Türkiye'nin birikimi... | ||
|
İki perdelik oyunDün İnönü'de iki perdelik bir oyun izledik. Birbirinden tamamen ayrı iki devre. Oyunun başında korkulan olmadı. Peşpeşe kaybedilen puanlar ve Rize'de alınan tarihi mağlubiyete rağmen tribünleri dolduran Kartalseverler takımı bağrına bastı. Sahada oynanan kötü futbola rağmen 30. dakikaya kadar hiç susmadan tezahürata devam ettiler. Zaten Beşiktaş'ın ilk şutu da bu dakikada Adana kalesine gitmişti. Kendilerine top gelmeyen her iki kalecinin bir ara sahada donacağını sanırken, 42. dakikada Beşiktaş defansını 5'e 4 yakalayan 'acılı Adanaspor', tribünleri şok eden golü buldu. Öyleki, kalesinde kıpırdamadan duran Shorunmu bile bu topa müdahale edemedi. Dün Kartal'ın defans kurgusu ve oyun sistemini doğrusu pek anlayamadık. Oyuna liberoda başlayan ve takımın en iyisi olan Ali Eren, tüm maç boyunca Erman ve Bayram'la birlikte değişken liberolu bir sistemle oynadılar. İkinci yarı ise özellikle ilk 20 dakikada sanki sihirli bir el değmişçesine sahada kasırga gibi esen bir Beşiktaş izledik. Bu tempo, hareket bekleyen tribünleri de ayaklandırınca Kartal, Bayram'ın füzesi ve Ahmet'in penaltısıyla bir anda galip duruma geçti. Tayfur ve Münch'ün oyuna girişi ile Beşiktaş'ın oyunu daha normale döndü. Kartal, topu daha rahat bir şekilde Adanaspor sahasına aktarmaya başladı. Ama oyunun sonlarına doğru yine stres geri döndü ve gol yeme endişesi ile panik Adanaspor'u daha da cesaretlendirdi. Bu takımın bir büyük eksiği var. Oyuncuların özellikle strese kapılınca beyinleri ayaklarına hükmedemiyor. Ve tribünler sıkıntılı anlar yaşıyor. Bunun tek bir ilacı var. Bu takıma mutlaka bir psikolog lazım. Bu psikoloğun Fransızca bilmesi de şart. Zira takımın yıldızı Nouma'nın esas böyle birine ihtiyacı var.
hbilal@yenisafak.com
|
|
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim |
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|