Ne egzantrik bir ülke Allahaşkına burası? Yıllardır, aylardır hep aynı şeyleri konuşuyoruz, tartışıyoruz, ama bir türlü sonuç alamıyoruz. Türkiye, siyasi anlamda bir "istikrar" dönemini yaşıyor, ekonomide beklentileri, umutları var. Ancak ne zaman sıra esasa ilişkin konularda adım atmaya gelse, hemen yeni "gerginlik adacıkları" oluşmaya ve ufukta kriz emareleri gözükmeye başlıyor.

Aslında ülkenin temel sorunları belli, çözüm de zannedildiği kadar zor filan değil. Ancak ne hikmetse, Türkiye her seferinde hepimizin bildiği "kırmızı eşik"ten bir türlü atlayamıyor. Mesela, Türkiye'nin gündeminden hiç düşmeyen ve toplumda büyük mağduriyetlere yol açan üniversitelerdeki 'başörtüsü yasağı', Erzurum Üniversitesi'ndeki 'terbiye sınırları'nı aşan son uygulama vesilesiyle yeniden Türkiye'nin gündemine oturdu.

Bu konuda, herkes bir şey söyledi. İktidar sözcülerinden siyasi partilere, askerden sivil toplum kuruluşlarına kadar hemen herkes 'sağduyulu' bir yaklaşım sergiledi ve bu 'ayıp'ın kaldırılması gerektiğine işaret etti. Mesela, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın Erzurum'daki eşarp yasağı ile ilgili olarak "Abartılmış... Eşarba kimse bir şey demez" açıklamasının ardından eşarplı annelerin GATA'ya girmesine hiçbir engel çıkartılmadı.

Dün sabah kahvaltısında DYP lideri Mehmet Ağar'la birlikteydik. Ağar çok açık ve net bir şekilde, "hak ve özgürlüklerin önünün açılması konusunda sonuna kadar mutabakata varız ve her türlü desteği veririz. Biz, DP geleneğini devam ettiren bir parti olarak başından beri hükümete bu konuda açık çek verdik. Ama başörtüsü yasağını siyaset aracı yapıyor görüntüsü vermek, hükümeti bu konuda köşeye sıkıştıran bir tavır içinde olmak istemedik " dedi. Son günlerde Anadolu'yu karış karış dolaşan bir lider olarak Ağar'ın başörtüsü konusunda çok önemli bir tesbiti var: "Bu insanlarımızın rejimle bir sorunları yok, hiçbir zaman da olmadı."

Geçtiğimiz gün ANAP lideri Erkan Mumcu'nun başörtüsü sorununun çözümü yönünde ortaya koyduğu çağrı da dikkate alındığında, aslında çözümün önünde bir engel yok. Sadece CHP hariç... Onlar da zaten Türk halkını dikkate alarak siyaset yapmıyorlar. Muhtemelen, seçimlerde uzaydan "özel seçmen" getirerek iktidara gelecekler!..

Gördüğünüz gibi memleketin büyük çoğunluğu "mutabakat" içinde ve CHP dışında kimse "yasaklar"ı savunmuyor. Ama iş çözüme gelince, kimse o meşhur "kızmızı eşik"i atlayıp özgürlük anlamında bir sonuç üretemiyor. Galiba hepimizin kafasında, "ya birileri çözümden kriz üretip istikrara mayın döşerse..." endişesi var...

MEHMET OCAKTAN

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan