Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Bugünkü Yeni Şafak
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Nar-ı Beyza
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Avrupa Birliği ülkelerinin kendi inşaat firmalarını koruma eğiliminin sürmesi Türk müteahhitlerinin AB pazarından pay almasını zorlaştırıyor

Yılmaz Yıldız

Türkiye Müteahhitler Birliği Başkan Vekili Emre Aykar, Avrupa Birliği ülkelerinde inşaat işlerinin Avrupalı firmalara verildiğini belirterek, Türk müteahhitlerinin AB inşaat pazarından pay almasının zor olduğunu ifade etti.

İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği tarafından düzenlenen "Avrupa Birliği Sürecinde İnşaat Sektörü" panelinde konuşan Emre Aykar, Avrupa Birliği'ne üye ilk 15 ülkedeki inşaat işlerinin yüzde 98'inin Avrupalı şirketler tarafından yapıldığını kaydetti. Aykar, AB'nin yeni üyelerindeki yerel firmaların taşeron konumuna düştüğünü söyledi. Türk müteahhitlerin 35 yılda 4 kıtada 63 ülkede 70 milyar dolar tutarında 3 bin 500'e yakın iş üstlendiklerine işaret eden Aykar, bu yılki yeni iş hacmi hedeflerini ise 12 milyar dolar olarak açıkladı.

SERAMİK'İN YÜZDE 93'Ü KATMA DEĞER

Seramik Federasyonu ve Ege Seramik'in Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat, AB'ye uyum sürecinin sektörü olumlu etkilediğini belirtti. Polat, nakliye, pahalı enerji, istihdam üzerindeki vergi yükü gibi sorunlarının azaltılarak rekabet güçlerini artırmaları halinde, 2020 yılına kadar öngördükleri 3 milyar dolarlık ihracat hedefini yakalayabileceklerini ve istihdamlarını katlayabileceklerini bildirdi.

Türk Ytong Sanayi şirketinin Murahhas Üyesi F. Fethi Hinginar, Türkiye'nin ekonomik, kültürel, siyasi alanlarda yaptığı reformların yanında Avrupa Kentsel Şartları'nın gereklerini yerine getirme konusunda adımlar atmasının, vatandaşlarının çağdaş, huzurlu, insanca yaşamalarına hizmet edeceğini vurguladı.

İZODER Başkanı ve İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut, yalıtım sektöründe büyüme kaydedildiğini ancak standart dışı, kalitesiz ürünlerin sektör için tehdit olduğunu belirtti.

Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Deniz Gökçe de, "İnşaat sektörünün iyi olması, sosyal etkisi nedeniyle herkes için iyidir" dedi.

Gökçe, "2006 yılında dövizle ilgili herhangi bir kriz olma riski sıfırdır. Borcu döndürme sorunu da olmayacaktır" şeklinde konuştu.

Geri dön

Yazdır

Yukarı