T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
G Ü N D E M 17 ŞUBAT 2006 CUMA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Danıştay'ın Kılınç kararı Bostancıoğlu'nun mirası

Danıştay'ın 'sokakta başörtüsü yasağı' kararının DSP'li Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu'nun mirası olduğu ortaya çıktı. Danıştay, Bakan'ın 2002'deki talebini 4 yıl sonra cevaplandırdı

Okul dışında taktığı başörtüsü nedeniyle müdürlüğü engellenen Aytaç Kılınç hakkında 6. İdare Mahkemesi'nin "müdürlüğünün teslimi" şeklindeki kararına Ankara Valiliğinin "yürütmeyi durdurma" talepli temyiz başvurusunda bulunduğu, Danıştay 5. Dairesi'nin de 2002 yılında yürütmenin durdurulmasını reddettiği ortaya çıktı. Ancak Danıştay'ın bu kararına dönemin DSP'li Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu'nun temyiz talimatı üzerine davaya devam edildi. Aradan geçen 4 yıl boyunca 6. İdare Mahkemesi'nin ve Danıştay'ın kararı uygulanmadı ve Kılınç'a müdürlük görevi teslim edilmedi.

DAVA DAİRESİ DEĞİŞTİ

Danıştay 5. Dairesi 5 Temmuz 2001'de okuluna giremeyen müdür Aytaç Kılınç hakkında 6. İdare Mahkemesi'nin kararı için esastan yapılan yürütmeyi durdurma talebini 22 Mart 2002'de reddetti. 2003 yılında dava, yürütmeyi iptal etmeyen Danıştay 5. Daire'den alınarak 2. Daire'ye verildi. Danıştay'ın tartışmalara neden olan kararını da bu daire verdi. Bakan Bostancıoğlu'nun talimatıyla dönemin Ankara Valisi Yahya Gür'ün imzası bulunan temyiz başvurusunun daire değiştirmesine Danıştay Başkanlar Kurulu'nun karar verdiği öğrenildi.

İDARE ISRAR ETTİ

Danıştay Başkanlığı karar üzerine yapılan eleştiriler sonrası yaptığı açıklamada, kararın idarenin ısrarlı itirazı üzerine verildiğine dikkat çekmişti. Açıklamada şöyle denilmişti: "Gözardı edilmemesi gereken husus, burada idarece tesis edilen bir işlemin hukuka uygunluğunun denetlendiği ve temyiz aşamasında Danıştay tarafından, idarenin işleminin hukuka uygun bulunduğudur. Dava konusu idari işlemi idare tesis etmiştir ve bu işlemi hukuka aykırı bularak iptal eden idare mahkemesi kararının, Danıştay tarafından temyizen incelenerek bozulmasını da idare talep etmiştir. Diğer bir anlatımla idare, tesis etmiş olduğu işlemin hukuka uygun olduğunu savunarak, mahkeme kararının bozulmasını Danıştay'dan istemiştir ve Danıştay da bu aşamada idareyi haklı bularak mahkeme kararını bozmuştur. İdare bir bütündür ve idarede devamlılık esastır."


Geri dön   Yazdır   Yukarı


 ANKET

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi