T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 29 MAYIS 2006 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Cevdet AKÇALI

İki cümle.. İki gerçek

Şemdinli olayları olduğunda gerek Başbakanımız ve gerekse başka yetkililerimiz, bir cümle saffettiler: "Ucu nereye varırsa varsın, sonuna kadar gideceğiz." Bu cümlenin altındaki mana şu idi:

"Ülkemizde bir takım güçler vardır ki, devlet olarak bunların üzerine şimdiye kadar gidemedik. Fakat bu defa kararlıyız. Üzerine gideceğiz."

Bir an için düşünelim: Ülkenin asayiş ve huzurundan sorumlu bir kimse bunun aksini söyleyebilir miydi? Yani biz bu konunun üzerine, ancak şu noktaya kadar gideceğiz. Bunu diyemeyeceğine göre, bu cümleyi söylemek en azından devletin bir aczini itiraf etmekten başka mana taşımamaktadır.

Ayni filmi tekrar görmek

Türkiye'de, Danıştay 2. Dairesi'ne yapılan baskından ve bunu takip eden olaylardan sonra bir ağızdan kullandığımız bir cümle daha vardır: "Biz bu filmi daha evvelce görmüştük" cümlesi. Bu cümlenin altındaki mana da şudur: Acaba ülke yeni bir 12 Mart, 12 Eylül veya 28 Şubat olayı karşısında mıdır?

Biz bu filmi daha önce de görmüştük cümlesi karşısında kendimize şu suali sormamız gerekiyor: Biz bu filmi daha önce gördük de ne oldu? Ne ders aldık?

Hangi yönden bakılırsa bakılsın, bu iki cümle başta hükümetimiz olmak üzere devletimizin içine düştüğü bir çıkmazın varlığını ifade etmektedir.

Bu iki cümlenin birlikte veya arka arkaya söylenmesi olayı da yeni değildir. Rejimin kesintiye uğradığı olayların öncesinde de ayni şeyleri söylemiştik. Susurluk olayları olduğu zaman da, faili meçhul cinayetlerin işlendiği zaman da bunları söylemiştik. Fakat o olaylarda, ne olayların kökenine kadar gidebildik ne de gördüğümüz filmin senaryosundan ders alarak yeni senaryolar yazabildik.

İki cümlenin hatırlattıkları

Ucu nereye dayanırsa dayansın, sonuna kadar gideceğiz sözü bize bir olayı hatırlatıyor: Uğur Mumcu cinayetinden sonra, Mumcu'nun eşi zamanın emniyet müdürüne soruyordu: Olayın önünde bir taş var diyorsunuz. Bu taşı neden çekmiyorsunuz?

Yetkilinin cevabı da şöyleydi: Taşı çekersek hepimiz altında kalırız.

Bu filmi daha evvelce de görmüştük cümlesi de bize bir hikayeyi anlatıyor:

Bir delikanlı bir sinemaya gitmiş. Filmde, bir genç kız dere kenarında suya girmek için soyunuyor. Kız tam elbiselerini çıkarırken sahnenin önünden bir tren geçiyor ve delikanlı genç kızı soyunmuş olarak göremiyor.

Acaba tren bir defasında rötar yapar mı diye filmi tekrar tekrar seyrediyor. Her defasında aynı sahnenin önünden tren geçiyor. Delikanlı bu tesadüfe çok üzülüyor ve olayı arkadaşlarına anlatıyor:

Filmi her seyredişimde aksi bir tesadüf oldu. Sahnenin önünden tren geçiverdi...

Şüpheli bir yetkili kurum veya makam

Ucu nereye varırsa varsın sözü, olayın tepesinde yetkili bir kurumun veya kişinin olduğu şüphesini doğurmaktadır. Devlet, Susurluk olayında, faili meçhul cinayetlerde, Şemdinli'de olayın sonuna kadar gidebildi mi? Hatta sonuna değil yanına kadar gidebildi mi? Olayların ucunu bulabildi mi?

Ayni filmi tekrar gördüğümüzü söylüyoruz. Bu da doğru ama bu filmi görmekten ders alabildik ve senaryoyu değiştirebildik mi? Danıştay cinayetinde de, suçlu birkaç kişi yakalandı. Bu durum, bu olayın ucuna kadar gittiğimiz manasını taşıyor mu?

Devlet deyince aklımıza sadece hükümet gelmemektedir. Cumhurbaşkanından, bürokrasiden veya en küçük vatandaşa kadar bir kitle düşünülmelidir. Hükümet, ucu nereye varırsa varsın demek suretiyle, devletimizin bir zaafını itiraf etmiştir. Bu filmi daha evvelce görmüştük deyip kenara çekilenler ise sorumluluktan kaçanlardır.

Merakla bekliyoruz: Gördüğümüz filmin öğrenmek veya görmek istediğimiz sahnesi önünden gene bir tren mi geçecek?

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi