T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

G Ü N D E M

Rantın adı Akfırat

"Sahte şeyh" iddiasıyla gündeme gelen Akfırat Beldesi, rant avcılarının iştahını kabartıyor. Tepeören Köyü'nün beldeye katılmasının ardından, Formula1'in de burada yapılma ihtimali rantiyeyi Akfırat'a yönlendirdi

Tuzla'ya bağlı Akfırat Beldesi, "sahte şeyh" iddialarıyla çalkalanırken, beldenin bir başka özelliği de gündeme geldi. Akfırat, imara açılmayı bekleyen bakir arazileri nedeniyle uzunca süredir rant avcılarının takibinde. Formula 1 organizasyonuna evsahipliği yapması ihtimali güçlendikten sonra Akfırat'ın değeri daha da arttı. Belediye Başkanı Mehmet Ali Soylu, rantçıların yasadışı taleplerini geri çevirdiklerini belirterek, "Kazançlarını katlamak isteyenler, kesin tavrımız karşısında öfkeye kapıldı" dedi.

Arazi fiyatları katlandı

Akfırat'ın önemini anlamak için biraz gerilere gitmek gerekiyor. Tuzla ilçesi sınırlarında yer alan ve İstanbul'un içme suyu ihtiyacının yaklaşık yarısını karşılayan Ömerli Barajı havzası, zemini sağlam olduğu gerekçesiyle depremden sonra büyük ilgi çekmeye başladı. Diğer yandan yeni yapılan Sabiha Gökçen Havaalanı, bölgedeki arazi fiyatlarını yüzde 400 artırdı. Altı ay önce metrekaresi 5 milyon olan arsa fiyatları 35-40 milyon liraya, daire fiyatları da 6 milyardan 18 milyar liraya fırladı. İstanbul'un Anadolu yakasında imara açılmamış en büyük arazilerin bulunduğu Tepeören Köyü de bu nedenle bir anda kıymete bindi.

'Tepeören' kapışması...

1999'da TEM yolunun kuzeyi 'Akfırat', güneyi ise 'Orhanlı' olmak üzere iki belde belediyesine ayrılırken, 'Tepeören' köy olarak kaldı. ANAP'lı Orhanlı Belediyesi, 2000 yılında Bayındırlık Bakanlığı'na başvurarak, Tepeören Köyü'nü, köylülerin görüşünü almadan kendisine bağladı. Köylüler bu durumdan 6-7 ay sonra haberdar olurken, bu süre zarfında 30'a yakın emlakçı vasıtasıyla köylülerden büyük miktarlarda arazi satın alındı. Orhanlı Belediyesi de milyonlarca metrekare araziye imar izni verdi.

Bu arada Orhanlı'ya bağlandıklarını öğrenen Tepeörenliler, köyün Akfırat'a bağlanması için referandum yaptı. Köylüler yapılan referandumda yüzde 87 oranıyla Akfırat'a bağlanmak istediklerini dile getirdiler. Danıştay 1. Dairesi, Tepeören'in Akfırat sınırları içine mahalle olarak alınmasına karar verdi. Bir yıl Akfırat'a bağlı kalan Teperören, Orhanlı Belediyesi'nin İstanbul 5. İdare Mahkemesi'nde dava açarak yürütmeyi durdurmasıyla birlikte, 2002 yılı Ocak ayında tekrar Orhanlı'ya geçti. Ancak Akfırat Belediyesi'nin itirazı üzerine İdare Mahkemesi'nin yetkisinin olmadığına karar veren Danıştay, Tepeören'i tekrar Akfırat'a bağladı.

'Rantiyenin hedefi olduk'

Tepeören Köyü Muhtarı Ali Kemal Demiröz, karar Danıştay aşamasındayken Orhanlı Belediyesi'nin birçok kurum ve kuruluşa imar izni verdiğini ve trilyonlarca liralık rant elde ettiğini iddia etti. Akfırat Belediye Başkanı Ali Soylu ise beldede hiçbir kaçak yapılaşmaya izin vermediklerini söyledi. "Kazançlarını katlamak isteyenler, kesin tavrımız karşısında öfkeye kapıldı" diyen ve beldelerinin rantiyenin hedefi haline geldiğini ifade eden Soylu, şunları söyledi: "Formula1 ile ilgili arazi tespiti çalışması yapıldı. Ayrıca Danıştay da Tepeören Köyü'nün Akfırat Belediyesi'ne ait olduğu yönünde karar verdi. Ancak Orhanlı Belediyesi bu karardan memnun olmadı."

AKFIRATLILAR HUZURSUZ...

700 haneli, 5 bin nüfuslu Akfırat Beldesi sakinleri, beldelerinin 'sahte şeyh' haberleriyle birlikte gündeme gelmesinden büyük rahatsızlık duyduklarını, günlerdir uykularının kaçtığını söylediler. Belde sakinlerinden Talip Ötunç, cezaevine konan Yaşar Yılmaz ile ilgili ortaya atılan, "kadınların oy kullanmasını engellediği, beldeye yabancı girmesine izin vermediği" haberlerinin dedikodudan ibaret olduğunu söyledi.

Hamit Esin de, beldeleriyle ilgili ortaya atılan iddialardan sonra bütün belde halkının rencide olduğunu belirterek, "Eşimizin dostumuzun yüzüne bakamaz olduk. Tanıdıklarınız telefonla bizleri arayarak geçmiş olsun diyorlar" dedi.

Eşim dünyanın en namuslu insanıdır

Bu arada Yaşar Yılmaz'ın 45 yıllık eşi Nuriye Yılmaz, yürütülen soruşturma kapsamında dün DGM'de ifade verdi. Nuriye Yılmaz'ın, savcılık ifadesinde, "Benim kocam dünyanın en namuslu insanıdır. Bütün bunlar iftiradır" dediği belirtildi. Belediyenin hayvanat bahçesinde oturduklarını ve eşinin hayvanları çok sevdiğini anlatan Yılmaz'ın, "kimseye yardım edecek durumları bulunmadığını, çünkü fakir bir aile olduklarını" söylediği kaydedildi.

Jandarma barikat kurdu

Jandarma, cezaevine konan Yaşar Yılmaz'ın evine çıkan bütün sokaklarla, evinin yakınında barikat oluşturdu. Jandarma tarafından korumaya alınan Yılmaz'ın sahibi olduğu çiflik evine kimse yaklaştırılmıyor. Basın mensupları çiflik evine ancak 200 metre yaklaşabiliyorlar.

  • OKTAY MEHMET - RECEP YETER İSTANBUL

  •  
    Ziraat Bankası'nda kılıçlar çekildi...
    Bakan Babacan, Ziraat Bankası yönetimine takipteki 200 trilyonluk tarım kredileri için uygun taksitlendirme yapılması talimatı verdi. Ancak kredileri taksitlendirmekten kaçınan yönetim ile bakan karşı karşıya geldi.
    Gazeteci Erol Özkoray'dan Mine G. Kırıkkanat'a dava
    TÜRKBANK maaşları ödemiyor
    Türkbank emeklileri üç aydır maaşlarını alamıyor. 7 bin 500 emeklinin Türkbank'tan alacak toplamının 7,5 trilyona ulaştığı belirtildi.
    Mahkumlar 'tünel'i unuttu
    Son altı yılda 595 kişi çalışırken, 300 kişi izin sırasında kaçtı. Bu mahkumlardan 21'i duvardan, 19'u çatıdan, 12'si pencereden kaçarken, sadece 28 kişi tünel kazarak firar etti.
    Savcı hapsini istedi mahkeme geri çevirdi
    Canı rekor kırmak isteyene duyurulur
    Bir rekor kırmış ve Guinness kitabına girmek istiyorsanız bu hiç de zor değil. Önce Guinness'in Londra'daki merkezine başvurun gerisi kolay.
    Çocuklar 'Saddam'ı kovalıyor
    TAYAD'lı ailelerden 'F TİPİ' protesto
    Emekliye özelleştirme çilesi
    Emeklilerin maaş çilesi, yapılan düzenlemelere rağmen bitmiyor. Halk Bankası ile Ziraat Bankası'nın özelleştirilme kapsamına alınmasından sonra yaşanan personel sıkıntısından dolayı bankaların önünde uzun kuyruklar oluştu. Sabah saatlerinden başlayarak bankalar önünde biriken emekliler, saatlerce banka önünde beklemek zorunda kaldılar. Banka yetkililerinin kendilerine paranın gelmediğini söylemesine tepki gösteren çoğu yaşlı emekli, bir an önce bu soruna çözüm bulunmasını istediler. Emekliler, bir vezneden yüzlerce kişinin işleminin yapıldığını söyleyerek personel azlığının büyük sıkıntı yarattığını ifade ettiler. Girdiğimiz banka şubelerinde olayın gerçek yüzü ortaya çıktı. Bir çok veznenin ve masanın boş olduğu bankalarda çok az personel çalıştığı görüldü. Özellikle emeklilerin maaşlarını aldıkları günlerde varolan personelin büyük bir kısmının bu işlemlere aktarıldığını anlatan yetkililer zaman zaman para transefi yapacak personel bulamadıkları söylediler.
  • İSTİHBARAT SERVİSİ

  • 21 Ocak 2003
    Salı
     
    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED