Sofya ve Atina'da yapılan Dünya Serbest ve Greko Romen Şampiyonası Türkiye adına "utanç" manzarasını ortaya koydu.

Bir dönemler Güreş Federasyonunun "öz evladı" olan Serbest'in şimdilerde nasıl "üvey evlat" durumuna sokulduğunu hep birlikte gördük. Şimdikilerin "öz evladı" olan Greko Romen'deki rezillik ise diz boyu.

Greko Romen'de son dönemlerde böylesine kötü bir sonuç almamıştık.

Peki ne oldu da bu asrın takımı bu durumlara düşmüştü?

Bu sorunun altında kalanların vereceği cevabı merakla bekliyorum.

"Bütün suç bende" sözlerinin zırhına sarılanlar, bilhassa Greko Romen'deki bu çirkin manzaranın sebeplerini mantıklı olarak açıklamak zorunda.

Merak ettiğim, asrın güreşçisi Hamza Yerlikaya ile Şeref Eroğlu ile Nazmi Avluca'nın minderde pes edişleriydi. Bu üç güreşçi, Türk milletinin göz bebeği durumundaydılar. Hele hele Hamza'ya ikinciliği bile yakıştıramadığımız bir dönemde, Şeref kürsüsünün çok uzaklarında kalışının gerekçeleri izah edilmeli. Bu üç güreşçi daha bir yıl öncesine kadar Dünya minderlerini rakiplerine dar ederlerdi.

Ne oldu da bu üç güreşçi minderden silindi.

Mevcut Federasyonun bilhassa bu soruya cevap vermesi gerekiyor.

Bunun ötesinde İstanbul'da yapılan Avrupa Şampiyonasında takım halinde Şampiyonluğa ulaşan takımımızın, Dünya Şampiyonasında esamesinin okunmaması garip değil mi?

Ahmet Ayık Federasyonu, hiçbir iş yapmasa dahi, bu üç güreşçiyi mevcut Federasyonu teslim etmişti. Mevcudu dahi koruyamayan Federasyon, Dünya Şampiyonasındaki utanç veren sonucun nedenlerini açıklamalı.

Zira, Hamza Yerlikaya, Şeref Eroğlu ve Nazmi Avluca'nın dünkü başarılarını silip atmak, kimsenin haddi değil. Bu başarılı güreşçimizi ve diğer sporcuları daha büyük başarılara taşıyacağı iddiasıyla yola çıkanlar, işin başında çıkmaz sokağa girmesinin faturasını da ödemek zorunda.

Bu fatura ne zaman ödenecek, bekleyip göreceğiz.

Zira, kaybedecek fazla zamanımız yok.

GÜRAY SOYSAL

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu