TBMM BÜROSU / ANKARA
İki yıl önce kaldırılan doktorlara 'mecburi hizmet' uygulaması, 'devlet hizmeti' olarak geri geldi. TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen ve Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik öngören yasa ile tabip, uzman tabip ve yan dal uzmanlık eğitimini tamamlayarak uzman tabip unvanını kazananların, her eğitimleri için ayrı ayrı olmak kaydıyla 'devlet hizmeti' yapmasını öngören teklif kanunlaştı.

Yeni kanuna göre, yurt içinde veya yurt dışında tabip, uzman tabip ve yan dal uzmanlık eğitimini tamamlayarak uzman tabip unvanını kazananlar, her eğitimleri için ayrı ayrı olmak kaydı ile mecburi 'devlet hizmeti' yapacak.

Sözleşmeli personel hakkı veriliyor

Uzman doktorlar, Sağlık Bakanlığı veya Sağlık Bakanlığı'nca uygun görülen diğer kuruluşlarda devlet memuru veya ilgililerin talebi halinde sözleşmeli sağlık personeli olarak devlet hizmeti yapmakla yükümlü olacak. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde (TSK) veya yurt dışında kendi nam ve hesabına okuyarak devletten öğrenci dövizi almadan tıp, tıpta uzmanlık veya yan dal uzmanlık öğrenimlerin tamamlayanlar devlet hizmeti yükümlülüğüne tabi olmayacak. Ancak; bu yükümlülük, TSK'da 2 yıl görev yapmadan ayrılanlara da uygulanacak. TSK hariç, herhangi bir kamu kurum veya kuruluşu adına öğrenim gören personelinin yapacağı devlet hizmeti yükümlülüğü, mecburi hizmet süresinden düşülecek. Devlet hizmeti yükümlülüğü kapsamındaki personel, bu görevlerini tamamlamadan mesleklerini icra edemeyecek.

Mecburi hizmet süresi nasıl hesaplanacak?

Yeni kanun ile mecburi hizmet süresi 300 ila 600 gün arasında değişiyor. Mecburi hizmet süresi, DPT Müsteşarlığı tarafından hazırlanan ilçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması'na göre kademelendiriliyor. Bu kademelendirme altıncı grup ilçe merkezlerine bağlı yerleşim yerlerinde 300 günden başlayarak, her kademe artışında 50 gün ilave edilerek uygulanacak. Mecburi devlet hizmetinin süresi son kademe olan birinci grup ilçe merkezlerinde 600 gün olarak uygulanacak.

Akdağ: Sağlığı, devlet hizmeti olarak görüyoruz

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, kanunun Meclis'te görüşülmesi sırasında yaptığı açıklamada, AK Parti olarak sağlığı bir sosyal devlet hizmeti olarak gördüklerini ve bundan sonra da böyle görmeye devam edeceklerini bildirdi. Akdağ, ''Uygulamalarımız bunun en güzel kanıtıdır. Piyasalaştırılan sağlık hizmetini yeniden devletin şefkatli kollarına emanet ediyoruz'' diye konuştu. Bakan Akdağ, iktidarları döneminde hiç kimsenin ''Sen SSK'lısın, sen Yeşil Kartlısın'' denilerek sağlık kurumlarının kapısından geri çevrilmediğini, kabul edilen kanun ile de Anadolu'nun en ücra köşelerine kadar hekim hizmeti götürüleceğini sözlerine ekledi.