AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Seçmelerden saçmalar!

Geçenlerde televizyon karşısında haberleri izliyorum. Bir teknik direktörümüz istifa etmiş. Gazetecilere istifayı anlatıyor. Bir meslektaşımız zıplıyor "Hocam takıma takviye gerekiyor mu" diye soruyor. Tecrübeli ve yaşlı bir başka gazetecinin asabı bozuluyor "Yahu kardeşim böyle saçma salak bir soru olur mu?. Adam istifa etmiş, sen takıma takviyeyi soruyorsun" diyor...

Vee... Ortalık karışıyor. Tekmeler, tokatlar ve dahi sandalyeler havada uçuşuyor

* * *

Gazeteci sıfatıyla soru sormak bir sanattır. Öyle kolay iş değildir. Saçma sapan sorulara çok sık rastlarız.

Örneğin geçen hafta Stadyum'da, Ankara maçı galibiyeti sonrası Fenerbahçeli futbolculara mikrofon uzatılıyor, neler hissediyorsunuz diye soruluyor. Futbolcular sırayla "Çok mutluyuz, üç puan aldık, sevinçliyiz, oh ne ala, önümüzdeki maça bakıyoruz vs. vs." diyor.

Programın daimi yorumcusu Bilgin Gökberk görüntülerin yayınlanmasından sonra canlı yayında devreye giriyor "Yahu kardeşim bundan beş sene önceki Ümit Özat'ın, Tuncay'ın görüntülerini çıkar yayına sok, hep aynı klişe, ezberlenmiş laflar. Beş yıl önce neyse şimdi de o. Klasik şeyleri aslında yayınlamanın alemi ne" diyor...

Hay ağzına sağlık be Bilgin...

Yalnız bir eksiğin vardı. Bizim üstün zeka muhabirlerimiz de beş yıl önce hangi soruyu yöneltiyorlarsa, şimdi de aynısını soruyorlar. Bunu atladın bana göre. Biraz da buna çakman lazımdı.

* * *

Televizyon muhabirleri müsabaka öncesi hep aynı soruyu soruyor futbolcuya;

"Maç ne olacak" diye...

Adam da "İnşallah bu maçı alacağız, galibiyet için geldik" diyor. Kanal da bunu utanmadan yayınlıyor. Akıl var mantık var. Her takım sahaya galibiyet için çıkar. Bu haber değildir. Haber "Biz buraya yenilmeye geldik, beş tane yeyip gideceğiz" diyen varsa haberdir. Bunu da kimse söylemeyeceğine göre... O halde "Ne olacak bu maç" diye sormak ve yayınlamak Zimbabve takılmaktan başka nedir?

* * *

Milan-Fenerbahçe maçında spiker Ertem Şener bas bas bağırıp yangın yapıyor;

"Evet sevgili seyirciler şu anda Fenerbahçe tribünlerine doğru meşale atılıyor, durum vahim, vs. vs..."

Sonra Ertem'in aklına San Siro Stadı'na koşan Fenerbahçeli taraftarların ekran başındaki paniğe girebilecek aileleri gelmiş olmalı ki... Birden U dönüşü yapıp ; "Yok yok aslında bir şey yok" deyip olayı toparlıyor...

Önce insan mı yoksa haber mi?... Bu soruya tek bir olayda ikisini de yaşatan bir spiker izledik... İlginçti...

* * *

Erman Toroğlu canlı yayında kırdığı büyük potla gündemde şu sıralar... Lig TV'de istenmeyen adam ilan edildi, gitti-geldi, hatta olay bir genel müdürün bile başını yedi. Gerginlik hâlâ sürüyor. Toroğlu ilginç bir adam. Yıllar önce spor muhabiriydim. O da hakem. Birlikte uçakla Ankara'ya uçtuk, beni zorla kabzımallık yaptığı dükkanına götürdü, hayatımda yediğim en güzel muzları ikram etti. Bir hafta sonra bir deplasman maçını yönetti, müsabaka sonrası sahayı terkederken bir taraftarla kapıştı.. Yanına yaklaştım, arkadaşız, dostuz ya... Erman hoca ne oluyor dedim. Bana "Sen kimsin, hangi kanalda çalışıyorsun, kaç para maaş alıyorsun" diye sordu. O günden beri sevmem kendisini...


16 Eylül 2005
Cuma
 
BEKİR HAZAR


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv
Bilişim
| Dizi |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED