Cumhuriyet Tarihimizin en büyük Başpehlivanı Ahmet Taşçı'yı, sadece Taşçı mı, ustası Sezgin Yüksel, Ethem Yavuz, Gökhan Arıcı, Vedat Ergin ve Hasan Tuna'yı yenen Sarıkamışlı Savaş Yıldırım, Denizlili Hüseyin Çokal'dan sonra "şaibesiz" birincilik kürsüsüne çıkan ender Başpehlivanlardan biri oldu. Savaş, serbest güreş Milli Takımında iken O'nunla Minks'e gittik (1993), donmuş nehrin üzerinden yürüyerek oteline doğru gitmek üzere iken buzlar çatladı, kurtulması mümkün değildi, sırt çantasının askıları dışarda kaldı da arkadaşları O'nu çekerek kurtardılar. Başpehlivan, işte lafın tam burasında Ahmet Taşçı adını yazacağımı sanmıştım ki, Savaş Yıldırım diyorum. 641. Kırkpınar'ın Kralı'nın babası Avrupa ikincisi ağır sıklet Alaeddin Yıldırım da sevdiğim, takdir ettiğim bir güreşçidir. Ağır sıklet olmasına rağmen 52 kilo hareketliliğinde güreş atardı. Savaş'ın eniştesi de Dünya ve Olimpiyat Şampiyonlarımızdan Mahmut Demir'dir. Herşey bitti. Princeton Üniversitesi'nde doktor olan kızım Zeynep Gümüş, dünyanın şu andaki bir numaralı bu üniversitesinde öğretim görevlisi olan Dr. Sarah Dunn, Dr. Branden Hookway, Koç Üniversitesi Doçentlerinden Şuhnaz Yılmaz ve Boğaziçi Üniversitesi Öğretim görevlilerinden Gül (soyadını sorup öğrenmeğe vakit olmadı) toplandık. Edirne Belediye Başkanı Cengiz Varnatopu'nun eşi Aynur Varnatopu, son derece girgin ve dünyadan haberi olan bir kişi. Bu kadronun önemini bir bakışta anladı, aramıza katıldı. Varnatopu Ailesinin iki sevimli kızları var, onları da gördüm. Kırkpınar Ağalarından meşhur Kavasoğlu Halil İbrahim Pehlivan'ın torunu Ayhan Sezer, kardeşim kadar sevip takdir ettiğim Çorluspor Kulübü'nün eski Başkanı ve Güreş Ağası Mehmet Diktaş, bakışlarından ne kadar zeki olduğu hemen anlaşılan Orhan Diktaş, karikatür sanatının ustalarından Cafer Zorlu, Kırkpınar eski ağalarından Doğan Görkey, Altuğ İstanbulluoğlu ve futbolla boks maçları bülbülü Orhan Ayhan da bu kadroyu tamamlıyorlardı. Ahmet Taşçı, Savaş için: "1.97 m. boyunda, 120 kilo ağırlığında, güleryüzlü bu delikanlıya doğrusu Kırkpınar

Başpehlivanlığı yakıştı" dedi. Tevazu dediğin bu kadar olur. Ahmet Taşçı, sonra şöyle devam etti: "Savaş, en güçlü rakiplerini teker-teker yendi. Kolbastı oyunu dönüşünde O'nu yendiğini sandım. 8 hakemin 6'sı Savaş'tan yana oy kullanmış. Kendisine de söyledim. Bana, usta olur böyle şeyler dedi. Dünya markası, beyin kovanı Princeton Üniversitesi öğretim görevlilerinden Dr. Branden Hookway ile Dr. Sarah Dunn, Kırkpınar finalinde tam 40 dakika pehlivanların zaman öldürdüklerini belirterek fikirlerini şöyle özetlediler: "Başpehlivanlıkta 5 tur yapıldı, bu turların ikisi cumartesi, üçü ise pazar günü oldu. Kızgın güneş altında sporcular zorlandılar. Demek ki cuma günü de Baş'ta bir tur yapılması dinamizmi sağlayacak. "Olabilir. Ahmet Taşçı da bu görüşe katıldı. Dünya Ordulararası Şampiyonlarımızdan olan 641. Kırkpınar Başpehlivanı Savaş Yıldırım'ı şampiyon olduktan sonra yağlı yağlı durumda iken yanaklarından öptüm. O'nu takdir edenlerdenim. Hele hele Alaeddin Yıldırım'ın oğlu, Mahmut Demir'in de kayınbiraderi olunca bu normal. Ama, Ahmet Taşçı'ya ne demeli? Bir insan boşuna büyük olmuyor. Ahmedin "Başpehlivanlık Savaş'a yakıştı" sözüne katılıyorum.

ŞampiyonAlmanya

Yağlı güreşin vurgunları Brezilya-Almanya maçını izlemeyip statta kaldı. Brezilya (2-0) galipti ama meydan spikeri Almanya'nın şampiyon olduğunu anons etti. Daha sonra hatasını düzeltti ama kaç para eder.

HANIM AĞA

TRT Genel Müdürü Yücel Yener, ne kadar ileri görüşlü bir TV uzmanı olduğunu Dünya Kupası maçlarının yayın hakkını alarak isbat etti. O'nunla birlikte Spor Müdürü Cihat Soysal'ı bütün kalbimle kutluyorum. Kırkpınar kapışmalarını naklen anlatan Mustafa Yener de çok başarılıydı. Bu arada Ağa Ayhan Sezer'e "Hanım Ağa"yı sordu. Kavasoğlu'nun torunu Sezer "Dünyada kadın-erkek eşitliği var. Normaldir" dedi. Doğrudur. Eski Ağa, kimi konularda gelenekleri yıktı. Sözün gelişi Cumartesi-Pazar günleri Tavuk Ormanı'nda konuklara verilmesi adet olan öğlen yemeklerini kaldırdı. Olmadı Ağa! Misafirlerine etli pilav ve helva veremeyecek güçte olanlar Ağa'lık yapmamalı! Öyle değil mi?

CAFER ZORLU

Edirne merkezden Sarayiçi çok-çok iki kilometre. Minibüsle bir milyona merkezden Sarayiçi'ne gitmek mümkün. Baba Cafer Zorlu ise tam 80 milyon liraya yolculuk yapmış, çünkü yankesicilerden birinin hışmına uğramış. Cebi boşaltılmış. Üzüldük ve gereğini yerine getirdik. Türkiye'miz'de yetişen en önemli karikatürcülerden biri olan Cafer Zorlu'ya geçmiş olsun.

ALİ GÜMÜŞ

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu