AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Hükümet artık Meclis'in çizgisine geldi

Türkiye'yi Amerika'nın yanında cepheye süremeyenler yeni bir keşifle, Irak Savaşı'nın çok önemli bir olay olduğunu dillendirmeye başladılar. Ama, bu savaşa atfedilen "önem" Amerika'nın Irak'ta yapacağı paylaşımın dışında kalma endişesine takılıp kalıyor. Bu yüzdendir ki, Mardin'i terkeden Amerikan askerlerinin ve İskenderun'dan demir alan savaş gemilerinin arkasından bir ağıt yakılmadığı kalıyor. Şüphesiz çok önemli bir olayla karşıkarşıyayız ve bu nedenle kraldan çok kralcı olmamamız gerekmektedir.

Ama, "önem"den bahsedenler Türkiye'nin ve Türkiye parlamentosunun iradesinin kriz süreci üzerinde sağladığı bu doğrudan etkiyi görmüyorlar. Yani, asker konuşlandırma tezkeresine geçit vermeyen Türkiye'nin Amerika'ya plan değiştirtip, cephe kaydırtmasının anlamı tartılmıyor. Bu gerçekten çok önemli savaşa, "önem" katan bir unsurun da TBMM'nin iradesinin sürece yansıması olduğu önemsenmiyor. Çekip giden askerlerle birlikte büyük fırsatların da kaçtığı sanılıyor. En başta da Türk-Amerikan dostluğunun Türkiye'ye sağlayacağı varsayılan ekonomik ve siyasi avantajların...

Yeni makas

Oysa, Türkiye'nin vereceği "sınırsız" destek karşılığında alacağı "sınırlı" desteğin, piyasaların doymak bilmez iştahını biraz daha kabartmaktan bayka bir işe yaramayacağını ve bu alışkanlığın Türkiye'yi stratejik değerlerini para karşılığında parça parça elden çıkarmaya götüreceğini anlamak gerekiyor. Türkiye, kriz tehditi altında Afganistan'a karşı Amerika'ya destek satan bir ülke olma duygusunu yaşamıştı. Şimdi de aynı şeyi, aynı yolla Irak'a karşı yapmaya zorlanıyor.

Neyse ki bu baskının yarattığı fırtına yatışmış görünüyor. Ama, insanların zihnine "acaba kaybımız mı var" kuşkusu da girmiş bulunuyor. Başbakan Erdoğan'ın bu kuşkuyu gidermek için önceki akşam yaptığı konuşma önemliydi. Çünkü, krizin başlangıcından beri hükümetten kamuoyuna bu kapsamda ve bu titizlikte bir güven üretici mesaj iletilmemişti.

Erdoğan'ın sözlerinden anlaşılan o ki hükümet, Meclis'in kendi önüne koyduğu yeni siyaset istikametini benimsemeye başlamıştır. Yani, baştan beri kriz yönetimine egemen olan "Amerika'ya destek vermeden olmaz" anlayışı yerini, "Amerikasız" seçeneğe terketmek üzeredir.

O kadar ki Erdoğan, ''Bütün dünya kamuoyu gibi, Türk kamuoyu da, farklı kaynaklardan yönlendirilen çok yönlü bir dezenformasyon bombardımanıyla karşı karşıyadır. Özellikle dış basında yer alan bazı asılsız ve Türk kamuoyunu rencide edici nitelikteki yayınlar, Türkiye'nin ve Türk milletinin tarihi hassasiyetleri üzerinde olumsuz etki yapmaktadır" diyerek Amerikan yönetimine "artık Türk halkına yönelik halkla ilişkiler faaliyetlerine bir son ver" mesajı gönderdi. "En zor şartlarda yeni kapılar açılır" sözüyle de Washington'un destabilize edici girişimlerine karşı bir set oluşturma niyetini ilan etti.

Hükümete sadakat

Bu konuşma çok önceden yapılmalıydı ama gecikmiş olsa da bundan sonra arkasında durulması lazımdır. Ancak böylelikle, kamuoyunun zihnine serpilen "acaba!" kuşkusu dağılabilir ve ancak böylelikle piyasaların kırılganlığı giderilebilir. Hükümet artık, bir umutla Amerika'nın kendisine yapabileceği çağrıyı gözlemek yerine, topluma ne vaadettiyse eldeki imkanlarla onu yapmaya koyulmalıdır.

Herşey için hala imkan vardır ve her kesimden insanların en azından 5 yıl için Ak Parti'den başka seçenekleri bulunmamaktadır. Dolayısıyla, Tayyip Erdoğan'ın arkasında hükümet politikalarına sadakat gösterecek muazzam bir kamuoyu desteği hala bulunmaktadır.

Hükümet IMF politikalarına bağlılık konusunu aşamasa bile bu sadakatten istifade ederek Türk ekonomisi ile dışarıdan gelececek ya da gelmeyecek kaynaklar arasındaki bağı koparabilir. Zaten, ekonominin "güven unsuru" hükümet yerine; IMF yetkilileri, ABD yönetimi sözcüleri ya da rating kuruluşları olmaya devam edecekse Türkiye'nin kırılganlıktan ve kriz endişesinden kurtulma şansı da olmayacaktır.

Giderek derinleşen ve önemli hale gelen Irak Savaşı sürecinden en az zararla çıkmanın tek yolu hükümetin mutlak liderliğinden geçmektedir.


25 Mart 2003
Salı
 
MUSTAFA KARAALİOĞLU


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED