Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Bugünkü Yeni Şafak
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

	Mehmet ŞEKER mseker@yenisafak.com.tr

Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) İstanbul'da "Gayrimenkul Zirvesi" düzenledi. Toplantıya katılanlar arasında Arap yatırımcılar da bulunuyordu.

Dernek yönetim kurulu üyelerinden biri konuşmasında "Buradaki Arap konuklardan özür dileyerek söylüyorum. Allah'ın Arabı diye bir laf vardır... Allah'ın Arapları gelip bize bu işi öğretiyorlar" deyince...

Tahmin edin bakalım ne oldu?

Ne olacak, salonda bulunan Araplar tepki gösterdi.

Ayıp falan dediler, biraz sinirlendiler, o kadar.

Kalkıp gözünün üstüne yumruk atacak halleri yok.

Söze, "Buradaki Arap konuklardan özür dilerek söylüyorum..." diye başlamak ne büyük nezaket değil mi?

Kulakları çınlasın, bir arkadaşımız, sohbet sırasında, takılmaktan pek hoşlandığı bir başka arkadaşa şöyle söylerdi bir vakitler:

"Lan oğlum, seni tenzih ederim ama çok şerefsizsin!"

Ötekinin de sesi çıkmazdı.

Nasılsa baştan tenzih etmiş.

Daha ne olsun!

Allah'ın Arabı gelmiş, iş öğretiyor...

Ne var bunda?

Öğrettiği de Allah'ın Türk'ü.

Bahsettiğin "mastır plan"ı vaktiyle hazırlamış olsaydın, gerek kalmazdı kimsenin gayrimenkul yatırımını öğretmesine.

Diğ mi, diğ mi?

Allah'ın İngiliz'i gelir, uçak kullanmayı öğretir.

Allah'ın Fransız'ı gelir, lokanta işletmeyi öğretir.

Allah'ın Belçikalısı gelir, demokrasiyi öğretir.

Allah'ın Amerikalısı gelir, bilgisayar yazılımını öğretir.

Hiç birine ses çıkarmazsın, Arap'lardan birkaç kişi gelip bir şey öğretince mi gücüne gider aslanım koçum yatırımcım?

Bu millet bin sene önce, dinini de Allah'ın Araplarından öğrenmişti; sakıncası yoksa onu da hatırlatalım.

Yatırım konusunda Arapların iş öğretmesinde gocunacak bir şey yok ki...

Hem onlar yatırım işini iyi bilir, hem de nasılsa yarıdan çoğumuz Arabistan yolcusu değil miyiz?

Okumak isteyen başörtülüler Arabistan'a gönderilecek ya onu kastediyorum.

Başörtülüler nüfusun yarıdan fazlasını oluşturuyor ve onlar da genellikle evde oturmaya razı değiller.

Tutturmuşlar ille okuyacağız diye.

Demirel onlara istikamet gösterdiği için, millet tıpış tıpış yola koyulacak demektir.

Bunların anası var, babası var, kardeşleri var...

Kızları tek başlarına mı göndersinler?

Cümbür cemaat ver elini Arabistan...

Şimdi bu sözleri de ciddiye alan çıkarsa yandık.

Dalga geçtiğimizi belirtelim de böylece sözün cılkını çıkaralım.

Kimsenin bir yere gideceği falan yok.

Böyle salakça konularla uğraştığımız için canımız sıkılıyor, ne yapalım?

Başı örtülü olanları Arabistan'a, komünistleri Moskova'ya, AB yanlılarını Avrupa ülkelerine, milliyetçileri Orta Asya'ya, Amerika rüyası görenleri ABD'ye göndereceksek, burada kim kalacak?

Arabistan'a giden hac için, umre için gider; sonra döner gelir.

Kimse merak buyurmasın.

Geri dön

Yazdır

Yukarı