T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 15 MAYIS 2006 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Hüseyin HATEMİ

İnsanlık onuruna saygı

İnsanlık onuru; toplumsal sözleşmeden doğmuş değildir. Yaratıcı'nın bağışıdır. Herkese de insan olarak aynı insanlık onuru verilmiştir. Ancak Allah katında sevilen kimselere insanlık onuru tanıyıp diğer insanlar üzerinde maslahat icabı katle kadar varan bir yönetim yetkisini yöneticilere tanımanın Tabiî Hukuk'ta yeri yoktur. Katl; ancak Hukuk Devleti'ne karşı "fesad"a kalkışmış, ayaklanmış kişilere karşı, ayaklanmanın, iç savaşın bastırılması sırasında, savaş şartları içinde, meşru müdafaa dolayısı ile Hukuk'a uygun olabilir. Bir de adam öldürme suçunun cezası olarak verilebilir. Tebdir olarak, başkalarına gözdağı vermek için "nizâm-ı âlem" için, "siyasetten katl" veya ta'zîr hürriyetinden yoksun kılınamaz, malvarlığı müsadere edilemez. "Ben yaptım, pekâlâ da oldu!" diyenler olmuştur. Ne var ki bunu "yalancı dünyaya konmuş" oldukları sırada söylerler, göçtükten sonra "ne söylerler, ne bir haber verirler". Söyleyebilselerdi, nedametlerini açıklarlardı.

Yüce Sevgili; havâsına tâbi olarak aslâ söz söylemez. Bu sebeple; ilim medînesinin kapısı olan Emîr-ul- mü'minîn'in davranış ve tutumuna bakarsak, bu ilkeyi, kişi dokunulmazlığı ilkesini ve önemini kavrarız: Cemel Savaşı'ndan önce Basralılar'a öğüt verirken Basra'nın -bugünkü deyimiyle- emniyet müdürü ayağa kalkarak: "fesadçıların tümünü biliyorum, emir ver bunları öldürüp fesadı önleyeyim" dediğnde şu cevabı verdi: Sübhanallah! Haddi aştın!

Sıffîn Savaşı'ndan önce Fırat'ın suyunu ordusuna kesmek isteyenlerden Fırat kıyısını zabt ettikten sonra haber gönderdi: "Gelin, tamamen amânda olarak ihtiyacınız olan suyu alın!

İşte bu Ali, teslim olduktan sonra Benî Kurayza'yı katleden olarak gösterilmek isteniyor. Bugün de Ali'nin "ipoteğinden" Alevîlik kurtarılmak isteniyor ki Şeytan'ın "mortgages'ına bağlansın! İnsanın cehaletine, zalimliğine, nankörlüğüne şaşılır mı? Buna rağmen, Emîr-ul-mü'minîn, kendi kaatilinin insanlık onuruna riayet ediyor ve edilmesini öğütlüyordu.

Terör sorununun çözülmesi için Tabiî Hukuk'un cevaz vermediği yollara ve tedbirlere başvurmak, ateşin üzerine su dökecek yerde benzin dökmeye benzer. Sui Adaletin, Tabiî Hukuk'un simgesidir. "Fesad"a karşı meşru müdafaa sınırı aşılmaz, kimse "potansiyel suçlu" muamelesi görmez ise, ateş yayılmaksızın söndürülür.

Irkçılık ve kan davası güdüsü ile yapılan eylemler, hangi yönden gelirse gelsin, meşru sayılamazlar. İnsan hakkı anlayışı içinde bireyin bir Hukuk Devleti içinde yaşama hakkı vardır, buna karşılık, kendi ırkından olduğunu zannettiği birisinin zulmü altında yaşamak için herhangi bir Hukuk Devleti'ni yıkma ve ülkeyi bölme hakkı yoktur. Her birey, bulunduğu ülkede, tarihî şartlara göre belirlenmiş olan "resmî dil"i kullanarak, kendi ana dilini de "resmî alan" dışında kullanma hakkına sahip olarak korkusuzca, huzur ve güven içinde eşit insan ve vatandaş hakları ile, yaşayabilmelidir. Kürt soylu kardeşler; Türk soylu kardeşlerden bu bilinci beklerken kendileri de farkında olmaksızın Şeytan ile aynı çuvala girmemelidirler. Kin ve zulüm hangi milletten gelirse gelsin kötü, sevgi ve adalet hangi milletten gelirse gelsin, iyidir.

Rahmetli Uğur Mumcu 1993 başlarında bu konuya ilişkin bazı somut gerçekleri yazdığı için bu yazıdan çok kısa süre sonra "izale edildi"

Terör de gemi azıya aldı. Sonra bazı ivaz ve garezlerle denetim altına alındı. Şimdi yeniden kışkırtılmak ve ülkemiz yönetimi de "Saddamlaştırılmak" ve böylece Batı'nın nefretine "hazırlanmak" isteniyor.

Aman, Tarih'den ders alalım ve bu tehlikeyi elbirliği ile önleyelim. Dosta düşmana karşı "biz ayrılamayız" türküsünü çağıralım.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi