ÜLKER grubunun son aldığı "Basketbolda Üç Büyüklere Sponsorluk Kararı", Türk basketbolunda bir devrimdir, bir patlamadır. Doğru. Yeter ki, ÜLKER basketbolda küçülmesin, kıymeti bilinsin ve iyi değerlendirilsin. Yoksa ne Ülker ve ne de sponsorluğu kalıcı olamaz. Ülker'in bu iyi niyetli çağdaş girişimi biraz futbol, biraz Beşiktaş ağırlığı taşıyor gibi. Önce futbol takımı, sonra basketbol. AVEA gitti, göğüse BJK altına COLA TURKA. Karşılığı dört yıl 21 milyon dolar. Ayrıca İnönü ve Akatlar'da Cola Turka satışı. Galatasaray ve Fenerbahçe'de göğüse AVEA ile devam. Sadece kollara Cafe Crown ve Alpella. Parası da ona göre. Zaten 60 milyon doları vermezler. Şimdi art niyet arayanlar çıkacaktır. Hatta çıktı bile. Efendim, "Basketbolda üç büyükleri arkasına alıp, daha da güçlenecekmiş. Veya o bürokratik Sponsorluk Yasası ve Yönetmeliği'nin nimetlerinden yararlanacakmış gibi". Hadi canım sen de. Buna Ülker firmasının ihtiyacı mı var?

Burada atlanan bir incelik ve "mütevazılık" kuşkusuz var. Araştıranlar bilir. Tipik bir senior Sabri Ülker klasiği. Ondan oğlu, başarılı yönetici Murat Ülker'e, uzun yılların vefalı basketbol adamı, spor adamı, basketbolda "Ülker" isminin Avrupa çapında yükselmesini gerçekleştiren damadı Orhan Özokur'a, spor kulübü başkanlığını yeni devralan Ali Doğan'a (!) ve diğer yöneticilerine sirayet eden, "ön plana çıkmama, görüntüsüz mütevazılık prensibi". Bu davranış biçimi kendisini reklamın içinde dahi gösteriyor.

Ön planda reklam değil, tarihi kulüplerimiz var. Onlara genel olarak Türk sporu adına gösterilen saygı var. Önce kulübün adı, sonra reklam var. İşte büyüklük burada.. Ayrımcılık yok mu? O da taraftarca (!) var.. Şimdi gelelim madalyonun tersine; Ülkerspor basketbol takımı, son 12 yılda ülke içinde ve dışında, hatta Amerika'da ürünü kadar isim yapmış bir olgudur. Alt ve üst yapıda Türk Milli Takımı'na sayısız oyuncular kazandırmıştır. Efes'e önemli bir rakip olmakla, onlara da katma değer kazandırmıştır. Oynadığı Avrupa Ligi ve final maçlarında reklamı için aldığı reyting paraya çevrilse, 12 yılda zarar etmemiştir. Şimdi verilen bunca emek heba edilmektedir.

Evet, Ülker basketbolda kesin küçülüyor. Hatta Üç Büyükler'e yapılan sponsorluk, kendi spor kulüplerini kapamaya veya yakın tarihli, bilinmeyen kişisel bir hesaba yönelik ön plan olabilir. Cömertce yapılan sponsorluk anlaşmalarına karşılık kendi yaptıkları transferlere bakın. Teknik kadroları dahil uyguladıkları ücret indirimlerine ve özellikle Kerem Gönlüm gibi bir oyuncunun Efes'e gidişine nasıl müsamaha gösterildiğine bakın. Evet, bu iş bitmiştir. Yoksa hangi firma milyon dolarları gözden çıkarır da, kendisi yerine aynı branşta başkalarına üç, dört yıl gibi uzun süreli sponsorluk anlaşması yapar?. Evet, ÜLKER sponsorlük anlaşmasını basketbol şubesini son bir yıl daha ULEB'de oynamak ve sonra da kapatmak düşüncesiyle "ÜÇ BÜYÜKLER" ile yaptı. Şimdi merak ediyorum, benim gibi merak edenlerin sayısı az değildir. Bunca emek, bunca uğraş ve bunca özveri arkasındaki basketbol âşığı eski başkan Orhan Özokur bu yanlışların farkında değil mi?

İnşallah Ülker basketbolunun kıymeti bilinir. Ve de umut ederiz, bunca emek boşuna gitmez..

MAHMUT KULEİN

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan