kumpastan güçlenerek çıktı.

Tertipçiler, son olarak Adana'da, Mersin'de HDP'nin bürolarına saldırmış. Fakat artık tertip sırıtıyor. HDP, AK Parti'ye muhalif ya, olsa olsa bu saldırıyı o gerçekleştirmiştir izlenimini vermek istiyorlar. Fakat artık olmuyor, sırıtıyor. İktidar partisi veya hükümet, seçime iki hafta kala asayişin bozulmasını ister mi ve böyle bir tertipten medet ummaya ihtiyaç duyar mı?

Açıkça ortada, bu gülle de ellerinde patladı. Artık provokasyon tutmuyor. Millet adam gibi muhalefet istiyor. Provokasyon değil...
#ak parti
#erdoğan
#seçimler
9 yıl önce
Provokasyona şerbetlendik
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle