T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 22 MART 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Nazif GÜRDOĞAN

İstanbul'un rengine boyanan solmaz

Ekonomik, siyasal ve kültürel alandaki gelişmelerle, kültürler arasındaki yarışta, ülkelerden daha çok şehirler önem kazanıyor. Yüzyılların içinde oluşan, zamanın sınavından geçen şehirler, tarihin derinliklerinden seslenen eserleriyle, kültürlerin duvarsız ve kapısız üniversitelerine dönüşürler. Şehirlerin sahip oldukları yeraltı ve yerüstü zenginliklerini, bütün boyutlarıyla kavramadan, onların rengine boyandıkları kültürün derinliklerine inmek mümkün değildir.

Kültürlerin elele verdiği, İslam dünyasının "Kızıl Elma"sı İstanbul, Asya ile Avrupa'nın hem savaştığı, hem de barıştığı iki kıta ve iki denizin odak noktasıdır. Çokkültürlü şehirlerin simgesi İstanbul, kültürler arasında gelip geçilen bir köprü değil, kültürlerin birbirini etkilediği ve birbirinden etkilendiği bir merkezdir. Karadeniz ile Akdeniz'in birbirine açıldığı boğazın bir yakası Avrupa, diğer yakası da Asya'dır.

İstanbul'da yalnızca denizler değil, kıtalar da birbirine açılır. Doğusu'nda Asya'ya renk ve hayat veren Mekke, Medine, Şam, Bağdat, Kudüs, Şiraz, Kabil, Lahor, Buhara, Delhi, Pekin ve Tokyo vardır. Batı'sında da, Avrupa'ya güç ve tad veren Atina, Roma, Viyana, Berlin, Brüksel, Paris ve Londra yer alır. İstanbul'da Ayasofya ve Süleymaniye yan yanadır.

Ayasofya ve Süleymaniye, Mekke, Medine ve Kudüs'ten aldığı ışığı, başta İstanbul olmak üzere, bütün dünya şehirlerine yansıtır. İstanbul ile birlikte dünya şehirleri, kutsal kültürün kutlu şehirlerinin rengine boyanır. İstanbul'un solmaz rengine boyanmayan şehirler, güneşin herşeyi solduran ışıkları altında renkleriyle birlikte canlılıklarını da yitirirler. İstanbul bütün şehirlerin güç kaynağıdır.

Yirmibirinci yüzyılda İstanbul, bütün şehirlere örnek, normatif kültür ile pozitif kültürün birbirini besleyip büyüttüğü bir barış şehri olacaktır. Asya ve Avrupa'da olduğu kadar bütün kıtalarda barışın güvencesi, kutsal kültürün kutlu kentlerinin rengine boyanan İstanbul'dur. O zengin geçmişinde bütün şehirlere renk veren Mekke'nin ışığında Atina ve Roma'yı içselleştirdiği gibi, gelecekte de Brüksel ve Washington'u içselleştirecektir.

Batı dünyasının yitirdiği normatif kültürün anahtarları İstanbul'dadır. İstanbul Asya, Avrupa ve Afrika'nın çekim merkezidir. O zengin tarihi ve kültürel birikimiyle, dünyanın dört köşesinden herkesi kendisine çekmiştir. Dünyanın neresinden gelirse gelsin, hiç kimse İstanbul'da yabancılık çekmez. Her şehir İstanbul'da kendinden bir renk bulur. İstanbul, bütün kıtalardan izler taşır.

İstanbul'un tarihinin derinliklerine doğru uzun bir yolculuğa çıkanlar, onun ne kadar zengin kültürel kaynaklardan beslendiğini görürler. Kutlu şehirler dışında, bu kadar geniş coğrafyada insanların sevgisini üzerinde toplamış şehirlerin sayısı çok değildir. O gücünü kutlu şehirlerden alan, başka bir kutlu şehirdir.

Yüzü Mekke'ye dönük İstanbul, Medine ve Kudüs'ün desteğiyle, Atina ve Roma'yı içselleştirecek zengin kaynaklara sahiptir.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi