Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv
Favorilere Ekle
Giriş sayfası yap

Yeni Şafak'ta Ara

İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'nce, Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki bebek ölümlerini araştırmak üzere görevlendirilen heyet, ilk incelemelerini tamamladı.

Başhekim Doç. Dr. Rafet Yiğitbaşı ile görüştükten sonra Yenidoğan Ünitesi'nde incelemeler yapan heyet üyeleri, ünitede tedavileri sürdürülen bebeklerin endişeli aileleriyle bir toplantı yaparak, onları bilgilendirdi.

Bu görüşmenin ardından heyet adına gazetecilere açıklama yapan Prof. Dr. Recep Öztürk, saat 20.00'den itibaren hastanede incelemeler yaptıklarını belirterek, ölen ve hasta olan tüm çocukların dosyalarının ön incelemelerini gerçekleştirdiklerini, ayrıca ünitenin altyapıdan ilaçlara varıncaya dek her bakımdan gözden geçirildiğini anlattı.

Öztürk, Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi'nin gerek altyapı, gerekse olanakları bakımından ileri, çağdaş ülkelerin standartlarına sahip olduğunu ve kuvözünden yerleşimine dek iyi bir yoğun bakım bulduklarını kaydetti.

Mikrobiyolojik incelemenin zaten daha önce başlatıldığını ifade eden Öztürk, kendilerinin de ek olarak kuşkulu gördükleri tüm noktaları incelemeye aldıklarını söyledi. Öztürk, mikrobiyolojik incelemelerin 2-3 gün süreceğini kaydetti.

Tedavisi sürdürülen bebeklerden birinde mikrop üremesi olduğunu dile getiren Öztürk, şöyle devam etti:

"Sepsis (kan zehirlenmesi) dediğimiz bir tabloda 5 çocuğumuz daha hasta. Bu çocukların hepsi çok ağır, çok riskli çocuklar. Bu destek verilmezse yaşama imkanı olmayan çocuklar. Enfeksiyona çok açık, bağışıklık sistemleri ciddi şekilde bozuk. Bunlara ileri derecede riskli diyoruz. Dünyanın her bölgesinde bunlar enfeksiyona yatkın çocuklar. Gelişmiş tüm hastanelerde bu sorun var."

Öztürk, 3'ü ağır, 2'si yine sepsis olmak üzere toplam 5 çocuğun ciddi hastalığı olduğunu yineleyerek, diğerlerinde herhangi bir hastalık olmadığını dile getirdi.

"ÖZEL BAKIM VERİLECEK"

Öztürk, "Aldığımız karar gereği bunlara özel bakım verilecek. Onlara bakan hemşire, hekim ve personel özel olarak ayrılacak. Diğer çocuklara bulaşma riskini minimale indirmek için" diye konuştu.

Ölen bebeklerle ilgili ortak mikrop kaynağının henüz saptanamadığını ifade eden Öztürk, inceleme sonuçlanıncaya dek üniteye yeni bebek alınmayacağını bildirdi.

Öztürk, tüm önlemler alınsa bile, risk taşıyan bebeklerin kendi bağırsaklarından, ağızlarından kanlarına mikrop karışabileceğini ve bunu "sıfır"a indirmenin mümkün olmadığını söyledi.

Uzman Dr. Taner Yıldırmak da 1 ay önce açılan Yenidoğan Ünitesi'ndeki mikrop üremesi olan bebeğin izole edildiğini, bebeğe gerekli tedavinin uygulandığını belirterek, "Durumu kabul edilebilir sınırlar içinde. Süratle kötüleşmeye giden bir bebek değil" dedi.

Yıldırmak, bir gazetecinin, "Üstüste ölümler normal mi?" biçimindeki sorusu üzerine de beklenen sınırların üstünde ani olarak beklenmedik ölüm durumunun söz konusu olduğuna ve bunun da alışılagelmiş bir durum olmadığına dikkati çekerek, ancak olayın kontrol altında olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Asiye Nuhoğlu ise Yenidoğan Ünitesi'nin altyapısının mükemmel, uluslararası standartlarda olduğunu ve buradaki tedavi yaklaşımlarının da iyi olduğunu söyledi.

Dünyanın her yerinde yenidoğanın risk oluşturduğu dile getiren Nuhoğlu, özellikle erken doğan prematüre bebeklerde ise bu riskin çok daha yüksek olduğunu kaydetti.

Hastanenin Yenidoğan Ünitesi'ndeki bebeklere gayet iyi hizmet verildiğini anlatan Nuhoğlu, ailelerin de memnun olduklarını ve hiçbirisinin çocuğunu buradan almak istemediğini sözlerine ekledi.

"ŞU AN İÇİN ENDİŞEYE MAHAL BİR DURUM SÖZ KONUSU DEĞİL"

Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Rafet Yiğitbaşı, "İl Sağlık Müdürlüğünün görevlendirdiği heyet, her türlü veriyi hastane ilgilileriyle birlikte titizlikle değerlendirme altına almıştır" dedi.

Yiğitbaşı, İl Sağlık Müdürlüğü'nce, hastanenin ilgili bölümünde inceleme yapmak üzere oluşturulan ve Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Yenidoğan Klinik Şefi Prof. Dr. Asiye Nuhoğlu, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Öztürk, Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bakır ve Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Şefi Uz. Dr. Taner Yıldırmak'ın yer aldığı heyetle birlikte makamında basın toplantısı düzenledi.

Hastanede üzücü bir olay yaşandığını ve hassasiyet gösteren üzgün bir bebek babasının açıklamalarıyla olayın kamuoyuna mal olduğunu dile getiren Yiğitbaşı, ortada kanıtlanmış yüksek bir risk olmadığı halde hastane mekanizmaları olarak duruma el konulduğunu ve gerekli araştırmaların başlatıldığını anlattı.

Yiğitbaşı, hastanenin Enfeksiyon Kontrol Komitesi'nin de gerekli kan kültürlerini alarak çalışmalarını başlattığını belirterek, durumdan İl Sağlık Müdürlüğü'nü haberdar etmeleri üzerine Müdürlük tarafından 4 kişilik heyetin görevlendirildiğini söyledi.

Yiğitbaşı, "İl Sağlık Müdürlüğünün görevlendirdiği heyet, her türlü veriyi hastane ilgilileriyle birlikte titizlikle değerlendirme altına almıştır" diye konuştu.

İncelemelerde belli bir mesafe katedildikten sonra kamuoyuna açıklama yapılacağını dile getiren Yiğitbaşı, hasta alımını durdurduklarını ve gerekli izolasyon tedbirlerinin alındığını söyledi. Yiğitbaşı, "Şu an için endişeye mahal bir durum söz konusu değildir" dedi.

"NAKİL SÖZ KONUSU DEĞİL"

Bir gazetecinin, "Yenidoğan Ünitesi'nde bulunan 8 bebeğin başka hastanelere nakli söz konusu mu?" şeklindeki sorusu üzerine heyetten Prof. Dr. Asiye Nuhoğlu, böyle bir durumun söz konusu olmadığını söyledi.

Hayatını kaybeden bebeklerin ileri derece prematüre, savunma mekanizmaları oldukça yetersiz bebekler olduğunu hatırlatan Nuhoğlu, yapılması gerekenlerin en iyi şekilde yapılmakta olduğunu ve klinikte bir neotoloğun da konuyla ilgilendiğini kaydetti.

Nuhoğlu, Yenidoğan Ünitesi'ndeki bebeklerin tedavilerinin sürdüğünü bildirdi.

Aynı soru üzerine Başhekim Yiğitbaşı da yoğun bakımların tabiatı gereği yoğun tedbirler alınan ve çok titiz çalışılan üniteler olduğuna dikkati çekti.

Yiğitbaşı, heyetin çalışmaları neticesinde başka önerileri olursa bunları da uygulamaya koyacaklarını kaydetti.

Bir gazetecinin, "Yenidoğan Ünitesi'nde tedavisi süren bebeğini almak isteyen aile oldu mu?" sorusu üzerine Yiğitbaşı, bu konuda kendilerine iletilen bir talebin söz konusu olmadığını ve basın toplantısının ardından ailelere de gerekli bilgilendirmeleri yapacaklarını söyledi.

Suç duyurusunda bulunan babanın, "Yenidoğan Ünitesi'nin üst katında inşaat olduğu ve işçilerin buraya rahatlıkla girip çıkabildikleri" şeklinde basına yaptığı açıklamanın hatırlatılması üzerine Yiğitbaşı, yoğun bakım ünitesinin üst katı bulunmadığı için inşaat olmasının da mümkün olmadığına dikkati çekti.

Bu kişinin, bu olaylardan sonra gaz sisteminin tamiri için girmiş bir elemanı kast etmiş olabileceğini dile getiren Yiğitbaşı, ancak o bölümde, ölümler gerçekleştikten sonra bugün o tamiratın yapıldığını söyledi.

Yiğitbaşı, bazı medya organlarınca, hayatını kaybeden bebek sayısının 5 olarak duyurulduğunu, ancak bunun doğru olmadığını dile getirerek, birisi cerrahi, diğerleri prematüre ve bağışıklık sistemi gelişmemiş olmak üzere 4 bebeğin vefat ettiğini anımsattı.

"TÜM OLASILIKLAR İNCELENECEK"

Heyetten Prof. Dr. Recep Öztürk de inceleme aşamasında hasta dosyaları ve klinik bazında bütün her şeye bakılacağını anlatarak, bütün olasılıkların tek tek inceleneceğini, hastane enfeksiyonlarının böyle araştırıldığını kaydetti.

Öztürk, kesin sonuçların ancak mikrobiyolojik incelemelerden sonra belli olabileceğini vurguladı.

Bir gazetecinin, "Bu hastanedeki ölümlerin Edirne'deki bebek ölümleriyle bir ilgisi var mı?" sorusu üzerine de Öztürk, ölen bebeklerin ortalama bin gram, 28-30 haftalık doğmuş, savunma sistemleri çok çok zayıf çocuklar olduğunu hatırlatarak, "Aynı şekilde etkilenmiş diğer çocuklar hayatta. Daha hafif geçiriyorlar hastalığı. Edirne ile benzeşen durum sadece bu. Edirne'de de ileri derecede prematüre olan bebekler ölmüşlerdi. Henüz daha 'hastane enfeksiyonudur' deme noktasında değiliz. İncelemeler devam edecek" şeklinde konuştu.

Başhekim Yiğitbaşı da kaybedilen bebeklerin ailelerine başsağlığı dileyerek, hastanedeki doktor ve hemşirelerin son derece eğitimli, görevlerini hakkıyla yapan kişiler olduğunu söyledi.

Yiğitbaşı, ilave olumsuzluk çıkmaması temennisinde de bulundu. Toplantının ardından Yiğitbaşı ile heyette bulunanlar, Yenidoğan Ünitesi'ne girdi.