Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv
Favorilere Ekle
Giriş sayfası yap

Yeni Şafak'ta Ara

Devlet Bakanı Ali Babacan, IMF heyeti ile yaklaşık 2 haftadır devam eden stand-by'ın üçüncü gözden geçirme çalışmalarının dün gece itibarıyla tamamlandığını bildirdi.

Devlet Bakanı Ali Babacan

Devlet Bakanı Babacan, IMF Türkiye Masası Şefi Lorenzo Giorgianni ile bugün Hazine Müsteşarlığı'nda ortak basın toplantısı düzenledi.

Babacan, gözden geçirme çalışmaları kapsamında, son ekonomik gelişmeler ve yapısal reformlarda kaydedilen ilerlemelerin ele alındığını belirterek, bu bağlamda makro ekonomik performans ile kamu maliyesi ve para politikası uygulamaları gerçekleşmeleri ve yıl sonu hedeflerin değerlendirildiğini ifade etti.

Yapısal reform programı altında ise başta sosyal güvenlik, vergi ve bankacılık alanları olmak üzere yapısal konular üzerinde yoğunlaşıldığını anlatan Babacan, şöyle dedi:

"Türkiye ekonomisi, uzun yıllar boyunca maruz kaldığı belirsizlik, istikrarsızlık ve güvensizlik ortamını artık geride bırakmıştır. Bugün gerek makro ve gerekse mikro düzeyde ulaşmış olduğumuz seviyeler, Türkiye'nin çok uzun zaman dilimi içersinde elde etmiş olduğu en iyi sonuçlardır. Hükümetimiz döneminde aynı zamanda Türkiye'nin daha sağlam bir zeminde, daha sağlıklı bir ekonomik yapıya kavuşması içinde önemli adımlar atılmıştır. Bu konudaki kararlılığımız bundan sonra da devam edecektir".

"HEDEFLENENİN ÜSTÜNDE BÜYÜME GERÇEKLEŞTİ"

2005 yılı sonu itibarı ile Türkiye'nin, tarihinde ilk kez 16 çeyrek üst üste büyüme performansı gösterdiğini, 2005 yılı büyüme oranının da beklentilerin çok üzerinde (yüzde 7,6 seviyesinde) gerçekleştiğini anlatan Babacan, "Bu güçlü büyüme performansı ışığında 2006 yılı büyüme hızının da bu yılın programını ilk yaptığımız tarih ile mukayese edecek olursak hedefin üzerinde gerçekleşeceği beklenmektedir" dedi.

Babacan, şöyle devam etti:

"Henüz yıl sonu rakamı ifade etmek için çok erken olsa da bizim bütün birimlerimizin araştırma departmanların yapmış olduğu çalışmalarda, bu yılki büyüme beklentisinde program hedefi olan yüzde 5'e göre yaklaşık bir puan kadar bir güçlenme görülmektedir. Bu gözden geçirme çalışmalarında, IMF heyetinin yaptığı analizler ile bizim yaptığımız analizler örtüşmüştür. Yani şu an itibarı ile baktığımız da bu yıl sonu için büyüme rakamı yüzde 6 civarında görülmektedir. Ama tekrar ediyorum, yılın ilk üç ayına bakıp da yıl sonu projeksiyonu yapmak için erken. Ama bizim şu anda gördüğümüz fotoğraftaki durum bu."

Bakan Babacan, 'özel yatırım ve tüketim harcamalarının 2006 yılında da büyümenin temel itici gücü olacak' gibi göründüğüne işaret ederek, özellikle yatırımlar, özel sektör yatırımlarının çok güçlü devam ettiğini, yine özel tüketim harcamalarının da yüksek seyrettiğini bildirdi.

Babacan, her ne kadar Nisan ayı enflasyon rakamları açıklandıktan sonra bazı piyasa analistçilerinin tahminlerinde, projeksiyonlarında yukarı doğru revizyonlar yapılmış ise de henüz Merkez Bankası'nın enflasyon beklentileriyle ilgili yapılmış bir revizesi bulunmadığını söyledi.

Merkez Bankası'nın Haziran ayı sonunda çıkaracağı raporda enflasyonla ilgili revizyonların ne olacağının bildirileceğini ifade eden Babacan, "Son dönemlerde enerji fiyatlarındaki olumsuz gelişmelere rağmen, 2006 sonu için, hedeflediğimiz enflasyon oranı ve yine önceden duyurulan belirsizlik aralığı geçerlidir" diye konuştu.

BÜTÇE DİSİPLİNİ VE YAPISAL REFORMLAR

Bütçe politikasındaki disiplin ve yapısal reformlarda atılan adımlar sonucunda, 2005 yılı sonunda toplam kamu açığında Maastricht kriterlerinin de altına düşüldüğünü ve net kamu borcunun milli gelire oranının süratle azalarak yüzde 55,8'e gerilediğini bildiren Babacan, şöyle konuştu:

"2005 yılı bütçe gerçekleşmelerine de baktığımızda, genel durum, merkezi hükümet bütçesinde hedeflenen faiz dışı fazla oranına ulaşılmıştır. Ancak diğer kamu kesimine baktığımızda özellikle enerji KİT'lerine ya da Toprak Mahsulleri Ofisi gibi yıl başında öngörülenden biraz daha farklı gelişmelerin olduğu, konsolide bütçe dışındaki kuruluşlara baktığımızda onlardan beklenen faiz dışı gelirde bir miktar düşüş görülmektedir hedeflenene göre. Ama artık 2005 yılı kapanmıştır. Bununla ilgili rakamlar da yakında iyice netleşecek. Burada belediyeler işin içine giriyor, KİT'ler... bütçe dışındaki bütün kuruluşlar... verilerin toplanması biraz zaman alıyor ama bizim şu andaki verilerimize baktığımızda tablo bu olarak görünüyor."

"CARİ AÇIK, BİR MİKTAR DAHA YÜKSEK ÇIKABİLİR"

Cari açığı da değerlendiren Babacan, rekor düzeylere çıkan enerji fiyatlarıyla özel sektör yatırım ve tüketim talebindeki artışın, cari işlemler açığının son yıllardaki yükselmesinde etkili olduğunu söyledi.

Bu husus ve yılın 3 ayındaki gelişmeler de dikkate alındığında, cari işlemler açığının programda yer alan tahminlere göre "bir miktar daha yüksek" çıkmasının beklendiğini bildiren Babacan, şöyle devam etti:

"Zaten daha önceki açıklamalarımızda da vardı. Piyasa analizi yapanlar zaten kendi analizlerini yukarı doğru revize etmişlerdi. (Bizim henüz resmi bir revizyonumuz yok) demiştik, ancak bizim kendi yaptığımız son revizyonlara baktığımızda, bu gözden geçirme çalışmaları sırasındaki yapılan çalışmalara baktığımızda, cari açık rakamının yıl sonuna doğru yüzde 7 civarında gerçekleşeceğini görüyoruz. Ama yine yılın ilk 3-4 ayına bakıp da yıl sonu için kesin şeyler söylemek zor. Bunlar sadece bugün baktığımızda gördüğümüz fotoğraf. Zaman içinde yıl sonu yaklaştıkça farklı değerlendirmeler olabilir, ama cari açıkta bu yılı yüzde 7 gibi bir rakamla kapatacağımız görülüyor."

"DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLARDA CİDDİ ARTIŞ GÖRÜLÜYOR"

Babacan bu arada, 2006 yılında özellikle doğrudan yabancı yatırımlar ve uzun vadeli kredi kullanımlarında, programın yapıldığı tarihlerle mukayese edildiğinde çok ciddi bir artış görüldüğünü kaydetti.

Bakan Babacan, yüzde 6 civarında bekledikleri faiz dışı fazlayı koydukları ödemeler dengesiyle ilgili projeksiyonlarda doğrudan yabancı yatırım, uzun vadeli krediler, ilk üç ayın gerçekleşmesine bakıldığında ve bunlar mukayese edildiğinde hem doğrudan yabancı sermaye girişinde hem de uzun vadeli kredi girişinde beklenenin çok çok ötesinde bir gerçekleşme olacağının belirlendiğini ifade etti.

Babacan, 2006 yılındaki uluslararası rezervlerin ilk başta öngörülenden çok daha yüksek bir noktada kapanacağının tahminleri arasında yer aldığını da bildirdi.

CARİ AÇIĞIN FİNANSMANI

Ekonomik istikrar ve yabancı yatırımların önünü açmaya yönelik attıkları adımların etkisinin, 2005'teki doğrudan yabancı yatırımlarda net bir şekilde görüldüğünü anlatan Babacan, "Yıllardır potansiyelin çok altında seyreden yabancı yatırımların seyrinde 2005 yılında yaklaşık 9.7 milyar dolara yükselmiştir" dedi.

