T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Sorumsuzluğun da "fazlası fazla"...

Şu günlerde en iyisini Radikal gazetesi yapıyor; birkaç gündür neredeyse üç tam sayfasını "yabancı" gazetelerden seçtiği yazılara ayırıyor. Gazete dünkü sayısında, New York Times ve Washington Post gazetelerinin başyazılarını da aktarmış ve üzerine şu notu düşmüş: "Amerikan basınının iki ağır topu başyazılarında itidal tavsiye ediyor." Aman ne güzel, darısı "bizimkiler"in başına!

"Bizimkiler"in niyeti kötü; ABD yönetiminin sadece Afganistan'ı "vurmak"la yetinmemesi gerektiğini tavsiye ediyorlar... Radikal, "Tehrantimes"in başyazısını da aktarmış. Başyazıda basit ama "hayati" bir soru var. Milyarder Üsame bin Ladin'in paralarının "Kandahar'da bir kasada mı kilitli, yoksa New York ya da Londra'daki bir bankada mı" olduğu soruluyor. Cevap öyledir ya da böyledir önemli değil; ama benzer soruları "bizimkiler"in niçin bir türlü sormadığı çok önemli...

Üç büyük gazetenin manşet, sürmanşet ve başlıklarına bir bakın: "Onu ininden çıkaracağız" (Hürriyet), "Hedef Afganistan" (Sabah), "Vur ve süpür" (Milliyet).

Doğru, ABD Başkanı Bush'un son açıklamasında yer alan ifadelerden türetilmiş başlıklar bunlar; ama biraz yavaş olun canım, ne bu şiddet! Varlık nedeniniz Bush'un borazanı olmaktan mı ibaret?

"Bush'un son açıklaması" deyince: Olup biteni açıklamaktan uzak, baştan aşağıya tutarsızlıklarla dolu bir açıklama. 11 Eylül katliamının arkasında olan "kötü" Üsame bin Ladin'den mi ibaret? "Üniformalı herkes" ete kemiğe bürünmüş bu "kötülük" için mi teyakkuz halinde? Bush, saldırının hemen ardından "Gökdelenlerimizi yıkabilirler ama demokrasimiz ayakta" derken, söylemek istediği bundan mı ibaretti? Bin Ladin (ve de diyelim Afganistan) yeryüzünden silinirse (ve Milliyet'in dikkatimizi çektiği gibi ortalık "süpürülürse"!) ABD tekrar huzura kavuşup, halk yine eskisi gibi gökdelenlerde güven içinde çalışıp uçak seyahatlerini güven içinde yapabilecek mi? Ne kadar ahmak bir teşhis ve tedavi bu böyle! Bana sorarsanız, Bush yönetimi bile, bu ateşli meydan okumaların olup biteni açıklamaktan çok uzak olduğunun farkında. 11 Eylül'den sonra karşı karşıya olduğumuz dünyanın, "Körfez Savaşı" lafazanlığıyla altından kalkılamayacak ciddiyette olduğunun en az bizler kadar onlar da farkında... Dünyanın "soğuk savaş" döneminin "konfor"u sonrasında geldiği noktanın "Tek süper güç" klişesiyle altından kalkılabilecek sadelikte olmadığı onlar tarafından da anlaşıldı... Bilimkurgu filmlerinde kendisiyle başa çıkabilecek tek düşman olarak "uzaylılar"ı gören (ve onları da hezimete uğratan!) ABD'nin bu dünyada artık bir "uzaylı" gibi davranamayacağını kendileri de anladı sanırım...

Türk meydanını kaplayan hamasete dönecek olursak: Milliyet gazetesi "CIA'nın web sayfası"ndan indirdiği, Afganistan'ı yerle bir edecek bombalar hakkındaki bilgileri aktarmakla meşgul... Okuyoruz: "CIA'nın web sayfasında Afganistan toprakları için 'Yüzölçümü Teksas'tan küçük' kıyaslaması yapılıyor. CIA kaynaklarına göre, ülke nüfusu 25 milyon. Bu rakamın 11 milyonunu 14 yaş altındakiler oluşturuyor."

Düşünün, 14 yaş altında 11 milyon insan... "Öldürme içgüdüsü" Türk medyasının genlerine ne kadar da hakimmiş... Türk medyası Türkiye'deki "üs"lerin bombardıman uçaklarının olabildiğince açılmasına ne kadar da teşneymiş... Utanmaz bir "çöpçatanlık" değil mi bütün bunlar?

İki çift söz de hükümete: Başbakan, İncirlik Üssü'nün kullanılması hakkındaki soruya cevap veriyor: "Olaylar kendi süreci içinde yer alır, duruma göre bakarız."

Hayır efendim, "duruma göre" bakamazsınız! Anayasa değişikliği önerilerini görüşmek üzere bugün olağanüstü toplanacak olan TBMM, artık kapıda olduğu anlaşılan "savaş durumu"nu mutlaka görüşmelidir. Bu millet canını ve vicdanını "artık her hecesi bir hıçkırığa dönüşmüş titrek Başbakanı"nın (Yıldırım Türker, Radikal İki) çıkardığı kararnamelerle bulmadı. Her şeyde olduğu gibi, sorumsuzluğun da "fazlazı fazla"... Başbakan'ın, TBMM yerinde dururken, Bush'un bile ne anlama geldiğini açıklayamadığı bir macerada "duruma göre" karar vermesini kabul edemeyiz...


17 Eylül 2001
Pazartesi
 
KÜRŞAD BUMİN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED