AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Eğitim kurumu mu izinsiz Kur'an Kursu mu?

Yeni Türk Ceza Kanunu yasalaştıktan sonra yazdığım bir yazıda yasada yer almaması gereken bazı maddelerden bahsetmiştim.

Onlardan biri de CHP ve CHP düşüncesine sahip kesimler tarafından Kaçak Kuran Kursu Maddesi adı verilen meşhur 263. maddedir.

5237 sayılı TCK'da ki madde "Madde-263: Kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açanlara, bunları çalıştıranlara ve bu kurumlarda kanunlara aykırı olarak açıldığını bildiği halde öğretmenlik yapanlara, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

Yukarıdaki fıkrada gösterilen yerlerin kapatılmasına da karar verilir." şeklinde düzenlenerek yasalaştı. Maddenin bu şekline çok sayıda vekil itiraz etti ama maalesef böylece geçti.

İzinsiz kurum açanlara müeyyide uygulayan çok sayıda düzenleme bulunduğu için ben şahsen bu maddenin TCK'da yer almasına bile gerek görmeyenlerdendim.

Ama mademki çok değerli ve duyarlı bürokratlarımız ve kimi siyasi partiler bu maddenin yasalaşmasını istiyor öyleyse TCK'nın başında belirtildiği gibi ferdi koruyan bir muhtevaya kavuşturalım istedik.

Tamam eğitim kurumları izinsiz olmasın ve devlet denetimde olsun buna kimsenin itirazı yok. Hadi buna cezai müeyyide de uygulayalım. Ama verilecek ceza suçun mahiyetine uygun olsun. Hapis cezası yer almasın.

Çünkü bir vatandaş izinsiz bir bar veya meyhane açsa orada alkollü içki satarak vatandaşın sağlığı ile oynasa bile bu vatandaşa sadece para cezası veriliyor ve ruhsat alması isteniyor.

Oysa 263. madde, izinsiz eğitim kurumu açanlara 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası öngörmektedir. Bu ceza haksız bir cezadır. İzinsiz bar açana para cezası verip eğitim kurumu açan hapis cezası vermenin neresinde adalet vardır ve neresinde fert korunmaktadır?

Burada maksat eğitimi engellemek değil, izinsiz eğitim kurumu açılmasını engellemektir. Suç olan eğitimin kendisi değildir. Suç, vergi kaçırarak devlet denetiminden uzak eğitim yapmaktır.

Düşünün vatandaş izin almadan bir yabancı dil kursu açtı İngilizce Fransızca Almanca ders veriyor. Yahut ana okulu açtı çocukları eğitiyor. Ya da bir müzik kursu açtı çeşitli enstrümanların çalınmasını ve müzik icrasını öğretiyor. Ya da sekreterlik/biçki dikiş kursu açtı eleman yetiştiriyor.

Şimdi vatandaşın burada verdiği yabancı dil, müzik ve sekreterlik eğitimi, adam öldürmek, hırsızlık ve uyuşturucu ticareti gibi bir suç mudur? Yabancı dil eğitimi suç değildir. Müzik eğitimi de yasalara göre suç değildir, sekreterlik eğitimi de. Eğer açılan kurs Kur'an kursuysa Kur'an okumak ve öğretmek de suç değildir.

Suç olan nedir? Suç olan kurum sahibinin izin almadığı için devletten vergi kaçırması ve eğitimi devlet denetimi dışında yapmasıdır. Bunun cezası hapis olamaz. Bunun cezası tıpkı kaçak işyeri açanlarda olduğu gibi para cezasıdır.

Maalesef 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası gibi son derece insafsız bir müeyyide kondu. Bu cezayı savunanlar CHP ve diğerleri ise maalesef eğitim kurumunu Kur'an Kursu olarak yorumlamayı tercih ettiler. Gerekçelerinde Hizbullah ve el kaide eğitimi verilir gibi hem afaki hem de son derece mantık dışı örnekler verdiler.

Oysa izinsiz eğitim kurumunda eğer terör eğitimi veriliyorsa, orada yasak yayın veya silah mühimmat bulunursa o zaman iki suç birden işlenmiş olur. Birincisi izinsiz kurum açmak, ikincisi ise suç aleti bulundurmaktır. Suç aletine ceza verecek madde zaten TCK'da var. Ayrıca burada bir müeyyide getirmenin anlamı yok.

Maalesef CHP ve fikirdaşları yüzlerce eğitim kurumu arasından sadece Kur'an Kurslarını dillerine dolayarak AK Parti'yi töhmet altına almaya gayret ettiler.

Bu gayretler CHP'nin Kur'an'a olan inancını, sevgisini ve saygısını göstermesi açısından oldukça düşündürücüdür!

Aslında hapis cezasına benden önce CHP'nin karşı çıkması gerekirdi. Çünkü CHP tek başına iktidarda iken üstelik Atatürk hayattayken 29.06.1938 tarihinde 3531 sayılı Kanunla TCK'nın 261. maddesinde bir değişiklik yaptı. Bu madde aynen şöyle "Madde 261.Maarifi Umumiye kanun ve nizamları hilafına mektep açanlar, açılan mektep kapattırılmakla beraber 50 liradan 100 liraya ve ruhsatsız muallimlik edenlerle bunları istihdam eyleyenlere 30 liradan 50 liraya kadar ağır cezayı nakdiye ile cezalandırılır."

İşte Atatürkçülüğü kimseye bırakmayan CHP burada bizzat Atatürk'ün hayattayken çıkardığı yasanın mantığına aykırı hareket etti/ediyor. Çünkü CHP'nin çıkardığı yukarıdaki madde izinsiz eğitim kurumu açanlara da orada çalışanlara da sadece para cezasını öngörüyor.

Bu ceza CHP'nin tek başına iktidardayken verdiği cezadır. Daha mantıklıdır ve daha tutarlıdır. CHP 67 sene önce bu konuda hapis cezası yerine sadece para cezası öngörmüştür. Bugün ise cezanın 3 aydan 1 yıla indirilmesine itiraz etmektedir.

Ne yaman çelişki değil mi?

CHP Atatürk'ün kurduğu bir partidir, bu doğru ama CHP artık Atatürk'ün partisi olmaktan çıkmış, Atatürk'ün yolunu bırakıp İnönü'nün yoluna koyulmuş bir partidir.

Kanuna aykırı olarak eğitim kurumu ifadesinden sadece Kuran Kursunu anlamak için de insana CHP zekası gerekir.

263.maddedeki 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası, 3 aydan bir yıla kadar hapis cezasına indirilmiştir. Hakim isterse paraya dönüşmesine izin vermeyerek kodese tıkabilir. Ceza öncesine göre biraz hafifletilmiştir. Ama yine adil olmamıştır. İzinsiz kurum açmanın cezası para cezasıdır hapis cezası olamaz.


4 Haziran 2005
Cumartesi
 
Resul Tosun
RESUL TOSUN


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED