T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 14 TEMMUZ 2006 CUMA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  İnsan Kaynakları
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Mahmut KULEİN

Dakikada 100 mermi

Sn. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali BARDAKOĞLU, geçenlerde bir gazeteye yaptığı açıklamalarla avcılara ve av karşıtlarına gündem oldu.

Alttaki açıklamaları avcı dernekleri ve avcılardan büyük tepki aldı.

...Ağaç dalındaki kuş yuvasını mürüvvete aykırı bozan bir toplumuz" diyor hoca ve özetle; "Avcı dernekleri 21. yüzyılda işlevlerini gözden geçirmeli. Av hayvanlarının daralan yaşam alanları dikkate alınmalı. Dakikada yüzlerce mermi atan yüksek teknoloji ürünü otomatik tüfeklerle av katliam oldu. Av yasağı döneminde dahi zevk için hayvanları öldürüyoruz" buyuruyor.

Hoca beyle kurban kesme ve türban röportajı yapılırken, birden avcıları hedef almasını ve bağlantı kurmasını anlamakta güçlük çekiyoruz. Avcılık faaliyeti diyanetin yetki alanı olmasa da, başkanın bazı görüşlerine katılmakla birlikte, bir çoğunu anlamak mümkün değil.

Ülke nüfusumuzun sadece % 1 kadarı avcı. Çevre ve Orman Bakanlığı'nın son verilerine göre, eğitim ve sınavla avcılık belgesi alanların ülke genelindeki sayısı 80787 kişi.

İleri batı ülkelerinde sürdürülebilir avcılık korumacılık kavramıdır. Zevkten öte yasal bir etkinliktir. Olmuş elmaların ağaçtan toplanması gibi kuralları olan bir hasat olayıdır.

Bir kere bilinçli avcı kuş yuvası bozmaz. Yaban hayatının yaşam alanlarını avcıların daralttığını iddia etmek saçmalıktır. Aksine daraltanlara karşı avcı mücadele verir. Sulak arazileri kurutan, orman kesip, yakan ve zehirli tarım ilaçları ile ekolojik dengeyi bozan avcı olabilir mi?

Sonra başkanın bir ifadesi tam "At martini Debreli Hasan" olmuş. Bir asıra yakın avcılığın içindeyim. Dakikada yüzlerce mermi atan bir av tüfeğini ilk defa hocadan duyuyorum. Neymiş bu böyle, markası nedir bu av (!) silahının?

Başkan bey herhalde insanları katleden son teknoloji ürünü savaş silahları ile, iki fişek atan av tüfeklerini birbirine karıştırdı. Dolayısıyla insan katliamı ile av hayvanı katliamı da birbirine karıştırılmış.

Hoca bey fetvasında kaş yapayım derken göz çıkarmış. Çelişkili açıklamasıyla sahte ve çıkarcı çevrecilerin ekmeğine de bal sürdü. Şu günah çıkartan ve avcılığı sahiplenen eski Atıcılık Federasyonu Başkanı ile yenisi neredeler? Dakikada 100 mermi atan av silahına bir açıklık getirsinler de, vatandaş aydınlansın.

Hoca, "her av tüfeği alana avcılık belgesi verildiği eski dönemi kastederek" eleştiri getiriyorsa, buna diyeceğimiz yok. Avcılık federasyonları ve dernekleri "eli tüfeklilere" karşı zaten çözüm istiyor ve çözüm önerilerini de ilgili bakanlığa sundular.

Şimdi kuyuya birisi taş attı, çıkartmak, kayıt dışı avcıyı kayıt altına alamayanların görevi olsa gerek..


Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi