T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 17 TEMMUZ 2006 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  İnsan Kaynakları
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
Gökhan ÖZCAN

Acaba buzağıyı rahat mı bıraksak?

Biliyorsunuz son zamanlarda "duyum almak" diye bir hal var. Bir çok kimse çeşitli meseleler hakkında duyum alıp duruyor. Kimden alıyor, nasıl alıyor, orası hiç belli değil. Ancak bir kimse "Ben duyum aldım arkadaş!" diyorsa, anında akan bütün sular duruyor, sorgu sual kesiliyor. Ağız açılıyor, öylece dinleniyor. Kafalar da rüzgara kapılan söğüt dalları gibi hafif hafif sallanıyor. Bu hal de "duyum dinleme" hali oluyor.

Böyle anlatınca size de komik gelmiyor mu? Evet komik, ama son birkaç yıldır bunu neredeyse her gün yaşıyoruz. Medyanın ileri gelenleri (çok ileri gidenleri mi deseydim acaba?), ahalinin görebileceği bir yerlere çıkıp duyumlarını anlatıyorlar. Böylece ahali olarak bize beş çeker bir noktaya gelmiş oluyorlar. Biz bilmiyoruz, onlar biliyorlar. Biz duymuyoruz, onlar duyuyorlar. Biz hiç anlamıyoruz, onlar az çok anlıyorlar.

Peki ama bu duyum denen şey neden bizim değil de onların kulağına geliyor? Onlar seçilmiş kişiler mi? Bizim kulağımıza dijital duyum çipi gibi bir şeyler mi taktırmamız gerekiyor duyum almak için? Onlar gazeteci diyorsanız, mesela az çok ben de gazeteciyim. Yoksa bu duyumların derlenip toparlandığı, sonra da tevzi edildiği meçhul merkezde açık adresimiz falan mı yok? Adımız adresimiz var da, yazılı olduğu kağıtcağız dolabın arkasına mı düştü? Acaba inek içti, dağa kaçtı gibi çok ekstra durumlar mı var? Birileri buzağıyı yakalamış metazori ineğin altına doğru mu iteliyor yoksa?

Yazdıkça gülesim geliyor. Açıkçası bu hadise bana daha çok psikiyatrları ilgilendiren bir hadiseymiş gibi görünüyor.

- Şikayetiniz nedir?

- Olur olmaz zamanlarda duyum alıyorum doktor!

Belki de bugüne kadar tek bir duyum almadığım için böyle fesatlıklar yapıyorum. Satacak, okutacak, dolaşıma sokacak duyumum olmadığı için havada karada duyum alanları çekemiyorum. Kıskanç mıyım neyim? Yoksa yazıklar mı olsun bana?!

- Nen var kuzum?

- Çok bedbahtım Nalan, kafam çok karışık, durmadan duyum alıyorum!

İşte yine yaptım. Hasetimden prangalar eskittim. Duyum ile dublaj arasında örtülü bağlantılar kurdum ki, işin ciddiyeti kaçsın. Ahali duyumlardan faydalanamaz, gece yattığında kafasında bin bir tilki dolaştıramaz olsun.

Ben bu ahaliden ne istiyorum yahu?

Alan razı, satan razı... Birileri bir yerlerden duyum alıyor, diğerleri onun aldığı duyumun sorgusuz sualsiz ikinci eli oluyor. Sonra üçüncü el, dördüncü el derken, duyum oluyor bireyler arası kuyruklu gerçek... Bu arada, duyumun çıktığı ağız meçhul, söylediğinin doğru olup olmadığı meçhul, duyumu alanın bunu gerçekten bir ağızdan mı aldığı, yoksa üstüne oturduğu bir yerinden mi uydurduğu da meçhul... Dahası bunca güzellik varken, benim neden çıkıntılıkta ısrar ettiğim de meçhul...

Madem itiraflara başladık, bunu da ekleyelim: Sayın sözlerime kulak verenler, bugüne kadarki hayatımın tek bir gününde, saatinde, dakikasında ve anında dişe dokunur ya da dokunmaz tek bir duyum almış değilim. Yani sizleri hop oturtup hop kaldırma konusunda zerre kadar potansiyele sahip değilim. Ben duyumlardan daha ziyade duyumsamakla ilgileniyorum. Açıkça söyleyeyim ki, ondan sonra yazılarımı okuyup, "Bu yazılarda hiç duyum yok, paramızı geri istiyoruz!" demeyin.

Son olarak günah benden gitsin diyerek ahaliye soru şeklinde bir kılçık atayım: Ey ahali, ya siz orada buzağıyla uğraşıyorken, bu taraftan keçiler tek tek kaçıyorsa!..


Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Dizi | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi