T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
S O N   D A K İ K A 2 HAZİRAN 2006 CUMA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv
  Favorilere Ekle
  Giriş sayfası yap

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Koç: Bulunduğumuz yerin kıymetini bilelim

TÜSİAD YİK Başkanı Mustafa Koç, nüfusunun hemen hemen tamamı Müslüman olan Türkiye'nin, laik, demokratik bir siyasi rejime, görece gelişmiş bir sanayi yapısına ve görece gelişmiş bir liberal ekonomik düzene sahip bulunduğunu belirterek "Bulunduğumuz yerin kıymetini bilelim" dedi.

Mustafa Koç ve Ömer Sabancı
TÜSAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mustafa Koç da hükümeti eleştirerek laiklik vurgusunda bulundu.

Koç, TÜSİAD YİK toplantısını açarken yaptığı konuşmada şimdiye kadar hükümete yönelik olarak yaptıkları öneri ve eleştirileri hatırlattı. Koç, "Gelişmeler sözlerimizin arkasında yatan örtük endişeleri haklı çıkardı" dedi.

Koç, bu yılın başında reform sürecinde gözledikleri yavaşlama ve özellikle AB ile ilgili konuların hükümetin gündeminden çıkmaya başladığı görüntüsünün tam üyelik idealinin toplumsal planda zayıflamasının kendileri için ilk işaret olduğunu söyledi.

Bunlara, siyasal istikrarı etkilemesinden her zaman korktukları laiklikle ilişkilendirilebilecek dini eksenli muhtelif tartışma konularının eklendiğini vurgulayan Koç, şöyle konuştu:

"Dünya basınında zaman zaman Türkiye'nin rotasıyla ilgili kuşkuları dile getiren yorumlar yapıldı. Gelişmeleri takip eden analistler Türkiye'deki istikrarın önemli ik ayağı olan AB ve IMF ile ilişkilerin rotasından çıkabileceğini dile getiriyordu. Merkez Bankası başkanının seçimi etrafındaki tartışma, bu tartışmanın sürdürülüş biçimi bugüne kadar tesis edilmiş olan güven açışında dış piyasalarda bir kırılma noktası yarattı.

Ekonomi politikalarımızın son üç yıldır izlenen rotasını koruyacağını, ekonomik istikrarın sürdürüleceğine ilişkin kuşkular arttı. Türkiye daha yakından izlenir oldu. 23 Nisan'da başlayan laiklik konusundaki tartışmalar ise siyasi istikrarın korunabilirliğiyle ilgili tedirginlikleri artırdı."

GÜVEN EREZYONU ORTAYI ÇIKTI

Koç, mayıs ayında dünya piyasalarında başlayan dalgalanmanın, Türkiye'nin istikrarına olan güvenin ciddi bir erozyona uğramış olduğunu ortaya koyduğunu dile getirerek, Danıştay'a yönelik saldırıyı değerlendirdi.

Koç, Bu saldırının Türkiye'nin huzurunu, toplumsal barışı, insanların birarada yaşama iradesini, uzlaşma kültürünün gelişmesini engellemeye yönelik olduğunu düşünüğünü ifade ederek, "Cumhuriyetimizin ve demokrasimizin kurumlarına, değerlerine yapılmış böyle bir saldırıya vermeniz gereken sağlıklı tepkinin beklenenin aksine sağduyumuzu korumak ve demokrasiye daha sıkı sarılarak onları geliştirmek olduğuna inanıyorum" dedi.

"BİR KAÇ CEPHEDE BİRDEN SINAV VERİLECEK"

Mustafa Koç, içinden geçilen bugünlerin önemli bir sınav dönemi olduğunu, bu sınavın ise birkaç cephede birden verileceğini kaydetti. Koç, şöyle konuştu:

"Ekonominin yapısal dönüşümünün kesintisiz olarak sürdürülmesi ve bu konuda dünya piyasalarında aksi yönde oluşmaya başlayan algılamanın inandırıcı söylem ve eylemlerle değiştirilmesi gerekmektedir. Siyasetin zirvesinde çatışma görüntüsü yaratacak her türlü gündemden uzak durulması ve Türkiye'nin bölgede örnek gösterilen bir ülke olarak kalabilmesi için laik demokratik çizgiden asla taviz verilmeyeceğinin gösterilmesi gerekmektedir. Demokratik reformların uygulanmasında ise daha kararlı olunmalıdır. Türkiye'nin AB'ye tam üyelik çizgisinde kararlılıkla ilerleyeceğinin ortaya konması ülke içinde ve dışında bu konuda etkin bir iletiş yapılması gerekmektedir."

Koç, Türkiye ekonomisinin yapısal dönüşümünü tamamlamamış olması nedeniyle dış şoklara karşı kırılganlığını koruduğunu vurgulayarak, hükümetin ekonomide makro dengeleri yeniden tesis eden yapısal uyum programını başarıyla uyguladığını söyledi.

Koç, dış şokların Türkiye'ye ulaşabilecek dalgalarının geçmişe göre daha sık ve daha güçlü olduğunu dile getirerek, birbirini çoğaltma potansiyeline sahip, dünya ekonomisindeki gerilim alanlarının yaratacağı şokların etkisini hafifletebilmenin ekonominin yapısal gücünün arttırılmasına bağlı olduğunu söyledi.

LAİKLİK EKSENİNDEN SAPMA İZLENİMİ

Ekonomideki iyileşmenin kesintiye uğramamasının en önemli güvencesinin olumlu beklentiler olduğunun artık herkesin çok iyi kavraması gerektiğin kaydeden Koç, Türkiye açısından bu beklentileri olumsuza çevirebilecek en önemli faktörün ufukta bir siyasi istikrarsızlığın gözükmesi olduğunu ifade etti. Koç, bu yüzden siyasi gündemin çok dikkatle oluşturulması gerektiğini dile getirerek, şunları kayddetti:

"Özellikle yersiz ve zamansız biçimde ortaya çıkan dini referanslı tartışmalar laiklik ekseninden sapma izlenimi uyandırabilecek girişimleri gündemde asla yer olmamalıdır. Aynı şekilde bugüne kadar büyük takdirle izlenen demokratik gelişim çizgimizden de hiç bir taviz verilmemeli. Her türlü sorunun üzerine demokratik standartların korunması ve geliştirilmesi perspektifi çerçevesinde gidilmelidir"

  • İSTANBUL (ANKA)


    TÜSİAD: Erken seçim gündemden çıkmalı

    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi