T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
FP ve Beklentiler

Fazilet Partisi'nin ciddi bir muhalefet yaptığı, onun yokluğunda, kanunların Meclis'ten son hızla geçmesiyle de belli oldu. Eğer Fazilet mevcut olmasaydı, RTÜK karşısında böylesine yoğun bir mücadele verilemezdi. Banka hortumcuları da, Meclis kürsüsünden, bu kadar açık seçik cümlelerle teşhir edilemezdi.

Kapatılan partiler

"Erbakan'ın bütün kurduğu partiler kapanıyor" diyenler, nedense kapatanı eleştireceklerine, kapatılanı hedef tahtasına oturtuyor.

Korkuların kamplaşmasında, mutlaka Erbakan'ın "dışlayıcı" üslûbunun bir rolü olmuştur ama, Milli Nizam'ın 12 Mart döneminde, Milli Selâmet'in 12 Eylül'de, Refah'ın da 28 Şubat sürecinde kapatıldığı unutulmamalı. Bence, Fazilet'in kapısına kilit vurulması, 28 Şubat'ın artçı şokudur. Refahyol karşısındaki kutuplaşma ve korku, Fazilet döneminde devam etmemesine rağmen, böyle bir kararın verilmesi, siyasi mülâhazaların üstün tutulduğunu gösteriyor. Fazilet'e "meşruiyet" tanımak, hareket sahasını genişletmek, birilerinin işine gelmemiştir.

Bence FP'liler artık bir şeyi iyi görmek durumunda: Resmi ideoloji ve bu ideolojinin paralelinde durarak menfaat sağlayan güç odakları, kontrol edemeyecekleri bir siyasi oluşumu yaşatmak, en azından serpilip gelişmesine fırsat tanımak niyetinde değil.

Çünkü sadece ve sadece Fazilet çizgisinde, düzen ve resmi ideoloji, samimiyetle sorgulanabiliyor.

"Efendim, Erbakan geldi de ne yaptı?" diyenler çıkabilir. "Düzen karşısında boyun eğmedi mi?"

Bence tecrübe çok önemli. Uzlaşma arayışının bir sonuç getirmediğini görenler, yarın, daha sert daha kararlı bir tavır sergileyebilirlerdi. Yanlışlar karşısında sessiz kalacaklarına, daha dik bir duruşu benimseyip, devletin değil, milletin temsilcisi rolüne ağırlık vermek suretiyle, mücadelenin dozunu arttırabilirlerdi.

Bu yüzden Fazilet'in, Anayasa Mahkemesi'nden onaylı bir meşruiyet çizgisinde, daha yürekli bir parti konuma gelmesini istemediler. Bundan böyle de Demokles'in Kılıcı, bu misyon çerçevesinde siyaset yapanların tepesinde asılı duracaktır.

Fazilet'i, hem meşruiyet kazanmasın, hem kolay bölünsün diye kapattılar.

Erdoğan ve yasak

Recep Tayyip Erdoğan, yasaklı konumda tutulmasa, bölünme, büyük bir sakınca doğurmayabilirdi. Çünkü Erdoğan'a yönelik teveccüh, kopan parçanın, farklı kitlelere açılarak iktidara taşınması sonucunu doğuracaktı.

Peki, Fazilet'i "bölünsün" diye kapatan irade, bu bölünmeyi aşacak kabiliyette olan bir karizmatik şahsiyetin önünü açar mı?

Bence Tayyip Erdoğan yasaklı değil; ama onun yasaklı olup olmadığının kararını, maalesef, nihaî aşamada, Anayasa Mahkemesi verecek. Partiyi odaktan kapatan mahkeme, Erdoğan konusunda yetkili merci. Bir başka itiraz makamı da yok.

Bir süredir, Bülent Arınç'ın ismi dolaşıyor gazetelerde: "Arınç, birleştirici isim olsun; başa geçsin."

"Bu formülü, Tayyip Erdoğan'ın önünü kesmek için Erbakan ortaya atıyor" diyenler var.

Siyasette, her türlü ayak oyunu mübah görülse dahi, "orta yolcu" denilen grubun büyük bölümü, ara formül olarak, Arınç'ın ismini samimiyetle benimsiyor.

Zaten Bülent Arınç, Erbakan'ın emanetçiliğine soyunmayı hiçbir zaman kabul etmez. Üstelik Erbakan, gençlik kollarından beri partide olan Arınç'ı, hep gölgede bıraktı; gün ışığına çıkması için hiç desteklemedi. Arınç, uzun siyasi geçmişine rağmen, ancak birkaç yıldır ismini kamuoyuna duyuruyor.

Tayyip Erdoğan'a karşı Bülent Arınç... Her şeyden önce, Bülent Arınç bunu kabul etmez. Erdoğan'a rağmen böyle bir görevi üstlenmez.

İki yol

Tayyip Erdoğan'ın önünde iki yol var:

Bir parti kurar. O partinin başına geçer. Anayasa Mahkemesi'nin itiraz ettiği noktada, kararlı bir mücadele ile genel başkanlığını sürdürür. O takdirde partinin kapatılması tehlikesi mevcuttur. Ellerine koz verdiniz mi, affetmiyorlar. Gözleri kara. Bu husus gözden kaçırılmamalı.

Veyahut Anayasa Mahkemesi uyardıktan sonra, Tayyip Erdoğan liderlikten çekilir. Gül veyahut Arınç başa geçer. Bu durumda, işe zaaf ile başlanılmış olacaktır.

Ben Tayyip Erdoğan'ın yerinde olsam, hele Anayasa Mahkemesi'nin zihniyetini sergileyen bu son karardan sonra, siyasete dönmem için izin vermeyeceklerini anlar, ona göre strateji oluştururdum.

Önce başkan olup sonra ayrılmak yerine, ya çok zorlu bir mücadeleyi göze alarak, ilk günden itibaren kavgalı ve gergin bir ortamda siyaset yapacağım bilinciyle hareket ederdim, arkadaşlarımı da böyle bir gelişmeye hazırlardım; ya da, toparlayıcı, bütünleştirici bir arkadaşımın önünü açardım.

Nefis muhasebesi

Bülent Arınç, "gelenekçi" kadronun desteğini alabilir mi? Bence denenmeğe değer bir formül. Çünkü, ortak bir isim olarak, en çok onun şansı var.

Gün, nefislerin arka plana atılması ve birbirini dinleme, anlama zamanıdır. Kimse kendisini dev aynasında görmemeli. Kimse, benim dediğim olacak psikolojisine kapılmamalı.

Tayyip Erdoğan'ı yasaklı konumda tutmağa kararlı bir irade bulunmasaydı, FP bölünmeyecekti. Çünkü Erdoğan'ın karizması, kısa sürede herkesi bir havuzda birleştirecekti.

Ama, bölünsün diye, FP'yi kapattılar. Bütünleştirici unsuru ortadan kaldırmak için, Tayyip Erdoğan'ın olmayan yasağını kaldırmayacaklar.

Televizyonda yorum yapanları bir dinleyin. Bir yandan FP'ye, Erbakan'a, Tayyip Erdoğan'a kin kusarken, bir yandan da partinin bölünüp ufalanmasından dolayı derin bir memnuniyet duyacaklarını belli ediyorlar.

Siyaset, çok ince bir sanat. Her fikrin karşısında, bir başka formül üretmek mümkün.

Ama, işe, "FP'yi kapatanlar hangi amacı güdüyor, benim nasıl davranacağımı düşünüyor" diye başlayıp, onların beklentilerinin tam aksine hareket etmek gerekir.

Kurt ve kuzu

Zor dönemde Recai Kutan partiyi bugünlere taşımıştır. Onun yumuşak ve demokrat tavrına rağmen, FP'nin kapatılması, bir camianın halk nezdinde haklılığını pekiştirmiştir. Öte yandan, "kurt, kuzuyu, suyu bulandırsa da, bulandırmasa da yemeğe kararlı" düşüncesi herkeste yer etmiştir.


28 Haziran 2001
Perşembe
 
NAZLI ILICAK


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED