İngiltere'de yayınlanan The Spectator dergisi, sözde Ermeni soykırımı tartışmalarıyla ilgili olarak, son zamanlarda "kendini Türkiye'ye ve Türklere karşı haklı ve üstün görme" dalgasının bütün Avrupayı kapladığını yazdı. Dergi, İngiltere de dahil olmak üzere Avrupadaki bu dalganın "sorgulanmaya muhtaç olduğunu" belirttikten sonra, "Neden şimdi ve niye Türkler" sorusunu sordu. Anthony Daniels tarafından kaleme alınan yazıda, Fransa'da kabul edilen yasanın Türkiye'de yarattığı öfke, kendisi de Fransız eğitim sistemiyle yetişen aydın bir Türk kadınının, "Fransızlar ne yaptıklarını sanıyorlar, kendi dolaplarında saklı bulunan iskeletleri görmüyorlar mı?" sözleriyle özetlendi.

'Siz de benim kadar kötüsünüz'

Ermenilerin yüzlerce yıldır Türk topraklarında mutlu ve sorunsuz şekilde yaşadıklarını hatırlatan yazar, soykırım yaşandığı öne sürülen zamanda, İstanbul'da bulunan binlerce Ermeniye el bile kaldırılmadığını belirtti. Yazar, öldürüldüğü öne sürülen Ermenilerle ilgili rakamın abartıldığını kaydederken, savaşın getirdiği milliyetçilik hisleri ve Ermenilerin bitmez tükenmez kışkırtmalarının da altını çizdi. Fransızları eleştirirken, bu ülke tarafından "Siz de benim kadar kötüsünüz" taktiği güdülmeye çalışıldığını belirten yazar, Cezayir'de uygulanan sistematik işkenceleri, Vichy'de açlıktan ölüme mahkum edilen 40 bin psikiyatri hastasını, binlerce Yahudinin toplanıp Fransa'dan sınırdışı edilmeleri ve mutlak bir ölüme gönderilmelerini ve son yıllarda Ruanda'da yaşanan soykırıma seyirci kalınmasını Fransız zulmüne örnek gösterdi.

Cevap önyargılarda yatıyor

Avrupa'nın kendisini haklı ve üstün görme çabasının yeni hedefi olan Türkiye'nin bu duruma getirilmesinin altındaki nedeni sorgulayan The Spectator yazarı, "Cevabın bir kısmı Avrupalıların bilinçaltında yatan zalim ve barbar Türk önyargısında gizli" dedi. Sadece birkaç asır önce Yahudiler için Osmanlı topraklarında olmanın Avrupa'da olmaktan çok daha iyi sayıldığını hatırlatan yazar, 1493'te İspanya'da zulüm gören Yahudilerin Osmanlılara sığınışlarını anlattı. İstanbul'da hala antik Ladino dilini konuşan 2500 Yahudi'nin yaşadığını belirten yazar, bu dilin henüz unutulmaya başlandığını, ancak bunda resmi ideolojinin değil, yaşam şartlarının etkili olduğunu kaydetti.

Türklerin ve Türkiye'nin hedef alınmasının altında yatan bir diğer nedenin ise, İngiliz halkının kendi duygusal dünyalarıyla ilgili olduğunu belirten yazar, İngiliz halkında Prenses Diana'nın ölümünden bu yana devamlı bir duygusallık ve üzüntü bildirme ihtiyacı ortaya çıktığını savundu. Daniels yazısını şöyle sürdürdü: "Kendi Başbakanımız bile bakanları arasında giderek yayılan yolsuzlukları önlemek için tedbirler alacağına soykırımla ilgili en kulağa hoş gelen insancıl hisleri dile getirmeye uğraşıyor. Onun için ABD'nin isteğiyle bazı ülkeleri bombalamaktan kaçınmak Türkiye'yi suçlamaktan zor."

Amaç Türkiye'yi AB'den uzak tutmak

"Bebek katili kemerli burunlu Türk" imajını yeniden canlandırma arzusunun Türkleri Avrupa'dan uzak tutmak isteğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını da soran yazar, Türkleri bu kötü imajla tanıtmanın Avrupa için gerçek sebepleri açıklama gereğini ortadan kaldıracağını ve böylece Türklerin girmeleri istenmeyen Avrupa pazarından uzak tutulmasının mümkün olacağını ifade etti. Daniels, Türkiye'nin bulunduğu bölgede belaya davetiye çıkarmak için Türklere sataşmaktan daha iyi bir yol düşünülemeyeceği görüşünü avunurken, bunun Charles Aznavour gibi birkaç kişinin dışında kimseye fayda getirmeyeceğini vurguladı. Yazar, yazısının son bölümünde de İngilizlere soykırım, toplu cinayet gibi önemli olaylara bakarken kendi görüşlerini kullanmaları tavsiyesinde bulundu ve "Kendinizi iyi hissetme ve iyi görünme isteğinizi bir yana bırakın ve gerçeği yakalamaya çalışın" dedi.