T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 22 MART 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Resul TOSUN

Biz kendimizi koruyoruz

Aslında bugün Mümtazer Türköne beyin 20 Mart 2006 günü Radikal'de yayınlanan söyleşisini ve son gelişmeleri değerlendirmek isterdim. Ama o konularda bizim yazdıklarımız ve söylediklerimiz önyargılı bir şekilde değerlendirildiği için temas etmenin çok faydalı olacağını düşünmüyorum.

Bugün Adalet Komisyonu'nda görüşüldükten sonra 3 Mart 2006 tarihinde TBMM Genel Kurulu'na sevk edilen Tütün Mamüllerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanun Teklifi'ne kısaca temas etmek istiyorum.

İlk sayfasında en üstte benim de imzam bulunan bu yasa teklifinin komisyondaki görüşmelerine de imkan dahilinde katıldım. Fikirlerimi söyledim. İki haftadır kimi gazetelerde bu teklifle ilgili bana atfen kimi haberler ve yorumlar yer aldı.

19 Mart Pazar günü Radikal'de Hakkı Devrim bey de teklifle ilgili yazısında benim değerlendirmelerimden birine yer vermişti. Pazartesi günü Hakkı beyi aradım ve komisyondaki değerlendirmelerim hakkında bilgi verdim. Bu vesileyle konuyu siz değerli okurlarımızla da paylaşmak istedim.

Yasa teklifinin amacını bir cümleyle özetlemek gerekirse sigara içmeyenleri pasif içicilikten korumaktır diyebiliriz.

Sigara içen arkadaşlarımız dostlarımız alınmasınlar. Onlara bir sözümüz yok. Olsa da dinletemiyoruz.

Biz sadece sigara içmeyenler olarak bize zarar vermesinler istiyoruz. Bu yasanın üzerinde ısrarla durmamızın sebebi de kendimizi yani sigara içmeyenleri korumaktır. Adı üstünde tütün mamüllerinin zararlarının önlenmesine dair bir kanun.

Bu yasada özetle kapalı mekanlarda sigara içilmemesini, kamu kuruluşlarında ve insanların topluca bulundukları yerlerde sigara içenlere özel mekanlar tahsis edilmesini öngörüyoruz.

Ancak ben yasa teklifinin dört yerinde basit düzenlemeler yapılmasını önerdim, mecliste de bu önerilerimi hayata geçirmek için çalışacağım.

Birincisi, sağlık hizmeti veren tesislerin ve mabedlerin müştemilatı konumundaki bahçelerde yani açık alanlarda da sigara yasağını uygulamanın zor olacağını düşünüyorum. Bu düşüncemi anlatırken Ankara'da Hacettep Tıp Fakültesinin bahçesini ve İstanbul'da Cerrahpaşa Tıp Fakültesinin bahçesini örnek veriyorum. Bu iki hastane ve benzeri büyük bahçesi olan hastane ve sağlık tesislerinin bahçelerinde sigara yasağını uygulamak ne kadar mümkün olabilir ve sigara içenlere nasıl müdahale edilebilir diye sorguluyorum.

Çıkardığımız yasanın ihlal edilmesini değil uygulanmasını kolaylaştırmak gerekir diye düşünüyorum.

Aynı şekilde mabedlerin bahçelerinde de bu yasağı uygulamanın zor olacağı düşüncesindeyim. Fatih ve Sultanahmet camileri gibi büyük bahçeleri bulunan camilerin müştemilatında uygulamada zorluk yaşanacağını düşünüyorum. Benim bu düşüncemi kimi medya "sigara yasağı ibadetten soğutur." şeklinde yine çarpıtarak verdi.

Ben değil cami bahçesinde, sigaranın ülke dahilinde yasaklanmasından yanayım. Ama uygulanamayan yasağı koymanın bir anlamı var mı? Yasa yaparken sigaraya karşı da olsak uygulanabilir olmasını göz önünde bulundurmamız doğru değil midir?

İkincisi, özel hukuk kişilerine ait olan lokanta, kafeterya, kahvehane ve birahanelerde öngörülen sigara yasağının lokanta ve kafeteryalarda uygulanmasının doğru olacağını ama kahvehane ve birahanelerde sigara yasağının uygulanmasının güç olacağını düşünüyorum.

Üçüncüsü, radyo ve televizyonlarda tütün ürünleri alışkanlığının zararları konusunda uyarıcı ve eğitici mahiyette yapılması zorunlu kılınan yayınların aylık 90 dakikadan 60 dakikaya düşürülmesinin isabetli olmayacağı kanaatindeyim.

Dördüncüsü de, sigaraların bakkal ve marketlerde teşhir edilmeden satılmasının daha faydalı olacağı düşüncesindeyim. Teşhirin hem özendirme hem de yabancı sigaranın pastadan daha fazla pay alarak döviz kaybına sebep olması söz konusu.

Bu dört husus dışında yasanın sigara içmeyenleri pasif içicilikten koruma adına çok önemli bir adım olduğunu düşünüyorum. Ayrıca yasanın bu şekilde kabulü, sigarayla mücadele konusunda Türkiye'yi dünyanın önüne geçirecek tarihi bir düzenleme olacaktır.

Tekrar ediyorum teklifin amacı sigara içen arkadaşlara eziyet etmek değil, sigara içmeyenleri pasif içicilikten, çocuklarımızı ve gelecek nesillerimizi sigara illetinden korumaktır.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi