|
|
'Edebiyatın hası' burada Klasik Türk Edebiyatı'nın seçkin eserlerinden oluşan otuz ciltlik dev bir çalışma Timaş Yayınları tarafından okuyucunun beğenisine sunuldu.
Her biri okunurken derinden bir ''Ah!'' çektiren Osmanlı dönemi şiiri, günümüz okuyucusunun karşısına hoş bir sürprizle çıktı. Geçtiğimiz günlerde Osmanlı dönemi şiirine emek veren şairler arasından yapılan seçkiden oluşan otuz ciltlik dev eser Timaş Yayınları tarafından şiirseverlerin beğenisine sunuldu. Biz de bu dev eserin editörlüğünü üstlenen ve Klasik Türk Şiiri'yle ilgilenen okuyucuların yakından tanıdığı Prof. Dr. İskender Pala'dan yapılan çalışma hakkında bilgi aldık. Klasik Türk Şiiri Projesi'nin okuyucuya, Türk şiirinin en ünlü otuz şairini tanıtmak ve onların ikliminden geleceğe intikal edebilecek güzellikleri göstermek düşüncesinden doğduğunu ifade eden Pala, sorularımızı cevaplandırdı -Bu çalışma nasıl bir düşünceyle ortaya çıktı? Doğu, dünya şiirinin has bahçesi sayılır ve Doğulu milletler içinde Türk Klasik Şiiri'nin biriktiği havuz hiç de küçük değildir. Ne ki çağımızın insanı bu geleneği okuyucu ölçeğinde devam ettiremiyor. Türk insanının şiire ilgisiz kaldığı en kötü zamanları yaşıyoruz neredeyse. Bunun birkaç sebebi vardır. Öncelikle kültür ve medeniyet arka planımızla olan kopukluğumuz, tarihe yönelik okumaları ihmal etmemiz, modern hayat şartları, ilgi alanlarının farklılaşması, eğitim kurumlarında şiire ayrılan yerin azalması, edebiyat eğitiminin test usulü yapılmaya başlanması vs. Gençlerimizin zihinleri test ve mideleri tost ile dolu. Klasik Türk Şiiri Projesi işte bu okuyucu kitlesine Türk şiirinin en ünlü otuz şairini tanıtmak ve onların ikliminden geleceğe intikal edebilecek güzellikleri göstermek üzere doğdu. Klasik Türk Şiiri'nin seçkin örnekleri bir araya getirilirken nelere dikkat edildi? Bir defa şahika isimler olsun istedik; bilincimizin derin hafızasında hâlâ ismi yaşayan şairler olsun istedik. Bunlar, son yıllarda adlarını bildiğimiz ama eserlerine ulaşmakta zorlandığımız insanlardı. Bu yüzden diziyi üç alt başlık altında geliştirdik. Sonuçta Divan Edebiyatı, Halk Edebiyatı ve Tanzimat Sonrası Türk Edebiyatı'nın klasikleşmiş şairlerinden onar isim üzerinde duruldu ve bu şairleri bilmeden büyüyen bir Türk gencinin entelektüel kimliğinin hep eksik kalacağı gerçeğinden hareket edildi. Bu isimler, Türk şiirinin yalnızca bilgi değil, irfan ve genel kültür seviyesinde de bilinmesi gereken isimlerdir. Peki bu hedefiniz okuyucu kitlesine yansıdı mı; yani bu seçkiler kimlere hitap edecek? Klasik Türk Şiiri'yle ilgilenen herkese, Türklük bilinci taşıyan, atalarının yaptığı güzel şeyleri görmek isteyen, büyük dedelerine ait başarıları tanıyıp oradan kendi kültür dağarcığına bir şeyler aktarmak isteyen herkese.. Bu yüzden kitapları tamamen bilimsel araştırma ve inceleme kitabı olarak değil, orta dereceli eğitime de hitap edebilecek seviyede hazırlamayı öngördük. Bir üniversite öğrencisi bu kitaplardan herhangi birine sahip olduğunda gerekli bilgiyi alabilecek, isterse yapacağı araştırma için bir basamak olarak kullanacak, ama öte yandan bir aile reisi, çocuğu okula giden bir baba, şiir zevkine sahip her hangi bir birey, işçi, esnaf, memur, ama hepsinden öte öğretmen ve öğrenciler bu diziden yararlanabilecek, zevk alacak, estetik bakış açısı devşirecektir. Entelektüel kaygı taşıyan, çocuklarına iyi bir eğitim hazırlamak isteyen hemen her aile reisinin otuz kitaplık bu diziye kütüphanesinde yer ayırması lazımdır sanırız. Şiire hayır dememeyi öğrenmeliyiz. DİZİDE YER ALAN KİTAPLAR
Divan Edebiyatı Serisi:
|
|
|