BERİVAN ORUÇOĞLU / BRÜKSEL
Avrupa anayasası ve bütçe konularında yaşanan görüş ayrılıklarıyla derin bir krize sürüklenen Avrupa Birliği (AB) faturayı İngiltere ve genişleme sürecine kesti. Avrupalı liderler krizden dolayı İngiltere Başbakanı Tony Blair'i açıkça suçlarken genişleme sürecini de sorgulanmaya başladı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso düzenlediği basın toplantısında AB'nin içinde bulunduğu zor duruma işaret ederek ''Türkiye'nin üyeliği birlik içinde açıkça tartışılmalı'' diye konuştu. Konunun ciddiyetle ele alınmamasının ciddi bir hata olunacağını belirten Barroso, genişlemenin birliğe üye ülkelerin halklarına iyi anlatılması gerektiğini ifade etti. AB'nin Türkiye ile müzakerelere 3 Ekim'de başlayacağını teyit eden komisyon başkanı "ABnin Türkiye ile ilgili kararı açıktır. Müzakerelere 3 Ekim'de başlamalıyız. Ancak bu ucu açık bir süreçtir ve sürecin sonunda ne olacağı belli değil" şeklinde konuştu.

AB felç riski altında

Barroso, AB'nin felç riski taşıdığını ve bütçe konusunda anlaşma sağlanamaması halinde, bunun acısını önce birliğe yeni katılan doğu Avrupa ülkelerinin çekeceğini söyledi. Krizin aşılamaması halinde AB'nin derin yara alacağını kaydeden Barroso çözümsüzlük halinde özellikle aday ülkelerin olumsuz etkileneceğini belirtti.

Birliğin geleceği tartışılıyor

Komisyon Başkanı Barroso, Fransa ve Hollanda'da yapılan referandumlarda AB Anayasası'na verilen 'hayır' cevabından sonra birliğin geleceği hakkında ciddi tartışmaların yapıldığını anımsattı.

İngiltere'nin önceliği Türkiye

AB'nin krizden sorumlu tuttuğu İngiltere Başbakanı Tony Blair ise bugün Avrupa Parlementosu'nda 1 Temmuz'da dönem Başkanlığı'nı alacak İngiltere'nin çalışma programını açıklayacak. İngiliz diplomatlar, Türkiye ile ilgili sorulara temkinli yanıtlar verirken, dönem başkanlığı sırasında Türkiye'yle 3 Ekim'de müzakerelere başlamanın İngiltere'nin öncelikleri arasında yer aldığını belirttiler.

Prodi'nin çark etmesi İtalyanları da şaşırttı

İtalya'da merkez-sol muhalefetin lideri ve Avrupa Birliği Komisyonu'nun eski başkanı Romano Prodi'nin "Türkiye'nin AB'ye alınmasının, üzerinde yeniden düşünülmesi gereken bir konu olduğunu" savunması İtalya'da da şaşkınlıkla karşılandı. Romano Prodi'nin Il Gazzettino gazetesine önceki gün verdiği demeç, dün de tüm gazetelere haber konusu oldu. Corriere della Sera gazetesi, Prodi'nin Türkiye konusundaki sözlerinin "şaşkınlık yarattığına" işaret ederek, "Fransa ve Hollanda'daki referandumlar herkesin masasındaki kartların değişmesine neden olduysa da profesörün böylesine keskin bir üslupla çark etmesini hiç kimse beklemiyordu" diye yazdı. La Padania gazetesi ise "Şimdi Prodi de 'Anneciğim Türkler!' diye bağırıyor" diye başlık attı.

Prodi: Müzakerelere karşı çıkmadım

ROMA
Avrupa Komisyonu'nun eski Başkanı Romano Prodi, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliğine karşı olduğu biçimindeki haberleri yalanladı. Prodi, basında yer alan haberlerin aksine, Türkiye ile müzakerelerin başlatılmasından yana olduğunu söyledi. Açıklamada, şöyle denildi: "Prodi, Fransa ve Hollanda'da AB Anayasası konusunda yapılan referandumların menfi neticelerinden de anlaşılacağı üzere, Avrupa kamuoyundaki değişimin, Romanya ve Bulgaristan'ın tam üyelik tarihlerini değiştirmese de, genişlemenin Türkiye'yi de kapsamasında bir yavaşlamaya yol açabileceğini belirtmiştir."