Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

	Metin BADEMLİ mbademli@yenisafak.com.tr

Sınırlı kadrosuna, uzun süre yönetim ve tribün desteğinden uzak olmasına, teknik kadrosunun tartışılır uygulamalarına rağmen bu kadar puan toplamış ise, ligin gerçek şampiyonu Galatasaray'dır. Bu tablo, ligin kalitesinin tartışılmasını gerektirirken, takım ruhu ve çoğu kez yanlışlarına rağmen kazanan Gerets'in inanılmaz şansı da göz ardı edilmemeli.

Düne gelince; kazansa bile rakibinin puan kaybetmesini beklemek zorunda olma duygusu Galatasaray'ın oyununu etkiledi. Zaten böyle bir 90 dakika oynamak üstelik rakip uzun süre lig üçüncülüğüne demir atmış Kayserispor(!) ise... Song'un sakatlığı yüzünden savunma kurgusu alt üst olmuş, hem geriden oyun kurmakta zorlanıyor, hem kademe hataları yapılıyor. Ayhan'ın yokluğu hücum kurgusunu bozmuş. Tempolu başlayan oyunda UEFA şansı için kazanmak zorunda olan ama ne hikmetse kalabalık savunma-kalabalık orta alan ile gol yememeyi hedefleyen Kayseri- spor'a karşı pozisyon bulmakta zorlandı Galatasaray'ın, İlk 45 dakikada Hasan Kabze ile iki pozisyonu, bir de İliç'in kafa golü var. Bunun sebebi bir an önce sonuca gitme telaşı yüzünden hücuma çıkışta son topları iyi kullanamamak ve topu hep havadan oynama yanlışı. Sağdan soldan büyük enerji harcanarak getirilen ve gelişi güzel ortalarla Kayserispor duvarına çarptırılan toplar. Orta sahayı oyundan düşürdü, savunmayı zorladı, Kayserispor için de hücum şansı oldu. Ama onlar gol yememek için çıkmıştı sahaya. Golü yedikten sonra karşıda bir kale olduğunu hatırladılar. Ama gole beyin olarak hazır değillerdi. Pozisyon bulamadan devreyi tamamladılar.

İkinci yarıya Sabri'nin golüyle başladı Galatasaray. Bu gol ilaç gibi geldi. Çünkü Kayserispor mecburen hücumu düşünecek ve geride boşluklar bırakacaktı. Nitekim öyle de oldu. Gol geldi, goller kaçtı ve Galatasaray, alın terinin karşılığını aldı.

Hakem Bülent Demirlek, topa-rakibe hareketleri doğru değerlendirip az düdük çalarak oyunu güzelleştirme gayretiyle olumlu not aldı. Sertliğe ve centilmenlik dışı hareketlere prim vermedi. İkinci yarıya erken çıkıp sahada uzun süre Denizlispor maçının başlamasını beklemesi ise garipti. Büyük ihtimalle gözlem, temsil, temsilci ve 4. hakem irtibatı kesilmişti.

Geri dön

Yazdır

Yukarı