Babacan, özelleştirme alanında kazanılan ivmenin de sürdüğünü ve Haziran ayı içinde gerçekleştirilmesi planlanan Yatırım Danışma Konseyi Toplantısı ve kullanıma yeni açılan doğrudan yatırımcılara yönelik portalın bu ivmeyi destekleyecek adımlar olduğuna işaret etti.

YATIRIM DESTEK VE TANITIM AJANSI YASA TASARISI

Meclis'e gönderdikleri Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Yasası ile kurulacak yeni birimin de, doğrudan yabancı sermayeyi Türkiye'ye çekmekte çok önemli rol oynayacağını vurgulayan Babacan, bu gelişmelerin 2006 yılı içinde de devam etmesi ve 2006 yılındaki doğrudan yatırımların 2005 yılı seviyesinin üzerinde olmasının beklendiğini kaydetti.

IMF İcra Direktörleri Kurulu'nun Temmuz ayı içerisinde toplanarak, 3 ve 4. gözden geçirmeleri beraberce tamamlaması ve yaklaşık 1.2 milyar SDR'lik (1,9 milyar dolar) kredi diliminin serbest bırakılmasının beklendiğini belirten Babacan, Niyet Mektubu taslağı konusunda da tam bir mutabakata varıldığını söyledi.

"EKONOMİMİZ DAHA SAĞLAM BİR YAPIYA KAVUŞMAKTADIR"

Babacan bu arada, sıkı bütçe politikası ve serbest kur rejiminin cari açığa ilişkin endişelere yönelik önemli bir güvence oluşturduğunu vurgularken, şöyle devam etti:

"Tahminler, 2006 yılında da cari açığın finansmanında herhangi bir sorun yaşanmayacağını ve rezervlerdeki artışın devam edeceğini göstermektedir. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ödemeler dengesi hesapları yakından takip edilecek ve gerektiği zaman gerekli politika kararları alınacaktır. Ekonomimiz gün geçtikçe daha sağlam ve daha esnek bir yapıya kavuşmaktadır. Son dönemde küresel finans piyasalarında yaşanan dalgalanmaların, tüm yükselen piyasa ekonomilerinde olduğu gibi ülkemize de yansımaları oldu. Ancak geçmiş dönemlerin aksine son dönemlerde ekonomimiz bu tip dışsal şoklara uyum kabiliyetinin son derece yükselmiş olduğunu görmekteyiz. Bunda bir emniyet subabı işlevi gören serbest kur rejimi ile kamu maliyesindeki disiplin, kilit rol oynamıştır. Yine son yıllarda gerçekleştirmiş olduğumuz yapısal reformlar da Türkiye'nin içeride ya da dışarıda meydana gelecek beklenmeyen gelişmelere karşı çok daha güçlü bir ekonomik yapıya sahip olmasını sağlamıştır."

Sıkı bütçe politikasının sadece kamu borcunun azaltılması açısından değil, cari açığın kontrolü bakımından da büyük önem taşıdığına işaret eden Babacan, yüzde 6,5'lik faiz dışı fazla hedefinin sadece borçların sürdürülebilirliği ile ilgili, sadece borç dinamikleri ile ilgili bir enstrüman olmadığını, özellikle son yıllarda artan cari açığın kontrol altında tutulması ile ilgili çok önemli bir politika aracı olduğunu söyledi.

"HARCAMALARDA ARTIŞ TRENDİ VAR"

Babacan, 2006 yılının 3 aylık döneminde, bazı harcamaların öne alınmış olmasına rağmen, faiz dışı fazlanın program hedefi ile uyumlu olarak gerçekleştirildiğini bildirdi.

Yılın tamamına yönelik bakıldığında ise bazı harcamalarda "öngörülenin üzerinde" bir artış trendi olduğunun gözlendiğini ifade eden Babacan, şöyle devam etti:

"Harcamaları, program öngörülerine çekmek için gerekli tedbirlerde süratle uygulamaya konmakta. Yani ilk üç aya baktığımızda gerçekleşmelerde herhangi bir sıkıntımız yok ama ilk üç ayda gerçekleşmelere bakıp da yıl sonuna doğru projeksiyonlarımızı yenilediğimizde, bütçe hedefi ile ilgili bazı sıkıntıların olabileceği bellidir. Bunun için de gerekli tedbirlerin bir kısmı alınmıştır, bir kısmı da önümüzdeki haftalarda alınacaktır."

"BÜTÇE GELİRLERİ, ÖNGÖRÜLENİN ÜZERİNDE"

Babacan, 2006 yılı bütçe gelirlerinin "öngörülenin üzerinde" seyrettiğine dikkati çekerken, projeksiyonların üzerinde seyreden bütçe gelirlerine rağmen kamu maliyet risklerinden taviz verilmeyeceğini söyledi.

Bu yöndeki kararlılığı vurgulamak için, 2006 yılında merkezi bütçe ve sosyal güvenlik harcamalarının program hedeflerini aşmasına izin verilmeyeceğini bildiren Babacan, "sonuç olarak gelirde beklenen iyileşme ile faiz dışı fazla performansımızın gayri safi milli hasılanın yüzde 6,5'in de üzerine çıkabilmesi beklenmektedir. Bu tamamen gelirlerdeki performansla ilgili" dedi.

Ekonomik istikrarın kalıcı hale gelmesinde, yapısal reformların payının tartışılamayacağını ve hükümetin de yapısal reformlara çok büyük önem atfettiğini ifade eden Babacan, şöyle devam etti:

"Sosyal güvenlik sisteminde çok önemli ve kapsamlı reformlar gerçekleştirilmektedir. Sosyal güvenlik kurumlarını tek bir çatı altında toplayarak idari etkinliği sağlamayı hedefleyen Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu ile Genel Sağlık Sigortası ve Emeklilik Kanunu da Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilmiş bulunmaktadır. Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu yürürlüğe girmiş olup, Genel Sağlık Sigortası ve Emeklilik Kanunu'nun Meclis'te yeniden görüşülmesine ilişkin çalışmalar devam etmektedir."

"VERGİ REFORMUNA BÜYÜK ÖNEM VERİYORUZ"

Vergi Reformu'na hükümetin büyük önem atfettiği ve öncelik verdiği bir konu olduğunu belirten Babacan, vergi politikası alanındaki reform çalışmalarında "daha basit, şefaf ve AB uygulamaları ile uyumlu" bir sistem oluşturmasının amaçlandığını söyledi. Babacan, şöyle devam etti:

"Gelir vergisi ve kurumlar vergisi alanlarında vergi tabanının genişletilerek, vergi oranlarının düşürülmesine yönelik çalışmalarda teker teker hayata geçirilmektedir. Gelir Vergisi'nde reform çalışmalarımızın ilk aşaması tamamlanmış bulunmaktadır. İlk aşamada ücret ve ücret dışı gelirlere uygulanan vergi tarifleri birleştirilmiş ve vergi dilimi sayısının azaltılması suretiyle vergi yapısı iyileştirilmiştir. Gelir vergisinin tabanını genişletmeyi ve verimliliğini arttırmayı amaçlayan 2. aşama çalışmaları da ilerlemektedir. Kurumlar vergisinde vergi oranını yüzde 30'dan yüzde 20'ye indirerek, kayıtdışılığın azaltılmasına ciddi katkı sağlayacak olan düzenlemenin en kısa sürede Meclis'te kabul edilmesini beklemekteyiz. Gelir İdaresi'nin etkin bir yapıya kavuşturulmasına yönelik Maliye Bakanlığı'nın çalışmaları hızla ilerlemektedir. Burada gelir idaresinin yeniden yapılandırılmasına ve büyük mükelleflere ilgili ayrı bir departman kurulmasına dair çalışmalar hızla devam etmektedir."

BDDK'NIN ÇALIŞMALARI

Finans sektörünün gözetim ve denetim kalitesinin daha da arttırılması doğrultusunda, BDDK'nın, yeni Bankacılık Kanunu uygulama yönetmeliklerinin hazırlanması çalışmalarını başarıyla ve hızla sürdürdüğünü belirten Babacan, kamu bankalarının yeniden yapılandırılması ve özelleştirilmesi çalışması kapsamında da önemli adımların atılmaya devam ettiğini söyledi. Babacan, mali sektörde kaydedilen gelişmeleri kapsamlı olarak değerlendirmek amacıyla, Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası ile ortaklaşa yürütülen Mali Sektörün Değerlendirilmesi Programı'nın başladığını bildirdi ve "söz konusu çalışmanın, mali sektörde elde ettiğimiz somut ilerlemeleri teyit etmesi ve sonraki çalışmalarımıza katkıda bulunmasını bekliyoruz" dedi.

ANKARA (A.A)

---

Giorgianni: Para politikası 'daha ihtiyatlı' uygulanmalı

Geri dön

Yazdır

Yukarı