AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
'I'nın üzerine noktayı koyalım

Şu sıralarda ülkemizde ve çevremizde yaşanan her yeni gelişmenin aynı sebeple irtibatlı olduğunu aslında hepimiz biliyoruz: Avrupa Birliği... Ancak, ne hikmetse, kimse 'ı'nın üzerine noktayı koymuyor...

Kıbrıs'ta 1974'ten beri kapalı duran kuzeyle güney arasındaki geçişi, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, bir kararıyla açıverdi. Neredeyse bir haftadır güneydeki Rumlar adanın kuzeyine, kuzeydeki Türkler de güneyine gidip gelebiliyor. Geçişliliğin adanın her iki tarafında yaşayanlar arasında büyük coşkuyla karşılandığı belli. Dünyanın her tarafına gidebildikleri halde evlerinin biraz ötesini göremeyen Kıbrıslılar bu yeni gelişmeden mutlu.

Denktaş'ın kararı doğrudan AB ile irtibatlı. 2004 yılı sonunda AB ile müzakere sürecine başlaması Kopenhag Zirvesi'nde belirlenen Türkiye, siyasî kriterlerle ilgili ciddi adımlar attı bugüne kadar; Meclis'in gündemine gelecek yeni tasarılarla uyum yolunda bayağı yol kat edilmiş olacak. Anayasa ve yasalarda gerçekleştirilen değişikliklere paralel olarak uygulamalarda da iyileştirmeler gözden kaçmıyor. Böyle giderse, zamanı geldiğinde, AB, Türkiye'nin önüne 'Kopenhag kriterleri' engelini çıkartmakta zorlanacak...

Ancak, Türkiye'nin önünde başka bir engel var: Kıbrıs... Kıbrıs'ta çözüm AB üyeliği için 'gerek şart' değil; ama herkesin bildiği gibi, Türkiye'den çözüm yolunda samimi girişimlerde bulunması bekleniyor. "Kapıları açmak", KKTC Cumhurbaşkanının, üzerinde yoğunlaşan çözüm baskılarına verdiği cevap aslında. AB'nin Türkiye'nin adaylığı için öngördüğü 'çözüm yolunda samimi girişimlerde bulunma' şartının doğru bir yaklaşım olduğunu da ispatlayan bir cevap. Çözüm artık biraz daha yakın...

Acaba, 23 Nisan krizi olarak gündeme oturan olayı da AB ile irtibatlamak mümkün mü?

İlk bakışta, 'türban' üzerine patlayan ve CHP'nin sonradan atamalar ve 'Milli görüş genelgesi'ni de işin içine kattığı kriz ile AB arasında bir irtibat yokmuş gibi geliyor. Ancak, konu biraz deşilince, karşımıza farklı bir tablo çıkıyor. Şu anda siyaset sahnesinde yaşanan her olayı, Türkiye'nin AB üyeliğini kolaylaştırıp zorlaştırma eksenine oturtmamız mümkün. Avrupa'daki Türklerden bulundukları ülkelerde Türkiye'nin 'AB lobisi' gibi çalışacak bir 'çatı örgüt' çıkarma amacıyla MGK'ya getirilmiş olan proje, bakınız ne hale geldi: Dernekleşmiş işçilerle konuşup ikna etmek üzere yola düşen MGK genel sekreterinin, toplantıları bir tür 'AB karşıtı' platforma çevirmesi, herkesten çok, hükümetin MGK üyesi bakanlarını şaşırttı.

Bakanlar bir şeye daha şaşırdılar: Dışişleri bakanlığının, MGK'nın "Avrupa'daki Türk işçilerinden 'AB lobisi' olarak yararlanma' projesi" kapsamında çıkardığı, yurtdışı temsilcilerimizin bütün örgütlerle iyi ilişkilerini sürdürmesini isteyen genelgenin saptırılması... Bazı temsilciliklerden gelen, "Milli görüş örgütü ve Türkiye'deki firmaların kurdukları Türk okulları da dahil mi?" sorusuna verilen "Evet" cevabı kıyamet kopardı. Oysa, MGK genel sekreterinin toplantılarına da o dernek ve firma temsilcilerinin çağrılması, bunun MGK'da alınan karar gereği olduğunun işareti...

CHP'nin hükümeti kötü duruma düşürmek amacıyla kullandığı olaylar, Türkiye'nin AB üyeliğini kolaştırmak amacıyla alınan MGK kararlarının uygulanmasıyla ilgili aslında. CHP'nin işgüzarlığı, MGK genel sekreterinin AB amaçlı toplantıda 'AB karşıtı' konuşmalar yaptığını ortaya çıkardı. Acaba o konuşmanın sebebi, hazırlığı biten yeni 'uyum paketi'nde 'askerin sistem içindeki yeri' ile ilgili yasal düzenlemeler bulunması olabilir mi? Neyse, sonuca bakın siz: MGK genel sekreterinin tavrı, hükümet ile MGK'nın sivil-olmayan üyeleri arasında bir 'güven boşluğu' doğurdu.

Şu kadarını kaydedelim: MGK'nin iki tarafı arasında benzer bir 'güven boşluğu', ABD'nin Irak'a savaş açma hazırlıkları sırasında ve özellikle ikinci tezkerenin Meclis'e sevki çerçevesinde de yaşanmıştı.

Herkes, iki gün sonraki MGK'da 'irtica' eksenli bir kavga kopmasını bekliyor; oysa esas beklenmesi gereken, 'AB konusunda samimiyet' eksenli daha farklı bir tartışma...


28 Nisan 2003
Pazartesi
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED