|
Yüz kere yüzsüz

En öne Güneri Nicholson’ı oturtmuşlar! “Kütüphane Şaraplarını Tatma Gecesi”nde çektirdikleri hatıra fotoğrafının sahne düzenlemesini eski kaşar ‘Özel Harp Gazetecisi’ yapmış, Cıvaoğlu’ndan “Biz gazetecilere iyi yaşama sanatını öğreten büyük gurumuz” diye söz ediyor. Bunun yerine “Hedonistliği ondan öğrendik” de diyebilirdi!

Baronsal “Kurtlar Medyası”ndaki eski tüfeklerden Cıvaoğlu’nu Jack Nicholson’la kolaj yapmamız, onun ünlü aktöre fiziki benzerliği ile sınırlı değil, hazcılığını da ekliyoruz.

Şu 1980 öncesindeki Tercüman’ı yöneten mi, Jack Nicholson değildi:

Bir ‘Kontrgerilla Katliamı’ olan 1 Mayıs 1977’nin öncesinde ve hemen ardından Güneri Cıvaoğlu’nun attığı manşetler de, yazdıkları da arşivimizdedir:

Ecnebi Hürriyet’in 20 yıl boyunca kaptanlığını yapan Özel Harp Gazetecisi’nin her bakımdan ustasıdır!

*

Kozmik Oda’ya girilmesinin beşinci yıldönümüne denk gelen “Mad Men Gecesi”ndeki hatıra fotoğrafında Eski Kaptan, medyamızın Jean Reno’sunu da kanatları altına almıştı!

Fatih Altaylı, Leon karakterinin en hızlı dönemini Baronsal Hürriyet’te yaşamıştı. O dönemde Coşkun Kırca hayattaydı. Eski diplomat, milletvekili ve bakan Kırca, Galatasaray Üniversitesi kurulurken herkesten daha önde olan iki derin isimden birisiydi. Diğeri, Vehbi Koç’un damadı İnan Kıraç’tır. 35 yıl önce Aydın Doğan’ı elinden tutup Milliyet’in sahibi yapmıştı.

*

Fatih Altaylı, E.Ö.’ün yönettiği Hürriyet’te 16 Mart 2003 tarihli köşe yazısında, tezkerenin reddedilmesine duyduğu öfkeyi şu satırlarla dile getiriyordu:

“Türkiye, asıl o zaman savaşın göbeğine düşecek. Hem de bir başına! Müthiş bir ekonomik bunalım ve küçülme yaşayacak. Türkiye’yi yalnızlığa itenler faturayı torunlarıyla birlikte ödeyeceklerini bilsinler...”

Lokomotifi, ‘Özel Harp Gazetecisi’ idi! İliştirilmiş E.Ö., tezkerenin reddedilmesinden dolayı zehir zemberek yazılar kaleme almış ve “Şimdiden iki nesil kaybettik, elli yıl bedelini ödemek zorunda kalabiliriz. Dolar patlayacak ekonomi çökecek!” demişti!

Tezkere olayında TBMM’nin hayati kararını kıyasıya eleştiren çizgisi daha sonra da “aynı keskinlikte” devam etti...

Çok geçmedi, 1 Mart tezkeresinin reddedilmesinin Türkiye’nin bölgede yıldızını parlattığı ayan beyan ortaya çıktı. Eski Kaptan, bundan müthiş rahatsızlık duyuyordu!

*

Yıllar sonra, geçen hafta; Özel Harp Elemanı, 27 Aralık 2014 tarihli köşesinde dört bakanla ilgili Yüce Divan tartışmaları bahsinde 1 Mart tezkeresini hatırlatıp “Pişkinliğin Kanunu’nu” yeniden yazdı:

-Meclis, sanki 1 Mart havasını yeniden bulmuş...

Türkiye, 1 Mart’ta tezkereyi reddeden Meclis’i sayesinde bütün dünyaya saygınlığını ispat etmişti. Bugün de aynı fırsat var...”

*

“Özel Harp Gazetecisi” Eski Kaptan, geçenlerde Hürriyet’in eski yazarı Emin Çölaşan’ın yıllar önce Turgut Özal ve Adnan Kahveci ile birlikte yüzerken fotoğrafını yayınladı. Çölaşan’ı, “Özal’a ihanet etmekle” suçluyordu...

-Peki, medyamızın Lee Van Cleef’i Çölaşan, Özal’a ihanet etti de; yıllardır “Özalcı takılan” maskesiyle “rol kesen” E.Ö., Turgut Bey’e ihanet etmedi mi?

Hem de, nasıl etti: Eskiden Hürriyet’in şimdilerde ise Sözcü’nün Lee Van Cleef’inden daha beter etti!

Evvela, Özal’ın zehirlenmek suretiyle öldürüldüğü gerçeğinin üzerini ısrarla örtmeye çabalayanların başında şu Hürriyet’in Eski Kaptan’ı geliyor!

*

Onun günümüzde “Özal’ı özlüyoruz” yollu satırları, rahmetliyi özlediğinden değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a laf çakabilmek içindir!

E.Ö.’nün özlediği, Özal’ın son bir yılında attığı kimi manşetlerdir!

Hangi manşetler mi? Çok sayıda örnekten sadece birkaçını buraya not edelim:

-Ertuğrul Özkök, Davos’tan bildiriyor...

Başbakan Demirel: Özal’a ölümü gösterip sıtmaya razı edeceksin! (2 Şubat 1992)

-Baba Bush’tan Demirel’e: ÖZAL BİTTİ (12 Şubat 1992)

-Demirel, Özal için fino köpeği dedi mi? (23 Şubat 1992)

-Demirel’in sözcüsü Cavit Çağlar, Özal’ı indirme planını Hürriyet’e açıkladı! (29 Haziran 1992)

-Özal’ın önce resmi indirildi (1 Temmuz 1992)

-Hürriyet, vatandaşa sordu. Özal indirilsin mi?

(4 Temmuz 1992)

-Vatandaş cevap verdi: Yüzde 59 indirilsin!

(5 Temmuz 1992)

-Mahkemeden Özal’a Şok Suçlama (14 Ekim 1992)

-Mesut Yılmaz: Özal’la hesaplaşacağız (15 Kasım 1992)

-İktidar, önemli bürokratları atama yetkisini Turgut Özal’dan alan By-Pass Yasası’nı yıldırım hızıyla çıkardı:

Özal Saf Dışı! (17 Şubat 1993)

-Özal’a İkinci By-Pass Yolda (1 Mart 1993)
#Jack Nicholson
#Güneri Cıvaoğlu
#Tercüman
#Fatih Altaylı
#Hürriyet
9 yıl önce
Yüz kere yüzsüz
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle