Süper Lig'de yeni sezon perdesinin aralanması için geriye sayım başladı. Takımlar, belirledikleri hedefler doğrultusunda çalışmalarına 'Start' verdiler. Bir yandan da transfer faaliyetleri devam ediyor. Yani, kadrolar henüz netlik kazanmadı. Yeni takviyeler her an kapıda hazır bekliyor.

Ancak, Süper Lig'de mücadele edecek takımlarda açık ve net belli olan bir şey var. O da, 17 takımdan tam 13'ünde yerli teknik direktörlerin yer alacak olması. Ne güzel değil mi?.. Çok değil, bir kaç yıl öncesine kadar gidildiğinde, ligde özellikle sonu "İç"le biten teknik adamdan geçilmezdi. Herkes birbirine sorardı: "Neden yerli teknik direktöre güvenilmez?" diye. Ortaya hep sudan bahaneler atılır, hatta bir çoğunun çağın gerisinde olduğu bile söylenirdi.

Köprünün altından çok sular geçti, çok şey başkalaşım geçirdi. Gerçekten de 17 takımın 4'ü dışında, diğer takımların yerli teknik adama güvenmesi ve görev vermesi futbolumuzda esen "Değişim Rüzgarları"nın göstergesi olsa gerek.

Kim derdi ki, Türk Milli Takımı Dünya üçüncüsü olacak. Dünyanın ulusal takımlarının katıldığı turnuvalarda adından en çok bahsettiren takımlardan birisi olacak.

Elbette, Türk futbolundaki bu "Kabuk değiştirme" teknik direktörleri de kapsayacaktı. İşte, Mustafa Denizli ile başlayan, Fatih Terim ile büyüyen, Yılmaz Vural, Samet Aybaba, Sakıp Özberk, Aykut Kocaman ile gelişen Türk antrenörlüğü saygın bir kartvizit haline gelmiştir. Bu zincire her geçen gün yeni halkalar eklenmektedir. İşte, geçen yıl ligi sarsan Ersun Yanal, işte Ziya Doğan, işte Tevfik Lav, işte Giray Bulak ve de Hüseyin Kalpar... Ümit Turmuş... Nurullah Sağlam...

Yetmedi, dahası var. Süper Lig'in yeni misafirlerine bir bakın. Tarihinde ilk kez "Kurtlar Sofrası"nda mücadele edecek Akçaabat Sebat da dümende, Ekrem Al diye pırıl pırıl bir genç adam var. Uzun aradan sonra yabancı olmadığı yere dönen Konyaspor'da Hüsnü Özkara, bir yıllık vedadan sonra lige yeniden dönen Çaykur Rizespor'da Hikmet Karaman.

Bu isimler, Süper Lig'de bu sezon yer alacak takımları yönetecekler, ter akıtacaklar. Akıttıkları tere şimdiden "Helal Olsun" diyelim.

Son günlerde ortalığı kasıp kavuran bir reklam var. Hani şu "Colaturca" reklamı.. nasıl da tuttu. Bizimkisi de "Direktörturca" reklamı olsun. Ancak, arada pek de küçük sayılmayacak bir fark var. O da bizimkisinin zaten tutmuş olması. Anlayacağınız reklama da ihtiyaç yok. Yani onlar Süper Lig'e çoktan haber uçurmuşlar bile: "Bendensin"..

Künye

Temsilcilikler

AboneFormu

MesajFormu