Krizlerle sarsılan Türkiye bu dar geçitten çıkmaya çalışıyor. Makro-ekonomik göstergeler her ne kadar iyi netice veriyorsa da; bu düzelmenin halka inmesi epeyce vakit alacağa benzer.

Baksanıza sokaktaki vatandaş enflasyonun düştüğüne inanmak istemiyor.

Kriz futbol kulüplerini de vurdu. Kulüpler zaten ayağını yorganına göre uzatmayı çoktandır unutmuştu. Fenerbahçe dirayetli ve otoriter başkanı sayesinde bu vartayı atlatmakla kalmadı, tesisleşme yönünde örnek bir başarı gösterdi.

Öteki büyükler ve bazı dar bütçeli kulüpler dara düştü. Mali meseleler yönetimlerin elini kolunu bağlamış durumda. İstanbul ve Adanaspor'un akıbetini düşünün. Bence Beşiktaş Carew'i, Trabzon Tolga'yı bu sebeple sattı.

Oysa taraftar sabırsız. Başarı istiyor. Ve de "hemen şimdi" diyor. Yönetimler topu derhal taca atıyorlar; yani en kolay çözümü (gûya çözüm) devreye sokuyorlar. Nedir o? Hoca'nın işine son vermek. Bakınız daha ligin başında kaç hoca işinden oldu. Hocaların ikide bir takım değiştirmesi de hayra alamet değil. Bir bakıma onların aleyhine oluyor.

Bu genç hocalardan en dramatik macera Rıza Çalımbay'a isabet etti.

Denizli de, Rize'de güzel güzel işini yapıyordu. Beşiktaş'a yani yuvaya döndüğünde işler yine iyi gitti. Ama öteki kulüplerin birer iç-deniz olmasına mukabil, büyük kulüpler okyanus gibidir. Dalgaları yutar adamı, teknesini alabora eder.

Bizim futbol kulüplerimizin çoğunda transferi yönetim yapar. Çünkü transfer de bir prestij işidir. Bunu başkasına kaptırmak istemezler. Hatta transferin prestijini paylaşmak konusunda yönetim içinde de çatışma yaşanabilir.

Bilginiz-beceriniz olsa da zamanınız yoktur. İlk üç-dört maç kredidir. Ve bu kredi tükenince zor günler kapınızı çalar. Hedef tahtası olursunuz. Oysa bu şartlarda bir takımın verimli ve uyumlu olması en az bir yıl sürebilir. Sabırsız taraftar ve hemen başarı isteyen yönetim hocayı sıkıştırmaya başlar. Oysa hocaların elinde sihirli sopa yoktur. Örnek Del Bosque ve Fatih Terim.

Bana sorarsanız Samet'i, Ziya'yı ve Şenol Hoca'yı deneyen Trabzon hata üstüne hata yaptı. Beşiktaş da Rıza'dan vazgeçerek aynı yola girdi. Öteki takımlar ve Türk futbolu bu tablodan ibret almalı hocaları fazla zora sokmamalıdır.

Çünkü zor oyunu bozar. Bakınız seyirci baskısı yüzünden Beşiktaş İnönü'de oynamak istemiyor. Görülmüş, işitilmiş şey mi bu?

MUSTAFA KUTLU

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan