İngiliz BBC kanalının Hz. Meryem hakkındaki iftiraları, İslâm ve Hıristiyan dünyasında olduğu gibi, Türkiye'deki ilâhiyatçıların da şiddetli tepkilerine sebep oldu. Türk basınında da gündeme gelen iddiaların tarihi gerçeklerle örtüşmediğini anlatan Prof. Dr. İsmail Karaçam ve Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma, Allahu Teâlâ'nın Kur'ân-ı Kerim'de Hz. Meryem'i, "Âlemin kadınlarının üstünde seçilmiş, pak bir kadın" olarak anlattığını hatırlattılar.

BBC televizyonunun iddialarının tarihi gerçeklere açık bir tezat oluşturduğuna dikkat çeken Dinler Tarihi uzmanı Prof. Dr. Sırma, haberi, "Bir defa Hz, Yusuf ile Hz. Meryem aynı tarihte yaşamadı. Kaldı ki, Hz. Yusuf çocukluğundan itibaren Mısır'da yaşarken, Hz. Meryem Filistin'de yaşadı. İddialar o denli gayri ciddi ki, zaman ve mekan açısından birbirleriyle görüşmesi mümkün olmayan bu iki kişinin nişanlı olduğu söylenmiş" şeklinde eleştirdi. Yahudi kaynaklarının bu tür iddiaları çok eskiden beri gündeme getirdiğini kaydeden Sırma, "Bu iftiraları ortaya atan tarihçilerden birinin İsrailli olmasını manidar buldum" şeklinde konuştu. Türk basınının haberde, Kur'ân-ı Kerim'in âyetlerine mürücaat etmemesini eleştiren Sırma, "Gazetelerin, haberini yazdıkları konu hakkında, İslâm kaynaklarından malumat edinmeleri gerekirdi. Bu şekilde belki, haberin Müslüman ve Hristiyanları rencide etmesini de önleyebilirlerdi" dedi.

Kur'ân-ı Kerim'de Al-i İmran ve Meryem surelerinde Hz. Meryem'in durumunun açıkça belirtildiğini söyleyen M.Ü. İlahiyat Fakültesi Tefsir Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. İsmail Karaçam ise "Ål-i İmran Suresi'nin 42, 43 ve 47. âyetleri ile Meryem Suresi'nin 20, 21, 22 ve 23. âyetlerinde Hz. Meryem'in iffeti, hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak katiyette, Allah tarafından ortaya konmuştur" dedi.

BBC'NİN YAYINI YIKICI AMAÇLAR TAŞIYOR

Önceki akşam İngiliz devlet televizyonu BBC'de yayımlanan "Bakire Meryem" adlı sözde belgesel filme sert bir tepki de İstanbul'daki Katolik ilahiyatçılardan geldi. Notr Dame L'Assomption Fransız Kilisesi'nde görev yapan başrahip Xavier Jacob, BBC'nin böylesine rencide edici bir programı yaptırmasında kesinlikle kasıt olduğuna inanıyor.

Başrahip Jacob, Meryem Ana'nın kutsallığı ve Hz. İsa'nın doğumundaki masumiyetine inanma noktasında Müslümanlar'la, Hıristiyanlar arasında hiç bir fark bulunmadığını hatırlatarak "Bu denli kutsal kabul edilen bir insana karşı böylesine çirkin bir yaklaşımda bulunmak, dünyadaki küfür düzeninin inananlara yönelik ağır bir saldırısıdır. Hayatta herşeye materyalist gözlüklerle bakmaya alışmış olan kimi çevreler için, bir kadının bakireliğini yitirmeden hamile kalabilmesi mümkün değildir. Onlar için Hz. Meryem de herkes gibi sıradan bir kadındır, bir çocuk dünyaya getirebilmek için de mutlaka cinsel ilişkiye girmesi gerekir"dedi.İnananlar için Meryem'in masumiyetinin en büyük tescilinin kutsal kitaplardaki ifadeler olduğunu tekrarlayan başrahip Jacob, yaşanan mucizeye inanmayanların ellerinde ise karşıt yönde hiçbir somut bir argüman bulunmadığını belirtti. BBC'nin üç İngiliz, iki Amerikalı ve bir İsrailli tarihçinin ortaklaşa yazdığı senaryoya dayanarak çektiği bu belgeseli kesinlikle iyi niyetli bulmadığını da belirten Jacob, "Amaçları, toplumun zihnini bulandırmak ama Avrupa'da dini duyguları en zayıf insanlar bile Meryem Ana sözkonusu olunca duyarlı olurlar. Oysa, BBC, Meryem Ana'nın gizli bir aşığa sahip olduğu gibi iğrenç iddialarla bu duyarlılığı yıkmaya çalışıyor" diye konuştu