Ben Kürdün diyene sen bölücüsün demiyeceksin.

Kürçe, TV yayını ve propaganda görünce kızmayacaksın.

Askere gitmeyenlerin idam edilmesi gerektiğini savunmayacaksın.

Asmayalım da besleyelim mi, sorusunu ağzına almayacaksın.

Sivillerin askeri mahkemede yargılanmasına karşı çıkacaksın.

Örf ve adetlerimize, mili birlik ve bütünlüğümüze karşı diye yasakları savunmayacaksın.

Çocuklarına Türkçe dışında ad koyanları şikayet etmeyeceksin.

Kendi dinin kadar başkalarının dinine ve ibadetine de saygı göstereceksin.

Devlet cami gibi kilise yapımına da yardım ederse, tepki göstermeyeceksin.

Apartmanının bir dairesinde hıristiyanlar için ibadethane kurulursa hoşgöreceksin.

Başörtüsüne de, mayoya da mini eteğe de karışmayacaksın.

İşkence ve kötü muamele konusunda duyarlı olacaksın.

Genelkurmay başkanının, protokolde milli savunma bakanının önünde yer almasına karşı çıkacaksın.

Milli Güvenlik Konseyi'nin sivil iktidarın önüne geçmesini kabul etmeyeceksin.

Dernekler ya da kulüpler kanalıyla örgütlenip, tepkili toplumun temellerini atacaksın.

Şartlar size zor mu kolay mı geldi?

Hala AB taraftarı mısınız?

Doğrusu merak ettim. Sonucu bana bildirirseniz memnun olurum.

Bazı gazeteler bu yaz küme düşer

Onca gayret, onca promosyon...

Sağdan hesapla 4 milyon, soldan hesapla 4 milyon 200.

Bu ne mi?

Toplam gazete tirajları.

70 milyon nüfuslu ülkemizde en yüksek tirajlı gazetemiz 400 bin dolayında satıyor.

Kimine göre insana yatırım yapılmadığı için bu duruma gelindi. Kimine göre suçlu ekonomik kriz.

Daha da ileri giderseniz, "Türk halkı okumuyor efeeem..."

Bu mevsimde tirajlar böyleyse, okuma oranının azaldığı yazın ne olur?

Reklam gelirleri de düşünce artık gerisini siz düşünün.

Bir de Milliyet ve Radikal'in durumu dikkatimi çekiyor.

Milliyet mizanpajını, içeriğini değiştirdi. Hürriyet ve Sabah'a benzedi.

Fiyatı da ucuz: 200 bin lira. Ama, 300 bin liralık gazetelerden hala daha az satıyor. Tirajı 250 bin dolayında.

Yöneticileri, eksiğini, kusurunu bir türlü tespit edemediler.

Fikir gazetesi kulvarındaki Radikal ise, onca desteğe rağmen, "maddi açıdan gariban" Cumhuriyet'ten bile az satıyor.

Üstelik bu gazete Cumhuriyet'ten 150 bin lira daha ucuz.

Ama yöneticilerine bakın, havalarından yanına yaklaşılmıyor.

Az satmalarına kimbilir ne kılıflar bulmuşlardır...

Kılıf basında bedava satılır.

SORU HATTI

İstanbul'da ne kadar Karadenizli var?

Soru: Çevremizde de görüyoruz, İstanbul'da her bölgenin insanı var. Ancak bana sanki Karadenizliler daha fazla gibi geliyor. Gerçek durum nedir?.

Cevap: Yapılan araştırmalar İstanbul'da yerli nüfusun yüzde 35'e kadar indiğini gösteriyor. Kente her yıl 500 bin kişi dolayında göç oluyor.

Araştırmalara göre, İstanbul'da en fazla Sivas kökenliler var. Bunların nüfusu 375 bin. Ancak, Ordu, Giresun, Trabzon, Samsun, Rize kökenlilerin oluşan toplam Karadenizli nüfusu 1 milyon 85 bin kişiyi buluyor. Bu da kentteki her 10 kişiden birinin Karadenizli olduğu anlamına geliyor.

BİLGİ DAMLACIĞI

İstanbul'da ilk köprü 1838 yılında Unkapanı-Azapkapı arasında yapıldı.

1845 yılında Karaköy-Eminönü arasına kurulan köprü hizmete girdi.

İstanbullular Boğaz'da buharlı gemiyi ilk kez 1829 tarihinde gördüler.

Şirket-i Hayriye 1850 yılında 6 vapurla yolcu taşımacılığına başladı..