T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
G Ü N D E M | 24 ŞUBAT 2006 CUMA | ||
|
Rektöre konuş çağrısı
OMÜ Komisyonu Başkanı Demir, kendisini telefonla tehdit eden kişinin hemen sonra Bernay'ı araması karşısında rektörün susmasını yadırgadığını belirterek, "Adalete yardımcı olsun" dedi
Yeni Şafak'ın gündeme getirdiği Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) TBMM Araştırma Komisyonu Başkanı Cemal Yılmaz Demir'e edilen tehdit telefonu ile Rektör Ferit Bernay arasındaki irtibat konusunda, rektörün herhangi bir açıklama yapmaması dikkat çekti. Komisyon Başkanı Demir, kendisini tehdit eden şahsın rektörün tanıdığı bir kişi olabileceğini ileri sürdü. Başkan Demir'i arayarak ölümle tehdit eden kişilerin izini süren savcılık, Demir'i arayan kişinin hemen arkasından Rektör Ferit Bernay adına kayıtlı bir cep telefonunu aradığını ortaya çıkarmıştı. Yeni Şafak'ın "Vekile garip telefon!" başlığıyla verdiği haberden sonra Rektör Ferit Bernay cephesinden hiçbir açıklama yapılmadı. Haberin üzerinden geçen 3 gün boyunca Bernay'ın sessiz kalması Komisyon Başkanı Demir'in de tepkisini çekti. Rektörün konuya açıklık getirmesi gerektiğini savunan Demir, "Bernay'ın bu konuda sessiz kalmasını yadırgıyorum. Beni tehdit eden şahıs benden sonra onu aradığına göre bu şahsın kim olduğunu bildiğini sanıyorum. Adalete yardımcı olmalıdır. Bu şahsı tanıyıp tanımadığını açıklamak ona düşer" diye konuştu. 'SAYIŞTAY DENETÇİSİNE KIYAK ETİK DEĞİL' Demir, üniversiteyi denetlemek için Sayıştay'ın görevlendirdiği bir denetçinin şiir kitabını baskıya hazırlayanlar arasında "üniversite çalışanlarının" olmasını da etik bulmadığını belirtti. Komisyonun bu denetçi hakkında Sayıştay Başkanlığı'na ihbarda bulunduğunu kaydeden Demir, "Sayıştay denetimi için görevli gelen şahsın şiirlerinin, üniversitenin iş yaptırdığı matbaada basılması, kitabın üniversite çalışanları ve rektör yardımcısının katkısıyla baskıya hazırlanması ve iddialara göre üniversitede satılması ne derece etik sayılabilir?" diye sordu. 'Alnımızın akıyla çıktık kelimesi trajikomik' Başkan Demir, basında Bernay'ın "TBMM Komisyonu incelemesinden alnımızın akıyla çıktık" şeklinde açıklamada bulunmasını eleştirdi. "30'a yakın suç duyurusu yapılacak bir komisyon çalışmasından sonra Sayın Bernay'ın 'Alnımızın akıyla çıktık' demesi çok trajikomik" diyen Demir, üniversitedeki usulsüzlükler ile ilgili şu yorumu yaptı: "800 milyarlık banka tavizi için yapılan anlaşmada tazminatı üniversite ödeyecek, parayı vakıf alacak. Bilim adamları için 500'e yakın soruşturma olacak, çoğu haklarını mahkemelerde aylarca bekledikten sonra alabilecek. Akademisyenlerin sicilleri keyfi olarak bozulacak. Çok büyük meblağlardaki ihalelere tek firma girecek. Kardiyoloji Merkezi, hizmete girmeden büyük bölümü yıkılıp Çocuk Hastanesi'ne çevrilecek. Yönetim kurulu üyesi bir kişi bu görevinden habersiz olacak... Sonra da alnımızın akıyla çıktık denecek. O zaman sormak lazım: Alnının akıyla çıkmanın anlamını biliyor musunuz?"
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Kültür |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |