Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Kayıtdışı yüzde 55'lerdeyken ekonomideki sorunların çözülemeyeceğini söyleyen HOB Boya Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Sadıkoğlu, "Devlet yakaladığından çok vergi alıyor" dedi

Fatma Çiftçi Pazartesi Söyleşisi

Necmi Sadıkoğlu kimdir? 1954 yılında Rize'de doğan Necmi Sadıkoğlu, Yıldız Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği'nden mezun olduktan sonra, Almanya'da iki yıl Klaus Tall Zellerfeld Teknik Üniversitesi'nde okudu. İş hayatına ÇBS Boya'da başlayan ve 6 ay sonra arkadaşlarıyla birlikte kendi işini kuran Sadıkoğlu, kurucuları arasında olduğu beş ortaklı Hacıoğulları Boya Kimya Sanayi'nin kuruluşundan bu yana 30 yıldır Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı sürdürüyor. 90 vakfın şemsiye kuruluşu olan Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı'nın (TGTV) Başkanlığı'nı da yapıyor.

Dünyanın da kabul ettiği bir gerçek var: Her alanda vergilerin en yüksek olduğu ülke Türkiye. Bu durum, üreticinin, ihracatçının rekabet imkanını en aza indirirken, istihdamın önünde de en büyük engel olarak duruyor. Artan girdi maliyetleriyle baş edemeyen, ama kapısına da kilit vurmak istemeyen sanayici, yabancı ortak arayışına giriyor. Avrupa'dan veya Körfez'den bir yatırımcıyla yarı yarıya ortaklığa gitme sürecinde olanlardan biri de HOB Boya Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Sadıkoğlu. Rakiplere göre daha yüksek girdi maliyetleriyle üretim yapmak zorunda kaldıklarını belirten Sadıkoğlu, "Dünyanın en yüksek vergilerini ödüyoruz. Çünkü ekonominin sadece yüzde 45'i kayıt altında. Devlet yakaladığından vergi alıyor. Türkiye vergi veren için tam bir vergi cehennemi" diyor. Necmi Sadıkoğlu ile Türkiye ekonomisini, boya sektörünü ve hedeflerini konuştuk.

ORTAKLIKTA ÖRNEĞİMİZ YOK

Boya sektöründe şirket kurma fikri nasıl doğdu? Şirketiniz bugün hangi noktada?

Dört iş arkadaşımla birlikte 1976 yılında HOB Boya'yı kurduk. 30 yıldır aynı ortaklarla beraberiz. Uzun süreli ortaklık konusunda Türkiye'de örneği olmayan bir kuruluşuz. Üç ana grupta imalat yapıyoruz. İnşaata yönelik dekoratif boyalar, mobilya grubu için vernik ve mobilyalar, bir de sanayiye yönelik boyalar. Üretimimizin yaklaşık yüzde 25'ini 15 ülkeye ihraç ediyoruz. İç piyasada boya sektöründeki payımız da yüzde 5 civarında.

PETROL YÜZÜNDEN AĞLIYORUZ

Boya üretimi, her şeyiyle petrole bağımlı alan. Petrol fiyatlarının hızlı çıkışı nedeniyle, deyim yerindeyse birçok sanayici ağlıyor. Siz bu durumda ne yapıyorsunuz?

Biz daha çok ağlıyoruz. Petrol fiyatlarının 70 doların üzerine çıkması, tamamıyla dışarıya ve petrole bağlı olan sektörümüzü çok güç durumda bırakıyor. Bir taraftan 'iş yok' diye şikayet ediyoruz, bir taraftan girdi fiyatları artmış olmasına rağmen, iş olmadığından dolayı fiyatlarımızı yükseltemiyoruz. Maalesef firmalar zararına, çok uzun vadeli mal satmak zorunda kalıyor. Uzun vadeli sattıkları için de nakit gereksinimlerini bankadan karşılamak zorunda kalıyorlar. Şu günlerde bir taraftan nakit sıkıntısı var, bir taraftan talepte bir tıkanıklık var.

Ancak halka arzlarda inanılmayacak ölçüde talepler geliyor?

Türkiye garip bir ülke. Halka arzlarda inanılmaz paralar çıkıyor, ama şu anda maalesef bir durgunluk yaşıyoruz. Sadece bizde değil tekstilde, otomotivde, beyaz eşyada inanılmaz vadeler, kampanyalar var. Bu konjonktürde sadece bankaların çok kârlı çalıştıklarını görüyorsunuz. Kazancımızın büyük bir kısmı maalesef finansa gidiyor. Hem aldığımız hammaddelere oldukça yüksek vade farkları ödüyoruz, hem de bankalara yüksek miktarlarda faiz ödüyoruz.

İNŞAATTAKİ CANLILIK BİZDE YOK

Fakat inşaat sektöründe büyük bir canlanma var. Boya da inşaatla direkt ilgili bir sektör. Bu canlılık size yansımıyor mu?

Ben de bunu merak ediyorum. İnşaatların büyük kısmı şu anda boya aşamasına gelmedi. Tespit ettiğimiz birtakım inşaatlar, çok ucuz ve kalitesiz boya kullanıyor. Özellikle alt gelir grubuna hitabeden grup, belki de rekabetten dolayı 3'üncü, 5'inci sınıf firmalara kayıyor. Çok iyi boya markaları da çok pahalı yerlere satıyor.

Boya fiyatlarını hiç artırmadınız mı?

Fiyatlarımız hiç artmadı. Artmadığı gibi, vadeler uzadığı için indirim yapar hale geldik. Çünkü talep daralırken, rekabet arttı. Petroldeki bu artış devam ederse, ki hammadde fiyatlarına zamlar gelmeye başladı, tahminime göre önümüzdeki aydan itibaren boya firmaları da ürünlerine zam yapmak zorunda kalacak

UFUKTA YABANCIYLA EVLİLİK VAR

Çok ortaklı bir şirketsiniz, ortak sayınız artacak mı?

Ortak sayısını artırmayı değil, bir yabancı yatırımcıyla yarı yarıya ortaklığa gitmeyi düşünüyoruz. Böyle bir evliliğe sıcak bakıyoruz. Avrupa ve Körfez ülkelerinden ortaklık için görüşmeler yapacağız.Karlılık azaldığı için birçok firma ortak arar hale geldi. Nedeni yüksek faiz. Enflasyon yüzde 5'lerdeyken yüzde 18 faiz olmaz.

KAYITDIŞINDAKİ RAKİPLE MÜCADELE EDEMEM

Boya sektöründe önemli bir ihracatçısınız. İhracatçının önündeki en büyük engeller sizce neler?

Yüksek faiz ve düşük kur önemli sıkıntılar doğuruyor. Rekabet edebilir mal üretmek için, rakiple aynı fiyatla girdi sağlamamız lazım. Fakat Türkiye'de vergiler çok yüksek. Türkiye ödeyenler için bir vergi cehennemi, ödemeyenler için cennet. Devlet yakaladığından çok miktarda vergi alıyor. İstihdam ve enerji üzerindeki vergiler çok yüksek. Dünyanın en pahalı akaryakıtını kullanıyoruz. Asgari ücretin 350-380 milyon lira olduğu bir ülkede 2.2 dolara benzin satamazsınız. Vergi yükünün mutlaka hafifletilmesi lazım. Neticede devletin en büyük geliri, vergi gelirleri, ama şu anda Türkiye'de kayıt dışı oranı yüzde 55. Kayıt altı ise sadece yüzde 45. Bu inanılmaz bir oran. Ben kayıt altında çalışan bir firmayım. Fakat yüzlerce kayıt dışı çalışan rakibim var. Nasıl rekabet edeceğim? Her şeyden önce devletin mutlaka vergi alamadıklarını kayıt altına alması lazım.

Geri dön

Yazdır

Yukarı