VELİ TOPRAK / ANKARA
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'nun Diyarbakır'ın Kulp ilçesinde bulunan toplu mezarı Genelkurmay'a taşınmasının ardından Tunceli'de yaşanan başka bir kayıp olayı için de Genelkurmay'a başvuruldu. Kayıp yakınları adına Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'e bir mektup gönderen avukat Hüseyin Aygün, 1994 yılında kaybolan 7 kişinin bulunmasını istedi.

Tunceli'nin Gökçek Köyü'ne bağlı Mirik Mezrası'nda 1994 Eylül ayında Bolu Komando Tugay Komutanlığı tarafından düzenlenen operasyon sırasında Dilek Serin adlı kız çocuğunun da aralarında bulunduğu Işıklı ve Serin ailelerinden 7 kişi kayboldu. Kendilerinden haber alınamayan Hıdır Işık, Hatun Işık, Elif Işık, Yeter Işık, Düzali Serin, Gülizar Serin ve Dilek Serin'e ulaşmak için Mirik Mezrası'na giden Ali Işık da ölü olarak bulundu. Konuyla ilgili dönemin İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'na başvuru yapan kayıp yakınlarının avukatı Hüseyin Aygün'e Komisyon tarafından "Bu kişiler terör örgütü tarafından öldürülmüş olabilir" cevabı verildi. Tunceli Adliyesi'ndeki 'faili meçhuller' dosyasında bulunan kayıp olayı için aileler geçtiğimiz yıl Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurdu. Avukat Hüseyin Aygün, son dönemlerde bölgedeki insan hakları ihlallerinin gündeme gelmesi üzerine 10 yıl önceki kayıp olayını yeniden kamuoyunun dikkatine sundu. Genelkurmay Başkanlığı'na mektup gönderen Aygün, önümüzdeki günlerde de İnsan Hakları Komisyonu üyeleriyle görüşüp konuyla ilgili bir inceleme yapılmasını isteyecek.

"Görev kusuru var"

Yakınlarının 10 yıldır büyük acılar yaşadığını belirten Aygün, Genelkurmay ve Meclis'in konuyu gündeme alması durumunda gerçeklerin ortaya çıkacağını ifade etti. Kayıp yakınlarının "Askeri operasyonu yapanlar bu olaydan sorumludur" iddiasında bulunduklarını belirten Aygün, "Biz tam olarak ne olduğunu bilemiyoruz ama burada büyük bir görev kusuru olduğuna inanıyoruz. 10 yıl sonra da olsa konuyla ilgili bir incelemenin yapılmasını ve gerçeklerin ortaya çıkmasını istiyoruz" diye konuştu.

Komisyon'un mektubunda neler var?

Kayıp yakınları adına Genelkurmay Başkanlığı'na gönderilen mektupta, "Yolsuzluk ve dolandırıcılık konusunda yürütülen soruşturmalar makamınızın emri ve onayıyla başlatılmaktadır. Bu tür soruşturmaların 'saydam' ve 'demokratik' bir rejim açısından gerekli ve zorunlu olduğu aşikardır. Bilinmelidir ki; 'öldürme' veya 'kayıp' olayları yolsuzluk ve dolandırıcılıktan daha ağır suçlardır. Bu suçları işleyenlerin üzerine gidilmesi daha bir gerekli ve zorunlu olmaktadır. 10 yıl evvel meydana gelmiş ve hâlâ bir bıçak yarası gibi içimizi acıtan 'kayıp' veya 'öldürme' olaylarından dolayı soruşturma ve yargılama için gereğini yapmasını beklemekteyiz. Tunceli'de 10 yıldır 'kayıp olan' bütün insanlar ve halk adına bunu istiyoruz" denildi.