TÜSİAD'ı ve "Bush-Blair katliam AŞ."nin gönüllü fedaisi Turcay Özilhan'ı bilmeyen yok şu âlemde... Son 25 yılımızın politik hayatında TÜSİAD ve yöneticilerinin suyu, unu, tuzu, yağı ve de pek hünerli parmakları var. Çöken ekonomiden, 3 Kasım'da yerle bir olan politikaya üyelerinin sorumluluk payı, bürokratlarla siyasetçilerden az değil.

Bugüne kadar sergiledikleri performansla 50 gün sonrasını bile göremeyeceklerini kanıtlamış bir "sözde" sivil toplum kuruluşu ve başkanının şimdi çıkıp ortalarda "Türkiş coni" pozlarıyla dolaşması doğrusu bizi hiç şaşırtmadı.

Dün olduğu gibi TÜSİAD'ın bugün de güçlünün ve "derin kuvvetler"in yanında yer almasından daha doğal bir tavır olamaz. Bugün, "Amerika vermezse Türkiye batar" anlayışıyla tehditler savuran Tuncay Özilhan ve TÜSİAD, dün çoğu kendi üyesi olan bankaların batışıyla Türkiye'nin 30-40 milyar doları kaybolurken ortalarda hiç gözükmüyorlardı.

Bakmayın siz bu TÜSİAD'ın zaman zaman "yalancı pehlivan" gibi sahte demokrasi kahramanlığı yaptığına... Bu kapağın altındaki "Türkiş coni"nin daha ne marifetleri var. En hızlı Avrupa Birliği taraftarı olan ve "Kopenhag Kriterleri olmazsa demokrasiyi ve AB'yi unutalım" diye yeri göğü inleten bu TÜSİAD, bizzat hazırladığı Demokratikleşme Paketi'nde, "Kimlik belgelerinden din hanesi çıkarılmalıdır - Zorunlu din eğitimine son verilmelidir" diyerek nasıl bir antidemokratik zihniyete sahip olduğunu cümle âleme ilan etmiş bir "sözde" sivil toplum kuruluşudur.

Eğer TÜSİAD saygın bir kuruluş olduğunu iddia ediyorsa ve de Bush, Rumsfeld, Cheney, Rice gibi "psikopatlar çetesi"nin gönüllü fedailiğine soyunan Tuncay Özilhan'ı onaylamıyorsa, derhal bu adamdan kurtulmalıdır.

Çünkü bu adam sadece savaş suçlularına uzaktan öpücük göndermekle kalmıyor, ayrı zamanda Türkiye'yi de küçük düşürüyor. Kelimenin tam anlamıyla Türkiye'yi Beyaz Saray'dan yönetmek isteyenlere çanak tutuyor. Bu "Türkiş coni", "Amerika ile ilişkiler düzeltilmezse 50 yıl geri gideriz" derken aslında, "Amerika'sız Türkiye beş para etmez" demek istiyor. Ne kadar haysiyet kırıcı bir şey...

Şu anda aklıma çok parlak bir fikir geldi. Nasıl olsa Bush için hava koridorunu açtık, üstüne promosyon olarak da Tuncay Özilhan'ı verelim. Bush eğer isterse, bu "Türkiş coni"yi Irak'a vali bile yapabilir. Ayrıca bu zatın on parmağında on marifeti vardır. Mesela, bira kapağının altında "hayali külot" ihracatı bile yapmıştır. Bunu her babayiğit başaramaz. Bakarsınız Bush ve çetesine "sarhoş külotlar" armağan eder...

MEHMET OCAKTAN

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu