AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

Y A Z A R L A R
Fazla mesai

Türkiye, son zamanlarda, umudun umutsuzluğa iyimserliğin kötümser duygulara baskın geldiği bir sürece girdi. Bunda en büyük pay, hiç kuşkunuz olmasın, hükümetin kendini Avrupa Birliği (AB) sürecine sımsıkı bağlamasına ait... Başka ülkelerle ilişkilerde bile daha serinkanlı davranılabiliyorsa, bunun sebebi, Türkiye'nin kendini AB hedefine daha yakın hissetmesidir...

Bu durum, bazılarında, erken bir doymuşluk psikolojisi doğurdu. Sanki her şey olmuş bitmiş gibi davrananlar çıkabiliyor. Bir özeleştiri gerekirse, kendi hesabıma ben de zaman zaman aynı tuzağa düşebiliyorum. Oysa, Türkiye'nin, beklenen atılımı yapabilmesi ve AB içerisinde diğer üyelerle eşit bir konumu kazanabilmesi için, kat etmesi gereken uzun bir mesafe var.

AB'nin 'uzun ince bir yol' olduğunu bilenler açısından, TBMM'nin 'fazla mesai' yaptığı şu günler en ciddi menzili teşkil ediyor. Türkiye, Kopenhag'da yapılan (Aralık 2002) AB Zirvesi'nde üstlendiği ev ödevlerini, şu birkaç hafta içerisinde tamamlamak zorunda. Bunu başarabilirse, gelecek yılın ilerleme raporunda müzakere süreci bir tarihe bağlanabilir. Aksi halde, inisiyatif, AB içinde de varlıkları bilinen, Türkiye tarih alamasın, sürecin dışında kalsın, üyelikten uzaklaşsın beklentisi içerisindeki kesimlerin eline geçecektir.

Hükümetin, milletvekillerini tatile göndermeyerek üzerine düşen sorumluluğun farkında olduğu anlaşılıyor. Ancak, sorumluluk yalnızca fazla mesai yapmakla sınırlı kalamaz; 'uyum yasaları' adı altında yürütülen çalışmaların sağlıklı biçimde sonuçlanması da şart. Bu şartın yerine gelmesi demek, 'yedinci paket' adı altında hazırlanan yasal değişikliklerin, kapsamı itibariyle Türkiye açısından gerçek bir 'dönüşüm' teşkil etmesi anlamını taşıyacaktır.

Ülkemizdeki tutucu çevreler, 'dönüşüm' kavramından da 'dönüşüm'ün kendisinden de korkuyorlar. Varolan 'vesayetçi' sistemin kenarından köşesinden törpülenmesine ses çıkartmayabilecekleri hissediliyor; ancak köklü bir değişikliği 'tehdit algılaması' içerisine giren bir konu olarak gördükleri de kesin. Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) yapısının sivilleşmesi pek itiraz çekmiyor, zaten o yolda bazı değişiklikler daha önce gerçekleşmişti; ancak MGK genel sekreterliği ile ilgili düzenlemeye razı olmayacakları yönünde mesajlar alınıyor. Tutucu çevrelerin sözcüsü konumundaki bir gazetenin, dün, "MGK'ye ağır tırpan" manşetiyle çıkması bir tesadüf değil elbet.

MGK'nin bir tür danışma kurulu halini alması, daha uzun aralıklarla toplanması, asker üye ağırlığının azaltılması demokratik bir ülkede yapılması gerekli değişiklikler; yetki ve yapı açısından bizdekini uzaktan da olsa andıran kurullar hiçbir AB üyesi ülkede bulunmuyor çünkü. Ancak, esas elzem olan, MGK genel sekreterliğinin 'alternatif hükümet' görüntüsünden uzaklaşmasıdır. Bu da, genel sekreterin nasıl atanacağıyla çok yakından ilişkili. 'Yedinci paket' içinde yer alan 'genel sekreterin başbakan tarafından atanacağı' düzenlemesi AB yolunu kısaltacak bir formüldür...

Bu düzenlemeyi sulandırma girişimlerine hükümetin kulak asmaması gerekir. 'MİT formülü' denen, atanacak kişinin MGK'da varılacak uzlaşmayla belirlenmesi, MGK'nin kendisi yeniden düzenlenirken epey tuhaf kaçıyor. MİT müsteşarının da, MGK genel sekreterinin de, hükümetin tercihlerini yansıtması ancak başbakanın atamada merkezî rol üstlenmesiyle sağlanabilir. Tıpkı öteki demokratik ülkelerde olduğu gibi...

MGK eksenli düzenlemeler gerçekleşse bile, hak ve özgürlükler önünde varolan başka engeller durdukça Türkiye'nin bütünüyle demokratikleştiği ve AB üyeliğine hazır hale geldiği söylenemez. Bu sebeple de, 'yedinci paket' şimdiye kadar hazırlanmış en kapsamlı uyum paketi olmak zorunda.

Meclis, sorumluluğunu idrak ettiğini, şu yakıcı yaz günlerinde bile fazla mesai yaparak gösteriyor; hükümetin aynı sorumlu davranışı gösterip gösteremediğini ise, 'yedinci paket' sonunda kamuoyuna açıklandığında anlayacağız.

Hükümet halkın iradesine sonuna kadar sahip çıkmalıdır.


17 Temmuz 2003
Perşembe
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED