T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
P O L İ T İ K A 17 MART 2006 CUMA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

ABD'ye gitmek istemeyen Gül'ü Irak endişesi vazgeçirdi

İlişkilerdeki dalgalanma Dışişleri Bakanı Gül'ün Washington gezisini de etkiledi. Değerlendirmelerde, Gül'ün ABD'ye gitmemesi üzerinde durulurken, Irak'taki içsavaş tehlikesi nedeniyle Washington ziyaretine karar verildi

Duygu
Güvenç

Türk-Amerikan ilişkilerinde yaşanan iniş ve çıkışlar, ay sonunda kabinenin 5 üyesinin Washington'a yapacağı ziyarete de damgasını vurdu. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, ABD'yi gitmemeyi düşünürken, Irak'taki gelişmeler nedeniyle bu fikrinden vazgeçti.

Amerikan Türk Konseyi (ATC), Türk Amerikan İş Konseyi (TAİK) ve Türkiye'nin Amerikan Dostları'nın (AFOT) 26-29 Mart tarihlerinde ortak düzenleyeceği 25. Ortak Yıllık Konferan'sa katılmak üzere kabineden 5 bakan ABD'ye gidiyor. Dışişleri Bakanı Gül'ün yanısıra Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen, Enerji Bakanı Hilmi Güler, Tarım Bakanı Mehdi Eker ve Turizm Bakanı Atilla Koç ay sonunda ATC toplantılarına katılacak.

Dışişleri Bakanı Gül'ün ABD'ye gitmesine Dışişleri'nde uzun süren değerlendirmelerden sonra karar verildi. ABD'ye gitmemeyi de değerlendiren Gül, gitme kararı verdikten sonra ABD Dışişleri Bakanı Rice'dan randevu istendi. Gül ve Rice görüşmesinin 27 Mart'ta gerçekleşmesi bekleniyor.

Ziyaret öncesinde diplomasi kulislerinde Gül'ün ABD'ye gitmekten vazgeçebileceği konuşuldu. Dışişleri Bakanlığı'nda ABD'de neo-conların yönetimde artan etkisi ve Türkiye'den karşılıksız onay bekleyen tutumu masaya yatırıldı. Bakanlıkta yapılan üst düzey değerlendirmelerde, ABD'nin İran politikasında her geçen gün daha da sertleştiği ve "kriz tırmandırma" politikası izleyeceği yorumu yapıldı.

RİCE, OCAK'TA GELMEMİŞTİ

Türkiye'nin İran konusunda ABD'ye tam destek vermemesi, Hamas ziyaretinin ardından gelen tepkiler ve ABD'deki Yahudi diasporasının Türkiye'ye tepkilerini değerlendiren Dışişleri'nde, Gül'ün ABD'ye gitmemesi ele alındı. Rice'ın yılbaşında Türkiye'ye yapacağı ziyareti ertelemesi de ele alındı. Ancak daha sonra Irak'ta iç savaş ve bölünme endişelerinin arttığı bir dönemde ABD ile temasın gerekli olduğuna karar verildi. Türkiye'nin başta Kerkük ve Irak ile ilgili endişeleri Gül'ün Washington'a gitme kararını almasında etkili oldu.

İRAN MESAJI VERECEK

Ziyaret sırasında Gül'ün, "Tahran'ı işbirliği için ikna etmeye çalışıyoruz" mesajı vermesi ve İran'ın nükleer programı konusunda Türkiye'nin de Tahran'dan "şeffaflık ve işbirliği" beklendiğini anımsatması bekleniyor. Ancak ABD kaynakları, Rice ve Gül görüşmesinde, İran'a yönelik bir talepte bulunulmayacağını belirtti.

YAHUDİ LOBİSİYLE TEMAS

Gül, Washington'da ABD'deki Yahudi lobisi ile de biraraya gelecek. Ancak bu ziyaret öncesinde Ankara, 20 Mart günü Amerikan Yahudi Komitesi'nin Türkiye Direktörü Barry Jacobs'ı ağırlayacak. Ankara'ya önümüzdeki hafta da ABD Kongresi'nden Senatör John Warner başkanlığında 5 kişilik bir heyet gelecek. Türkiye'nin Hamas'ı ağırlamasından rahatsız olan Yahudi diasporasının, başta ABD Kongresi'ne birkez daha gelmesi beklenen sözde soykırım iddiaları konusunda alacağı tavır da Ankara için önem taşıyor.

HADLEY'LE DE GÖRÜŞECEK

Rice'ın yanısıra Washington'da ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Stephen Hadley ile de biraraya gelecek Gül, Irak'a yönelik endişelerini vurgulayacak. Türkiye, Irak'ta iç savaşın yaklaşmasından endişe duyarken, Gül bir kez daha PKK'ya yönelik beklentisini anımsatacak. Hamas'ın Türkiye ziyaretini Rice'ın gündeme getirmesi beklenirken, Gül, "Bu görüşmenin amacı sizin çağrılarınızdan farklı değil" mesajı verecek.

Şanssızlığımız yaşam tarzımız

Hükümet, muhalefetin eksikliğinden değil, toplumun bakış açısından rahatsız. AK Parti hükümetinin bu rahatsızlığını önceki gün Dışişleri Bakanı Gül, "En büyük şassızlığımız yaşam tarzımız" sözleriyle ifade etti. Bakan Gül, önceki gün katıldığı resepsiyonda üst düzey gazete yöneticileriyle sohbet etti. Hükümetin basına yönelik eleştirilerinin çok fazla olduğunu belirten bir gazeteci, "Sizin en büyük eksiğiniz Türkiye'de güçlü bir muhalefetin olmaması" sözleriyle sürdürdü. Gül ise bu sözlere, "Hayır o değil. Bizim en büyük şanssızlığımız yaşam tarzımız" diyerek hükümetin sıkıntısını dile getirdi. Gül, muhalefetin başarısızlığı nedeniyle hükümetin basını eleştirdiği iddialarının da doğru olmadığını belirtirken, "Basının da kendisini sorgulaması lazım" dedi.


Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi