AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
AB başkentinde Türkiye'yi tartışmak

BRÜKSEL- Türkler ne kadar Avrupalı? 'Aydınlanma' deneyimini yaşamamış, 'reform' süreciyle tanışmamış bir ülke Avrupa Birliği (AB) üyesi olabilir mi?

Neredeyse bütün Avrupa şu sırada bu iki soruya cevap arıyor. Sebebi belli: İki hafta sonra yapılacak zirvede, Avrupalı liderler, Türkiye'ye yeşil ışık (mı) yakacaklar... Konuya kuşkuyla yaklaşanlar da, Türkiye'nin üyeliği yönünde karar verilmesini isteyenler de, şu sırada, yürütülen hararetli tartışmaya bir tarafından katılmış bulunuyorlar.

Bu bakımdan, çeşitli eğilimden aydınları belli konular üzerinde 'uzlaştırma' arayışını ülkemizde başlatan Abant Platformu'nun, kendisini ve tartışmasını uluslararası bir zemine taşıması ve yer olarak Brüksel'i seçmesi çok isabetli. Toplantının zamanlaması da öyle. Brüksel'deki Avrupa Parlamentosu salonunda yapılan "Türkiye'nin AB üyeliği süreci: Kültür, kimlik ve din" genel başlıklı toplantı bu sebeple olağanüstü ilgi çekti.

Konuya 'ayrımcı' gözle yaklaşmak elbette mümkün, nitekim vurgularını daha çok ülkemizin pek iyi bilinen 'farklı' yönlerine yaparak tartışmayı yürütenler var Avrupa'da; tıpkı ülkemizde de Batı'yla tarihî ihtilâflarımızı sürekli hatırlatarak Türkiye'yi AB üyeliğinden vazgeçirmeye çalışanlar olduğu gibi... Şimdilerde daha çok bu tiplerin sesleri yüksek çıkıyor; içeride ve dışarıda en çok sesi duyulanlar bunlar... Gözünü 17 Aralık zirvesine dikmiş ve etrafta neler söylendiğine kulak verenler, ister istemez, şu sıralarda bütün hızıyla gündeme giren 'aykırı' görüşlerden etkileniyorlar. Bu etkilenme devlet başkanlarını da içine çekecek biçimde genişleyecek olursa, Türkiye, kısa süre sonra, AB umutlarına veda edecek demektir...

Oysa, Türkiye'nin AB kapısından döndürülmesinin içte ve dışta olağanüstü 'yıkıcı' etkiler yapacağına hiç kuşku yok. AB'nin kendisini 'Hıristiyan Kulübü' olarak tanımlamayı yeğlemesi bile başlı başına bir olumsuz sonuçtur. Dünyanın din ekseninde ayrışmasının doğuracağı sorunları düşünmek bile tüyleri diken diken etmeye yetecektir.

Abant Platformu üyelerinin Brüksel'e kadar yorulmalarının anlamı ve değeri de bundan... Türkiye'de, hem de çatışmacı bir ortamda, 'uzlaşı' peşinde koşabilmiş ve belli bir başarıyı da yakalamış aydınlar, Brüksel'de de aynı uğurda uyarı görevini yerine getiriyorlar. Türkiye'nin temsil ettiği değerler sisteminin Avrupa için taşıdığı önemi hatırlatmaları yerinde; Avrupa'nın genişlemesini Türkiye'yi dışarıda bırakacak kadar dar tutmasının tehlikesine işaret etmeleri de... Ayrıştırıcı, çatıştırıcı ve dışlayıcı bir Avrupa'nın kendi değerlerine ters düşeceğini kendiliğinden anlamalıydı Avrupalılar; bunun açıkça yüzlerine vurulmasında da bir mahzur yok...

Tartışmaları yakından izleyenler farkındalar: Avrupa da Türkiye'nin üyeliği üzerinden aslında kendi 'kimliği' hakkında derin bir tartışma yürütüyor... 11 Eylül sonrası ortamı, Avrupa'yı da hedef alan daha yakın tarihli bazı şiddet olayları, tartışmanın sağlıklı yürütülmesini engelliyor; bu da Türkiye'nin AB umutlarını gölgeleyecek bir etkiye sahip. Ancak, dün Brüksel'de başlayan 'kültür, kimlik ve din' odaklı tartışmalarda sarf edilen argümanlar genellikle sisleri aralayacak güçteydi. Türkiye'den katılanlar yabancı katılımcıları, "Türkiye AB içinde olmalı" görüşü istikametinde etkilemeyi başarmış göründüler...

Zirve nasıl sonuç verirse versin, 2004 yılının neredeyse bütünü, Avrupa için "Türkiye'yi tanıma" ile geçmiş sayılabilecek. 'Türkiyeli Avrupa' ihtimalinden korku duyanlar da, böyle bir gelişmeye umutla bakanlar da, kendi açılarından, bu 'tanıma' sürecine katkıda bulunmuş oldular. Abant Platformu'nun Brüksel'de düzenlediği toplantı bu katkıların en önemlilerinin başında geliyor...

Önümüzdeki iki hafta boyunca sadece sizler değil, Avrupa'nın dört bir köşesinde yaşayanların neredeyse bütünü, Türkiye ve AB üyeliği konusunu işitip duracaklar. Böyle bir ortamda, koca bir kıtanın tek konusu olmak hiç de fena değil... Yeter ki sonu da iyi gelsin...


4 Aralık 2004
Cumartesi
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED