İstanbul İlim ve Kültür Vakfı'nın düzenlediği "Risâle-i Nur Işığında Küreselleşme ve Ahlâk" konulu uluslararası sempozyumda dünya barışının çözümünün savaşta değil, ahlakta olduğu mesajı gönderildi. Sempozyumun açılışı Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda yapıldı. Vakıf Yönetim Kurulu üyesi Av. Mustafa Tuncel, "Husûmet vakti bitti. 'Sulh-u umumiyi' isteyen Said-i Nursî, önümüze müspet bir yol açmıştır" dedi. "İslâm, barışı simgeler. Çare, Kur'ân aklâkının esaslarındadır" diyen Tuncel, Bediüzzaman Said-i Nursî'nin insanlığın küreselleşme gerçeğiyle yüzyüze geleceğine 100 yıl önceden işaret ettiğini söyledi.

Sempozyumun ilk tebliğini sunan ABD Hartford Seminary'den Filistin asıllı ilim adamı Prof. Dr. İbrahim M. Ebu Rabi "Ben aslen Filistinli değil, Osmanlıyım" diyerek konuşmasına başladı. Rabi, "Kanaatime göre Bediüzzaman Said-i Nursî'nin hayatını şu hadîs özetliyor: 'İslâm garip olarak geldi ve garip olarak Allah'a dönecektir. Ne mutlu gariplere" dedi. 11 Eylül sonrasında milletlerin daha fazla garip hale geldiğini dile getiren Rabi, "Bu açıdan insanlık, Risâle-i Nur'un mesajına her zamankinden daha fazla muhtaç. Ben 11 Eylül sonrası Risâle-i Nur'u yeniden okudum. Risâle-i Nur, çağımızın problemlerine cevap olarak çıkmış. Bu nedenle Risâle-i Nur'a bütün duygularımızla yönelmeliyiz" diye konuştu.

"İnsanlık büyük etik alimine kulak vermeli"

Vatikan Dinlerarası Diyalog Merkezi'nden Prof. Dr. Thomas Michel ise Hıristiyan dünyasından Katolik Kilisesi lideri Papa John Paul II ile Müslüman dünyasından Risâle-i Nur'un müellifi Bediüzzaman Said-i Nursî'nin düşüncelerini, "barış etiği çerçevesinde bir diyalog" olarak inceledi. Bediüzzaman'ın "Allah'ın izniyle, İslâm'ın gelecekteki kuvvetiyle, medeniyetin faziletleri galip gelecek, yeryüzünü kirlerden temizleyecek ve sulh-u umumînin tesisine vesile olacaktır" sözünü aktaran Michel, "Onun İslâm'la gelecek barış ümidi boş bir kuruntu olmaktan ziyade, 'İslâm hakikatlerinin insanlığı esfel-i sâfilînden kurtarıp sulh-u umumîyi temine vesile olmasını Rahman-ı Rahim'in rahmetinden niyaz edip' ümit etmesidir" yorumunu yaptı.

Programa, AK Parti İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş, DYP Milletvekili Rıza Akçalı, Prof. Dr. Sebahattin Zaim, Yeni Asya gazetesi sahibi Mehmet Kutlular ile Bediüzzaman Sadi Nursi'nin talebelerinden Osman Demirci ve Abdullah Yeğin'in de aralarında olduğu çok sayıda davetli katıldı.

Sempozyumu izlemek isteyen vatandaşlar ise Lütfi Kırdar Kongre Sarayı'nı tamamen doldururken, geç gelenler ise izdiham yüzünden salona giremedi. Dışarıda kalan izleyiciler için kapalı devre yayın gerçekleştirildi. Üç gün devam edecek sempozyumun yarın ve sonraki günlerdeki oturumları Beylikdüzü'ndeki Kaya Ramada Otel'de gerçekleştirilecek.

'Risale-i Nur, bize çıkış kapısı oldu'

Sempozyumda çeşitli ülkelerden gelen ilim adamlarına konuşmaları için söz verildi. Sempozyumun bayan tebliğcilerinden ABD Notre Dame Üniversitesi'nden Dr. Esma Afsaruddin konuşmasında, İslam'ın sabır ve tevazuya verdiği önemi anlattı. 11 Eylül sonrasında ABD'deki Müslümanlar olarak sıkıntı yaşadıklarını kaydeden Afsaruddin, "Risale-i Nur, bizim için çıkış kapısı oldu" şeklinde konuştu.

Açılışta bir konuşma yapan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ali Müfit Gürtuna ise, "Dünya iki asırdır bir bunalım yaşıyor. Materyalizm ve pozitivizm, inanç değerlerini altüst etti. Böyle bir vasatta, en önemli İslâm alimlerinden olan Bediüzzaman Said Nursî, Kur'ân tefsirini yapmış ve gençlere gerçek İslâm'ı öğretmiştir" dedi.