BM Dünya Liderler Zirvesi "üç temel mesele" üzerinde yoğunlaşmaya devam ediyor.

Bunlardan ilki BM'nin 2000 yılında gerçekleştirilen Bin Yıl zirvesinde başta yoksulluk ve terör meselesine yönelik olarak alının kararların ve durum tespitinin gözden geçirilmesi...

İkincisi yeni dünya düzeni, yeni sorunlar, yeni tehditler ve durumlar karşısında yetersiz kalan BM yapısını reforme etmek...

Üçüncüsü ise bu reform çerçevesinde BM'nin siyasi merkezini oluşturan Güvenlik Konseyi'nin yapısını, üyeliklerle birlikte elden geçirmek...

Bu üç konuda ülkeler, ülke grupları ve eğilimler arasındaki çekişme ve tartışmalar devam ediyor.

Bu konularda çıkacak sonuç bildirgesi hem fiili hem sembolik açıdan yeni bir sayfanın açılmasını ifade edecek, uluslararası bir iradeyi ortaya koyacak...

Bu gelişmeler gerek dünya gerek Türkiye açısından belirleyici önem taşıyor...

Tayyip Erdoğan'ın dün BM Genel Kurulu'nda yaptığı parlak konuşma da bu eksenler üzerine oturuyordu. Konuşmadaki Türkiye'nin kimi temel meselelere bakışını özetleyen şu sözler dikkat çekiciydi:

"Savaş, yoksulluk, gözyaşının yanında barış dönemleri tarihimizin çok az bir bölümünü teşkil etmektedir..."

"İnsani ve siyasi sorunların çözüm yeri BM'dir..."

"Kuzey ve Güney arasında gittikçe büyüyen gelir adaletsizlik ile silahlanma yarışını halkların refah ve mutluluğu önündeki en büyük engeller olarak görüyorum..."

"Vakit geçirmeksizin yoksulluk yerine refahı, ihtiras yerine vicdanı, baskı ve şiddet yerine hak ve özgürlükleri küreselleştirmenin imkanlarını hep birlikte aramalıyız... BM başta olmak üzere uluslararası kurumlarımızı buna göre yapılandırmalıyız....

Bugün küresel salgın halini alan çatışma kültürü en öncelikli meselelerimizin başında gelmektedir...

Ve düşenlerin yanında olmadığımız sürece, ayakta kalmanın giderek güçleşeceği aşikardır...

Bunun yanında bu zirvenin, dün de belirttiğimiz gibi hızlı diplomasi yönü alabildiğine devam ediyor.

Başbakan'ın dünkü görüşme trafiği bunun bir göstergesiydi:

Tony Blair, Somali Cumhurbaşkanı ve Nijer Başbakanı, ardından Pervez Müşerref, Angola Cumhurbaşkanı, İspanya Başbakanı medeniyetler ittifakı girişimi başkanları olarak BM Genel Sekreteri'ni ziyaret, Kemal Derviş'i kabul. Borsa Hersek ve Kırgızistan Cumhurbaşkanları ve Talabani...

Özellikle Talabani görüşmesi ve Bush'un PKK konusunda Irak yönetimine yaptığı uyarıların sonuçları kısa süre sonra görülme ihtimali taşıyor...

Tüm bunlar arasında önemli olan nokta, belki de çatışma ve şiddet karşısında Tayyip Erdoğan'ın hem ülke içinde hem uluslar arası alanda özgürlüklerden taviz verilmemesi gerektiği yönündeki görüşleri ve iradesidir...

ALİ BAYRAMOĞLU

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan