YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Gündem

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan

  Arşivden Arama

 


Konuşursa sır dökülecek

Uluslararası mafyayla bağlantılı kaçakçılar ile irtibatlı olan Ağca, konuşursa gladio ve MİT ile ilişkili Türk mafyasının faaliyetlerini gözler önüne serecek.

İSTANBUL- Türkiye'de ve dünyada ses getiren iki büyük terör eylemine imzasını atan Mehmet Ali Ağca'nın İpekçi ve Papa suikastlerinin ardındaki güçler konusunda kamuoyunu aydınlatması isteniyor.

Ağca, usta bir gizleyici

Şubat 1979'da gerçekleşen İpekçi suikastinden sonra cinayeti kiminle birlikte işlediğini ve kimlerden talimat aldığını büyük bir ustalıkla gizleyen Ağca, Oral Çelik'in suikastteki rolünü ve Abuzer Uğurlu'nun Kadıköy'deki bürosunda bir MİT görevlisiyle görüştüğünü sır gibi saklamıştı.

İpekçi Henze ile görüşmüş

Bu görüşmede, uluslararası kaçakçılarla ilgili olarak muhalif yazılar yazan İpekçi'nin Milliyet'in satışına karşı çıktığı için öldürülmesi planının konuşulduğu ileri sürülmüştü. Görüşme, İpekçi'nin daha önce CIA'in Türkiye İstasyon Şefi Paul Henze ile yaptığı konuşma birleştirildiğinde önemli ipuçları ortaya çıkıyor. İpekçi'nin, Henze ile yaptığı bu görüşmede Türk kaçakçıların çalıştığı Bulgar Kintex şirketinin NATO menşeili silahları Türkiye'ye sattığını hatırlattığı ve silahların transferinde CIA'e bağlı olarak çalışan Sicilya ve ABD mafyasının rol aldığını söylediği ileri sürülmüştü.

İpekçi, Sazak'ı övdü kaderleri aynı oldu

İpekçi aynı gösrüşmede Milliyet Gazetesi'nin satışına da karşı çıktığını anlatmış ve kaçakçılık üzerine yaptığı araştırmayı yakında yayınlayacağını bildirmişti. İpekçi, Uğurlu ve Çelenk gibi kaçakçıların gizli bağlantılarını ortaya çıkarırken, kaçakçılığa karşı başarılı bir şekilde mücadele veren MHP'li Bakan Gün Sazak'ı da göklere çıkarıyordu. Farklı ideolojileri benimsemiş olmalarına rağmen İpekçi ile Sazak'ın ömrü ben bir sonla noktalandı. İpekçi Sazak'la yaptığı röportajın ardından öldürülürken Sazak da 27 Mayıs 1980'de suikaste kurban gitti.

Şener'i çelişki kurtardı

İpekçi suikastinde rol alan önemli isimlerden Mehmet Şener, Ağca'nın çelişik ifadeleri sayesinde kaçmayı başardı ve gıyabında yargılandı. Şener'in hakkında Ağustos 1999'da İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Ünal Canpolat tarafından takipsizlik kararı verildi, ancak bu karar İstanbul 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nce kaldırıldı. Ülkücü çevreyle bağlarını kopardığı belirtilen Şener'in, şu anda Almanya'da yaşadığı ve sol derneklerle irtibat kurduğu kaydediliyor.




Kağıda basmak için tıklayın.

Kaçar Hakk'a yürüdü
Önceki akşam vefat eden Kemal Kaçar Hocaefendi, Üsküdar'da kılınan cenaze namazının ardından Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verildi.
ÖSS stresi bitti
1.5 milyon adayın ter döktüğü ÖSS'de, başkasının yerine sınava giren iki kişi yakalanırken, Mardin'de bir öğrenci soru kitapçığıyla birlikte kayıplara karıştı
Yasakçılar boş durmadı ÖSYM Başkanı'nın isteyen adayların sınava başörtülü olarak girebileceğini açıklamasına rağmen, salon görevlilerinin keyfi uygulamaları yüzünden, bazı öğrenciler sınava alınmadı.
Neler yapmışlar neler
YÖK Araştırma Komisyonu 6 aydır sürdürdüğü çalışmayı sonuçlandırdı. Üçbin beşyüz belgeyi inceleyen komisyon yüzlerce öğretim üyesini dinledi. Raporda başta Gürüz, Alemdaroğlu, Taner, Şarlak ve İnci olmak üzere çok sayıda rektör hakkında suç duyurusunda bulunulması istenildi.
Cezaevlerinde sessiz imha
İSTANBUL- Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TAYAD) hapishanelerde bulunan hasta tutukluların tedavilerinin geciktirilerek sessiz sedasız ölüme terkedildiğini iddia etti. TAYAD yaptığı yazılı açıklamada, tutukluların hastaneye götürülüşlerinin de tam bir işkenceye dönüştüğünü ileri sürerek, "Cezaevlerindeki ağır hastalar bile, üstleri başları didik didik arandıktan sonra, el ve ayakları kelepçelenerek, ambulansla değil, penceresi bile olmayan cezaevi araçları ile hastaneye götürülüyor. Bu da tutukluları 'Sessiz imha' denilen yöntemin başka bir örneğini teşkil ediyor" şeklindeki görüşlere yer verdi. Açıklamada, hapishanelerde ölümlerin kader olmadığı vurgulanarak, bunların devletin bilinçli politikalarının ürünü olduğu vurgulandı.

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED
Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...